Hazar World - Sayı: 25 - Aralık 2014
Sınırın Çözümsüz Yüzü: Ermenistan Negative Side Of The Border: Armenia
Sınırın Çözümsüz Yüzü: Ermenistan
Negative Side Of The Border: Armenia
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
TÜRKİYE- ERMENİSTAN / TURKEY - ARMENIA<br />
dımda bulundu ve buğday yardımı yaptı. 1995<br />
yılında ise İstanbul-Erivan arasında uçak<br />
seferlerinin başlamasına, yani hava koridorunun<br />
açılmasına izin verdi.<br />
Türkiye’nin barış ve istikrar çabalarına rağmen<br />
Ermenistan’ın ilk Devlet Başkanı Levon<br />
Ter-Petrosyan yönetimindeki hükümet, 23<br />
Ağustos 1991’de kabul edilen Bağımsızlık<br />
Bildirgesi’nin 11. Maddesi’nde, uluslararası<br />
arenada sözde soykırımın tanınması için çaba<br />
sarf edeceklerini, yine aynı bildirgenin 13.<br />
Maddesi’nin 2. paragrafında ise Türkiye topraklarında<br />
yer alan Ağrı Dağı’nın devlet<br />
arması olarak kabul edileceğini ve 1921 tarihinde<br />
imzalanan Türkiye-Ermenistan sınırını<br />
düzenleyen Kars Anlaşması’nı tanımadıklarını<br />
açıkça beyan etti. Bildirgeye göre,<br />
Ermenistan, Türkiye ile olan sınırını tanımıyor<br />
ve Ağrı Dağı’nı kendi toprağı olarak görüyordu.<br />
Elbette Türkiye’nin bu bildiriye tepkisi<br />
gecikmedi. Ermenistan’ın, Kars Anlaşması ile<br />
çizilen Türkiye sınırını tanıdığını resmi bir<br />
belgeyle bildirmediği sürece diplomatik ikili<br />
ilişki kurulamayacağını açıkladı.<br />
Ermenistan’ın bu uzlaşmaz tavırlarına ek olarak<br />
1988 yılında başlayan Azerbaycan-<br />
Ermenistan çatışmasında Azerbaycan topraklarının<br />
yüzde 20’sini işgal etmesi, Türkiye-<br />
Ermenistan sınırında yeni bir dönemin başlamasına<br />
neden oldu. İşte tüm bu gelişmeler,<br />
karşılıklı diyaloğun ilerlemesine engel oldu.<br />
Yakın tarihte ise Türkiye’nin, Ermenistan ile<br />
ilişkilerini düzeltmek adına yeni girişimlerde<br />
bulunması sonucunda iki ülkenin Dışişleri<br />
Bakanları tarafından İsviçre’nin Zürih kentinde<br />
imzalanan “Diplomatik İlişkilerin<br />
Kurulmasına Dair Protokol” parlamento onayına<br />
bırakıldı. Ancak Ermenistan Anayasa<br />
Mahkemesi, 1990 tarihli Ermenistan<br />
Bağımsızlık Bildirgesi ile çeliştiği gerekçesiyle<br />
protokolleri reddetti. Bir diğer ifadeyle, sınırın<br />
açılması için Kars Anlaşması ile çizilen<br />
Ermenistan-Türkiye sınırının tanınmadığını,<br />
kendilerine göre soykırımın kesin ve tartışılmaz<br />
olduğunu, sözde soykırım iddialarının<br />
araştırılması için ortak bir tarih komisyonunun<br />
kurulması ve arşivlerin incelenmesini<br />
kabul etmediğini açıkça belirtti. Bunların<br />
ardından Ermenistan ve Türkiye arasındaki<br />
normalleşme süreci tamamen tıkandı. Son<br />
tahlilde sınırın bir tarafında bütün somut<br />
adımları atan Türkiye, öteki tarafında ise hiçbir<br />
adıma karşılık vermeyen Ermenistan tablosu<br />
ortaya çıktı.<br />
Ermenistan ön şart koşulmadan sınırın açılmasını<br />
bekliyor. Türkiye ise açıkça<br />
Ermenistan’ın işgal ettiği topraklardan çekilmesini<br />
ve sorunun çözümü için irade ortaya<br />
03<br />
Fransa’da Ermeni<br />
Yasası’nın kabul<br />
edilmesinden sonra<br />
İstanbul’daki Fransız<br />
Büyükelçiliği 1915<br />
olayları karşıtı<br />
gösterilere sahne oldu.<br />
03<br />
There were protests<br />
against the 1915 events<br />
in front of the Embassy<br />
of France in Istanbul<br />
after the ratification of<br />
the Armenian Law in<br />
France.<br />
03<br />
announced in the Declaration of<br />
Independence approved on August 23, 1991<br />
that they would work for gaining recognition<br />
in the international arena for the so-called<br />
genocide (Article 11), the Mount Ağrı which<br />
is located within Turkish borders would be<br />
the coat of arms of Armenia (second paragraph<br />
of Article 13), and the Treaty of Kars<br />
which was signed in 1921 for determining the<br />
borders between Turkey and Armenia would<br />
not be recognized. According to the<br />
Declaration, Armenia did not recognize its<br />
borders with Turkey and it accepted the<br />
Mount Ağrı as its own territory. Of course,<br />
Turkey did not hesitate to react to this<br />
Declaration. It announced that bilateral diplomatic<br />
relations could not be established<br />
unless Armenia published an official document<br />
that asserted its recognition of the Treat<br />
of Kars and the borders between Turkey and<br />
Armenia as indicated in the treaty. In addition<br />
to Armenia’s irreconcilable attitude, it<br />
also occupied 20 percent of Azerbaijani territories<br />
during the 1988 Azerbaijan-Armenia<br />
conflict. This was the last straw that started a<br />
new era on Turkish-Armenian borders. All<br />
these developments prevented the advancement<br />
of dialogue.<br />
In the near past, as a result of Turkey’s initiative<br />
to mend the relations, Ministers of<br />
Foreign Affairs of the two countries signed<br />
the “Protocol on the Establishment of<br />
Diplomatic Relations” in Zurich, Sweden.<br />
The protocol was to be ratified by the<br />
Parliament but Armenia’s Constitutional<br />
Court rejected the protocol on the grounds<br />
that it contradicts with the Declaration of<br />
28 ARALIK <strong>2014</strong> SAYI <strong>25</strong> - DECEMBER <strong>2014</strong> ISSUE <strong>25</strong>