You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
S a y f a | 17<br />
varmadan aşağıya Ak Irmağa (veya Ak Göle) düşer. Çoban da yiter gider, bir daha kimse ondan haber<br />
alamaz. Ak Ata ile karışmaması için Akça biçimi tercih edilebilir. Ak Ata ile karıştırılmamalıdır.<br />
(Kaynak: Türk Söylence Sözlüğü, <strong>Deniz</strong> <strong>Karakurt</strong>)<br />
� Ak: (Ağ/Ak). Ağmak, akmak, beyazlamak, ışımak, yükselmek, yukarı çıkmak veya aşağı inmek,<br />
yaratmak gibi anlamlar taşır. Kirlenmemişlik, eldeğmemişlik ve günahsızlık mecazen anlamın<br />
içeriğinde yer alır.<br />
(Karşıt: KARA HAN)<br />
(Karıştırılan: AK ATA)<br />
AKDENİZ: Sonsuz Okyanus.<br />
Eşdeğer: AKTENGİZ, AĞDİNGİZ, AĞTİNES<br />
Eşanlam: SURTENGİS, SURATİNES<br />
Dünyanın sonunda yer alır. Bu denizde veya kıyılarında yaşayan Han’lara erişilmez. Dünyanın sonunda<br />
yer alan veya çevreleyen diğer deniz ise Gökdeniz’dir. Ak <strong>Deniz</strong>’in ve Gökdeniz’in de ötesinde Od<br />
<strong>Deniz</strong> (Ateş <strong>Deniz</strong>i) vardır. Akdeniz ve Gökdeniz mantığına uygun olarak, gökte Demirkazık’ın<br />
etrafında dönen Akboz At ve Gökboz At vardır, yine aynı mantıkla Cengiz Han ölmeden önce ülkeyi<br />
oğulları arasında Ak Orda ve Gök Orda olarak ikiye bölmüştür. Akgöl ile karıştırılmamalıdır. (Kaynak:<br />
Türk Söylence Sözlüğü, <strong>Deniz</strong> <strong>Karakurt</strong>)<br />
� Akdeniz: Ak + Tengiz / <strong>Deniz</strong><br />
(Karıştırılan: AKGÖL)<br />
(Yansı: GÖKDENİZ)<br />
(Bakınız: ODDENİZ)<br />
AKBUĞA HAN: Tıp Tanrısı.<br />
Eşdeğer: AKBÖĞE (AKBÖKE, AKBÜKE, AĞBÜĞE) HAN<br />
Hekimlerin koruyucusudur. Kolunda taşıdığı büyük beyaz bir yılan ile simgelenir. Hekimler kendisine<br />
dua ederler ve yardım dilerler. Elinde bilgiyi ve bilgeliği temsil eden bir asası vardır. Bu asa ile kime<br />
dokunursa hemen iyileşir. Ak Yılanı ise yeryüzündeki yılanlardan farklı olarak ağulu (zehirli) değildir.<br />
Onun ağusu ilaçtır, her tür hastalığı sağaltır. Moğollarda ve Türklerde hekim ve eczacılar değişik<br />
adlarla anılır. Sagun/Sağun/Sıgun: Hekim, Otaman/Otaçı/Otoşı: Eczacı anlamına gelir. (Kaynak: Türk<br />
Söylence Sözlüğü, <strong>Deniz</strong> <strong>Karakurt</strong>)<br />
� Akböğe: Ak + Büke (Beyaz Ejder, Beyaz Yılan) demektir. Beyaz Yılan tıbbın sembolüdür. Bügü,<br />
Böge ve Büge sözcükleri aynı zamanda sihirbaz ve/veya şaman anlamlarını da içerir.<br />
(Bakınız: BÜKE)<br />
AKGÖL: Yaşam Havuzu.<br />
Eşdeğer: AKKÖL, AĞKÜL<br />
Eşanlam: SÜTGÖLÜ, SÜTKÖL, SÖTKÖL, SETKÜLE, ÜTKÜĞÖL<br />
Moğolca: HÜNNÜR, SÜNNEVÜR<br />
Gökyüzündedir. Yaşam Ağacının üzerindedir. Sütten bir göl şeklindedir. Yaşamsal unsurları taşır.<br />
Yeryüzüne gelecek ruhlar bu havuzun içindedir. Kübey Hanım bu gölden meşin kırbalarla getirdiği<br />
sütü doğacak çocukların ağzına damlatır. Bu damla çocuğun ruhunu simgeler. Sütgölü göğün üçüncü<br />
katında bulunur. Süt-Ak Göl olarak da adlandırılır. Bütün hayatın kaynağı olarak kabul edilir.<br />
Nasreddin Hoca’nın gölü süt olarak düşünüp maya çalması arasında alegori kurması bu konuyla<br />
toplumsal bilinçaltı düzeyinde de olsa alakalıdır. Süt beyazlığı, saflığı, temizliği simgeler. Sura,<br />
D e n i z K A R A K U R T <strong>TÜRK</strong> <strong>SÖYLENCE</strong> <strong>SÖZLÜĞÜ</strong>