You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Sahne Sanatları<br />
Özlek, ışık biçimini Cem Yılmazer, kostüm<br />
tasarımını Candan Seda Balaban ile Selin<br />
Ölçen, koreografisini Senem Oluz, dekor<br />
tasarımını da Serkan Kavurt üstlenmiş.<br />
Baksanıza, sahne açıldığında sizin karşınıza<br />
gelen yoğunlaştırılmış çabanın içinde kaç<br />
sanatçının ne büyük emekleri var.<br />
Oyuna girmeden önce okuduğum “Bizim<br />
kadınlığımız kadimdir. Mücadelemiz, aşkımız,<br />
gücümüz kadimdir. Eh, ne de olsa ana<br />
Tanrıçayız biz ve sahnedeyiz” sözleri, beni<br />
güzel bir oyunun beklediği düşüncesini<br />
zihnimde zaten oluşturmuştu. Yani giderken<br />
bile içimden bir ses, bugün dünyanın dört<br />
bir köşesinde on binlerce kez uyarlamalarla<br />
seyirci karşısına çıkan William Shakspeare<br />
oyunlarından birini cesaretle sahneye<br />
koyan bu genç ekibin başarılı bir oyun sahneye<br />
koyacağını söylüyordu. Yanılmadım<br />
da! Açık söyleyeyim; hazzım, beklentilerimin<br />
üstündeydi.<br />
Oyunun başında geçen toprağın insanı değil<br />
de, insanın toprağı yönettiği sözü, sanki<br />
tarım devrimi eleştirisi içeriyordu. Artık<br />
daha sık karşımıza çıkan yerleşikliğin insanı<br />
kendi içine hapsettiği ve özgürlüğünü<br />
elinden aldığı düşüncesiyle başladı benim<br />
için oyun. “İster av ol, ister avcı, avlanmanın<br />
adı ölümdür” dizesi de bana sanki insanın<br />
yerleşiklik adına doğayı ve tüm canlıları<br />
sömürdüğü anlamını düşündürttü. Oyuncuların<br />
birlikte söyledikleri özgün şarkılarda<br />
geçen “Benim koruduğum yaşamdır, ölüme<br />
karşı” sözü de aklımda “Cadı Avı” oyununun<br />
içimde kurduğu iskeleler sayesinde düşüncelerimin<br />
inşasına başladığını gösteriyordu.<br />
Oyun, kan dökmeyi değil, sevgiyi gösteriyordu<br />
açıkça. Barış dilemenin acizlik olmadığı,<br />
barış istemenin ardındaki enerjinin zalimin<br />
kaba kuvvetinden daha güçlü olduğu vurgulanıyordu.<br />
Sadece bu kadar değil, oyun<br />
içinde geçen ve ardında çok geniş felsefi<br />
derinlikler içeren o kadar çok çarpıcı sözler<br />
var ki! Acaba diyorum, bir kere daha gitsem<br />
mi! Mesela “Cellâdının şanına yakışır bir av<br />
olmak” lafı, bir anda kavranamayacak kadar<br />
içerikli geldi bana. Üzerinde ne kadar emek<br />
verilmiş sözler bunlar. “Güzel ve çirkinlik<br />
eşit yaratılmıştır” denildiğinde, diyalektik<br />
felsefenin “Her şey karşıtıyla var” yasasını<br />
düşünmeden edemedim. Doğa yasalarının<br />
ve evrenin yanılmaz gücü içerisinde, güçlü<br />
ile zayıf, iyi ile kötü, bilgi ile bilgisizlik gibi<br />
karşıtlar aslında yan yana, iç içe yaşıyordu<br />
sanki. Biri olmadan diğeri olamayacağı<br />
gibi! Ve bu oyuna bu ilhamı veren William<br />
Shakspeare’in ölümünün üstünden geçen<br />
400 yıla rağmen hâlâ düşünceleri ile yaşadığını<br />
hissetmek, ölümsüzlüğün bu olduğunu<br />
düşünmek ve önünüzde akıp giden oyunu<br />
izlemek...<br />
Oyundan sonra eve gidene dek düşündüğüm,<br />
kendime sorduğum sorulara yanıt<br />
alamadığım tümce yine oyundan kalmaydı.<br />
İktidar hep kötülerde... Nasıl olur da savaş<br />
yerine barış, sevgi yerine nefret, güzellik yerine<br />
çirkinlik egemen olur? İnsanlık tarihinin<br />
binlerce yıldır çözüm bulamadığı bu denklem,<br />
oyundan bana kalan bir öz düşünce<br />
diyecektim ki, aklımı asıl kurcalayanın<br />
“Her bahar tomurcuklanan tohumda umut<br />
vardır” olduğuna karar verdim ve rahatladım.<br />
Yine de bu ekibin yaşadığı önemli bir<br />
olumsuzluğu sizlerle paylaşmak istiyorum.<br />
Mars rolünü canlandıran Emre Yetkin, çok<br />
kısa bir sürede bu yükü üstlenmiş. Çünkü<br />
bu oyunda ilk yola çıkılan Cenk Verdi, sosyal<br />
medya paylaşımları yüzünden Ağustos<br />
ayından bu yana hapiste. Oyunun alacağı<br />
her alkışın Cenk’e moral ve güç vereceğini<br />
bilerek izleyin ve alkışlayın.<br />
Efendim, <strong>Kadıköy</strong> Emek Tiyatrosu sahnesinde<br />
sahnelenen “Cadı Avı” isimli oyunu<br />
şiddetle tavsiye ediyorum. Gidin, mütevazi<br />
koşullarda da olsa, yaşanan ve yaşatılan<br />
sanatın büyük bir gücü olduğunu görün.<br />
Başarılı oyunun başarılı oyuncularını<br />
alkışlarken, arka planda emeği olanları<br />
unutmayın. Ve tiyatronun toplumlara açtığı<br />
kapıdan sızan ışığı fark edin, bu ışığa kendinizi<br />
bırakın.<br />
Amatör bir tiyatro sever ve bir koleksiyoner<br />
olarak güzellikleri biriktirmenizi dilerim...<br />
<strong>Ocak</strong> & <strong>Şubat</strong> 2018 kadikoylife.com : 65