MATRAKÇI NASell - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı
MATRAKÇI NASell - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı
MATRAKÇI NASell - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
olarak haz ırlanmış olan bu eserin metin k ısmı, aslında daha sonra ilgili yerinde<br />
aç ıklayaca ğım üzere Na s ûh'un Mecma‘ el—Tes ıCırih adlı kendi zamanında<br />
958/1551 y ılına kadarki Osmanlı tarihini de içine alan büyük umiımi tarihinin<br />
Kanuni devri üzerinde duran son bölümünün 1533-35 Iran seferine<br />
ait kısmıdır. Bu resimli müstakil eserin bir yerinde Nasûh , manzum olarak<br />
Bu resmi cem' iden menzil be—menzil<br />
Dedi adına Mecmw—z Menazil<br />
demek suretiyle eserinin ad ım vermektedir. Gerek bu beytin ilk satmndan<br />
ve gerekse eserin di ğer bir yerinde geçen Na sûh'un geçilen bütün yerleri<br />
"isim ve resimleri ile" tespit etti ğine dair olan bir kay ıtdan K anuni'nin bu<br />
seferine kat ılmış olduğu anla şılan Nasû h'un Istanbul'dan Ba ğdad'a kadar<br />
konup göçülmüş olan menzillerin resimlerini yerinde yapm ış, hiç de ğilse taslaklarını<br />
çizmiş olduğu düşünülebilir. Bu yazma, 90 sayfal ık bir metin, 107<br />
minyatür ve 25 resimli metinden ibarettir. Minyatürler, bu sefer esnas ında<br />
konup göçülen menzillerin adeta bir haritas ım te şkil etmektedirler. Bu bakımdan<br />
topografik ve şematik bir karakter ta şımakta ve daha çok dokumenter<br />
bir de ğeri bulunmaktad ır. Geçilen şehirlerin cami ve saray gibi belli ba ş-<br />
lı binalarının resmedilmi ş olması, bu resimlerin Islam mimarisi tarihi için olan<br />
dokumenter de ğerini art ırmaktadır. Bu resimlerde görülen kale, köprü, kaya,<br />
bitki ve hayvanlar, bir muayyen resmin adeta ba ştan sonra tekrar ı gibidir.<br />
Bununla beraber minyatürlere hakim olan ifadecili ğin (expressionism),<br />
eserleri monotonluktan kurtard ığı görülmektedir. Di ğer taraftan keyfi bir<br />
perspektifle konunun en karakteristik cephelerini takdim etme imkan ı elde<br />
edilmiş bulunmaktadır. Bu minyatürlerin di ğer bir özelliği de, mübahiğas ız<br />
ve realist oluşlarıdır. Diğer taraftan ayr ıca bu eserlerde görülen mizahi teferruat<br />
da dikkati çekmektedir ( 14).<br />
[14] Bu minyatürlerin san'at de ğeri hakkında ayn ı zamanda bak. Prof. A. Gabriel, Les<br />
bapes d'une Campagne dans les deux 'Irak d'apres un Manuscrit Turc du XVIe siecle, Syria,<br />
IX (1928), p. 346 vd.; M. Ş. Ip ş ir o ğlu-S.Ey ub o ğlu, Turkey, Ancient Miniatures, published by<br />
the New York Graphic Society, by arrangement with Unesco, 1961, p.22 vd., Levha XIII-XV.<br />
Bizi burada, do ğrudan doğruya ilgilendirmemekle beraber, bu vesile ile hala tart ışılan bir konuda<br />
gerçeğin bulunmasına belki yardımı olur düşüncesi ile bir meseleye dokunmak istiyoruz. Bu,<br />
Mehmed Siyah Kalem meselesidir. Prof. M. Ş . İ p şiro ğlu ile S.Eyub o ğlu, Fatih devrinde<br />
Mehmed Siyah Kalem adı ile bir ressamın yaşamış olduğuna kanidirler. Hiç bir mesned'e<br />
dayanmadan ortaya at ılan bu iddia ve bu iddia esas al ınarak ileri sürülen fikirlerin, biz, son<br />
derece mübalü ğalı olduklar ı kanaat ındaym. Kaldıki gözümüze ilişen bir metin, "Siyah Kalem"-<br />
in, bir san'atkür ın adı olmadıgı - m, bunun tamamiyle aksine, "Semt-i Siyeh Kalem" denilen bir<br />
resim tarz ı, bir resim üslübu bulundu ğunu açıkca ortaya koymaktad ır. Diğer taraftan bu resim<br />
tarz ında ün kazanmış Fatih devrine nazaran çok daha sonraki bir devirde, XVII. yüzy ıl sonlarında<br />
yaşamış ve zaman ında "vâdi-i Nak ş"da hususiyle "Semt-i Siyeh Kalem'de" ikinci bir<br />
Mani "Mâni-i sant" haline gelmiş bir kişiden bahsedilmektedir. Bu zât, Mevlevi dervi şlerinden<br />
Ahmed Fas ih D e d e'dir. Öyle anla şılıyor ki "Mehmed Siyah Kalem" adlı muhayyel bir<br />
şahsa atfedilen minyatürlerin bir k ısmı, hususiyle dev resimleri, bu zât tarafmdan ya-<br />
13