24.08.2015 Views

40 Azınlıkça

40 Azınlıkça - Azınlıkça | Yunanistan Batı Trakya Haber Sitesi - Aylık ...

40 Azınlıkça - Azınlıkça | Yunanistan Batı Trakya Haber Sitesi - Aylık ...

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Din dersi ve bu bağlamda inanç özgürlüğü hakkıÖnemli bir haber hakkında yorumumuzu her zamançok rahat bir şekilde yaptığımızı söyleyemeyiz. Kendi inançsistemimiz, çevrenin ön yargılı tutumu, konu hakkındaki yetersizbilgi ve erk odağı haline gelmiş yetkililerin söylemlerinekarşı gerçeği ortaya koymak her zaman kolay olmuyor. İnsanhaklarının korunmasında Avrupa değerleninin önemini anlatmakda bunlardan bir tanesi. Avrupa değerlerine karşı baştanönyargılı olan insanlara, insan haklarının korunmasındaAvrupa’nın çağdaş anlayışını gösterebilmek, kendi etrafımızaördüğümüz surları yıkabilmek hiç kolay değil.Zorunlu din dersi uygulaması işte bu zor konulardanbiri. Bir ülkede geçerli olan dînî inanca göre devlet okullarındaokutulan zorunlu din dersi uygulamasını inanç özgürlüğüçerçevesinde değiştirme talebi kolay kabullenilebilir değildielbette. Ama dedik ya, kendi inanç sistemimize ters düşen buuygulama ve Avrupa’nın reform talebi gerçekte doğruydu vezaman içerisinde Yunanistan’da da atıldı, hem de muhafazakârolarak adlandırılan hükümetler tarafından.Türkiye gibi “laik” olmayan, anayasasında açıkça devletindini Ortodoks Hristiyan olarak belirtilen bir ülkede bu reformunyapılabilmesi hiç kolay değildir. Kendi inanç sisteminetamamen zıt bir görüşün gâlip gelmesi âdeta surları yıkmakgibi bir şey. Fakat sonuçta Avrupa değerleri sayesinde ve 33yıllık bir gecikmeyle Yunanistan hükümeti konuya ilişkinreformu nihayet yaptı. Konuya ilişkin önemli gelişme geçenhafta yaşandı. Eğitim Bakanlığı, çocuğuna din dersi aldırmakistemeyen velilerin hiçbir gerekçe sunmadan bu hususu yazılıolarak okul yönetimine bildirmeleri durumunda din derslerindenmuaf tutulacaklarını açıkladı. Daha önce de bunabenzer bir uygulama geçerliydi, bir farkla ki, o da öğrencivelisinin din dersinden muaf tutulabilmek için bir gerekçegöstermesi gerekiyordu (Müslüman, ateist, Budist v.b. olduğunusöylemeliydi)Tabiî, Lozan antlaşması çerçevesinde azınlık okullarınasahip olan Batı Trakya’daki Müslüman azınlık devlet okullarındakiHristiyan öğretilerini içeren zorunlu din dersinindışında bırakılmıştı. Fakat ya diğerleri? Din dersinden muafolma hakkı, Lozan’da belirtilen Yunanistan’daki Müslim veTürkiye’deki Gayimüslimlere mi ait bir haktı sadece? İnançsızlaraveya diğer inançlara hiçbir gerekçe göstermeden dindersinden muafiyet sağlanamaz mıydı? Üstelik kendi inancınıbenimsetmek amacınının güdüldüğü bir din dersine, o ülkeninbütün yurttaşlarının katılımını zorunlu kılmak AİHS’ninayrımcılık yasağını düzenleyen 14. maddesine aykırı değilmiydi? Bu derslerden muaf tutulabilmek için illâ başka birinanca mensup olduğunu belirtmek neden gerekliydi?İşte bütün bu sorunlar geçenlerde Yunan EğitimBakanı’nın okullara gönderdiği genelgeyle son buldu. Artıkortaokul ve liselerde öğrenci velileri hiçbir gerekçe göstermeksizin,sadece din dersine katılmak istemediklerini belirtecekleribir dilekçeyle din dersinden, kiliseye gitme zorunluluğundanve sabah ayinlerinden muaf tutulabilecekler.Yunanistan’da kilisenin gücü çok fazladır, fakat kilise beklenentepkiyi göstermedi. Çünkü öğrencilerin üniversiteye girişteistenen not ortalamasını yükseltmek için din dersini alacaklarıgörüşü hakim kilisede. Selanik Mitropoliti Anthimosise yeni karara en çok karşı çıkanlardan, “Yunan Anayasasındaaçıkça belirtilen dinimiz hakkında çocuklara verilen din dersizorunlu tutulmalıdır” diyor. Anthimos demesine diyor da,dünya değişiyor işte. Bütün yurttaşlarına eşit davranan devletanlayışı, Avrupa değerleri sayesinde hem Avrupa’da hem deBirliğe üye olmak isteyen ülkelerde yeni açılımları şart koşuyor.Yeter ki önyargılarımızı artık rafa kaldırabilelim.E.D. Agos/Sayı:647/08.08.2008*İSAM’dan bir kitapDaha önce Sayın Elçin Macar göstermişti kitabı, fakatalıp okumak bugünlere nasipmiş. Türkiye Diyanet Vakfıİslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) tarafından yayımlanan“Avrupa Birliği Ülkelerinde Din-Devlet İlişkisi” adlı kitaptanbahsediyorum sizlere. Ali Köse ve Talip Küçükcan’ıneditörlüğünde hazırlanan kitapta AB’ye üye devletlerdekidin-devlet ilişkileri konunun uzmanlarınca masaya yatırılmış.Kitapta bu çerçevede Yunanistan bölümü de yer alıyor.Profesör Haralambos Papastathis’in yazdığı Yunanistan’dadin-devlet ilişkisini anlatan çalışma oldukça ilgi çekici. Yazıdasadece Ortodoks Hristiyan inancının değil diğer inançlarında devletle olan ilişkisi değerlendirilmiş. Tabiî doğal olarakMüslümanlara da yer verilmiş bu bağlamda.Türkiye Diyanet Vakfı Mütevelli Heyeti’nin 17.05.2006gün ve 1208/4 sayılı kararıyla basılan bahse konu kitapta yeralan Yunanistan’daki Müslümanlar ile ilgili kısımdan size birbölüm aktarmak isterim:“Bugün Batı Trakya’da 120.000 dolayında Müslümanazınlık yaşamaktadır. Bunlar üç etnik gruptan oluşmaktadır:Türkler, Pomaklar ve Çingeneler.” (s.292)“Pomaklar Bulgaristan ile Yunanistan arasındaki sınırbölgesinde yaşamakta ve giderek Türk kültür ve dilini benimsemektedirler.Çingeneler ise tüm Trakya’ya yayılmışlarıdr. Kendidillerini ve Türkçe’nin bir şivesini konuşurlar.” (s.292)Daha önce ABTTF de aynı şekilde Avrupa Komisyonuadına Gross’un hazırladığı Bozcaada ve Gökçeada raporundayer alan “Türk, Pomak ve Çingene” ifadelerini beğendiğiniaçıklamıştı. Fakat bir farkla, ABTTF’nin Türkçe açıklamasındaGross’un Batı Trakya’daki azınlığı “Türk” olarak adlandırdığışeklinde yansıtmışlardı haberi, çarpıtarak ve tahrif ederekve bunu zafer olarak göstererek. Anlaşılan gerek ABTTFolsun gerek Türkiye Diyanet Vakfı olsun iş Batı Trakya’yamesaj vermek olduğunda azınlığı sadece “Türk” olarak tanımlarken,iş bilimsel ve dışarıya yönelik olduğunda azınlığı“Türk, Pomak ve Çingene” olarak tanımlamayı daha uygunbuluyorlar.Ne dersiniz bizim kafatasçılara iş düştü anlaşılan. HemenPomak Derneği üyelerine yaptıkları gibi Türk DiyanetVakfı’nın 17.05.2006 gün ve 1208/4 sayılı kararına imza atarakbu kitabın yayınlanmasına onay veren zatı muhteremlerinde kimlik bilgilerini ortaya döksünler. Son tahlilde vatanahizmette sınır yoktur.E.D.<strong>Azınlıkça</strong> 5

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!