24.08.2015 Views

NİSAN - ΑΠΡΙΛΙΟΣ 2009 Sayı 46 Fiyatı 3 € 40 Azınlıkça

46 Fiyatı: 3 - Azınlıkça | Yunanistan Batı Trakya Haber Sitesi - Aylık ...

46 Fiyatı: 3 - Azınlıkça | Yunanistan Batı Trakya Haber Sitesi - Aylık ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

lütfen tutanaklara geçsin. Sabahattin Emin diyorki, Türkiye yabancı bir ülkedir, Azınlığın içişlerinekarışamaz. Lütfen bu ifade aynen tutanaklara geçsin.”Denklemin öbür tarafını göstermek istedim.Ben troykayla çatışırken genel kurulun diğerüyelerinden çıt çıkmıyor. Önerim de tabiî gümegitti. Ve Yüksek Tasilliler Derneği, Azınlığın öndegelen isimlerini, bunların arasında kendi üyeleri devar, bu karalama kampanyası karşısında savunamayıpsustu. Korktu. Ben çok cesaretliydim demekistemiyorum, öyle bir anlam çıkıyorsa da. Hayır.Ben, sadece, Ergenekon’un baskı ve tehditlerindenen az etkilenecek bir pozisyondaydım, diğerlerideğil. Üstelik diğerleri daha çok şey biliyorlardı,pekçokları doğrudan veya dolayısıyla Ergenekon’latanışmışlardı.Ben çok sonraları tanıştım. Bir kez boş bulundum,yıllar sonra, “affa uğradın” demişlerdi, farkınavarmadan yakayı Ergenekon’a kaptırdım ve ondanadamakıllı bir tokat yedim. Şu benim çocuklarınODTÜ’ye yazılma konusu, <strong>Azınlıkça</strong>’da anlatmıştım.Benden intikam aldı, çocuklarımın üzerinden,onların yazılmasını engelleyerek. O zamanErgenekon’un korkunç yüzüyle ben de karşılaştım.Ne hükümeti ne de dışişlerini taktığını, kendi uhdesinealdığı konularda, Batı Trakya konusu böyleymiş,tüm yasal erklerin üstünde olduğunu kendiçapımda belki pek küçük ama ibret verici bir örneklebizzat yaşadım.ODTÜ’deki o küçük deneyimimde üniversitelerebile nasıl sızdığını gördüm. Onun için Türkiye’dekiErgenekon’da son “12. dalga” operasyonunun üniversitelerikapsamış olmasına şaşmıyorum.Manifesto gibiAzınlığa dönelim. Şimdi bazıları, Azınlıkta kaptutmuş bir yarayı niye kaşıyıp duruyorsun diyeceklerdirbelki. Bir defa o hadiseyi yara olarak kabul ediyormuyuz? “Resmen” öyle adlandırıldığını işittinizmi, ve ardından tedavi çarelerinin arandığını? Yoksatersi mi oluyor, Ergenekon müdahelesi hâlâ Azınlığın“altın dönemi” olarak mı yutturulmaya çalışılıyor?Onu yara olarak tanımlamadan tedavisi de yapılamaz.O yara vardır, kapanmadı, hâlâ kanıyor.Azınlık, Azınlık ile Türkiye ilişkilerinde en karanlıkve en travmatik dönemiyle yüzleşmelidir. Hem dekamusal bir diyalog içinde. Ve gerekirse sorumlulukdağıtımına gitmelidir. Bilelim. En başta Türkiye’ninatması gereken adımlar var. O yarayı sarmanın başkayolu yok.Zaman her şeyin devasıdır, ama her zaman öyledeğil, ve zaman içinde o habis yaranın iyileştiği söylenemez.Zira tedavisi için yapılması gerekenler yapılmadıveya pek az şey yapıldı. Yol açtığı sonuçlarbugün karşımızda. Azınlıkta bir kuşak, benim kuşağım,kısmen bizden önceki kuşak ta, o akıl almazmüdahale yüzünden en verimli yıllarını değer anarşisi,ahlak bunalımı, vicdan sıkıntıları ve yürek acılarıiçinde tüketti, verebileceklerini veremeden. Yürüyüşüengellendi, yolları tıkandı. Bu bunalımını ve hayalkırıklığını ve kendi deneyimini kaçınılmaz olarakgenç kuşaklara taşıdı. “Toplum işlerinden uzakdurun, karışmayın, katılmayın, katılır gibi yapın,idare edin, ve kendi işinize bakın. Yoksa, bizim gibiananızdan emdiğiniz sütü burnunuzdan getirirler.”,bizim kuşaktan bizden sonrakilere kendiliğinden iletilenmesaj ve öğüt işte bu.Bugün Azınlıkta sık sık şikayet konusu olan ilgisizlik,katılımsızlık, işlersizlik, dağınıklık ve idareimaslahat,büyük ölçüde o dönemin mirasıdır.O dönemin Azınlık ile Türkiye arasında yol açtığıgüvensizlik, Azınlıkta açtığı derin travma, kolaykapatılacak türden değil. Koca Kapı hâlâ vaziyetinvahametini kavramaktan uzak görünüyor. “Eh neolmuş sanki” veya “Çevir kazı yanmasın” taktiğiyledurumları düzelteceğini sanıyor. Türkiyeliler alışmışolabilirler, ama Türk Azınlığının vicdanı daha yazboztahtası olmadı.Son yıllarda Koca Kapı büyük çabalar harcıyor,besbelli aradaki soğukluğu ve mesafeyi gidermekiçin. Ancak genelde zihniyet değişmediği için, manipülasyon,denetim saplantısı, eleştiriye tahammülsüzlük,mavi boncuk dağıtma, ayırım-kayırım, cezalandırmazihniyeti değişmediği için, otoriter zihniyetdemokratikleşmediği için, bu çabalar genellikle boşagidiyor. Zira bizim kuşağın başına gelenler bir kezdaha tekrar etmeyecek diye bir güven yok. İstenenbelkemiği esnekliği ise az kişilere özgü bir yetenek.Ondan sonra geriye toplama suyla değirmen döndürmekkalıyor. Azınlıkta “maç şike” ve bunu herkesbiliyor.Azınlığın önünü açmak, bu köhne Ergenekoncuzihniyetin yukarıda saydığımız öğelerini kaldırmaktangeçer. Güven de böyle tazelenecektir. Vesayettenvazgeçilmesini, demokratik davranılmasını ve Azınlığasaygı gösterilmesini talep ediyoruz.Yoksa, Azınlık, şimdi idareimaslahat ederken,sonra yavaş yavaş Ergenekoncu zihniyete karşı savunmasınıörgütleme çarelerini araştıracak, tehdit vecezalandırılmalardan etkilenmeyecek bir duruş kazanmayaçalışacaktır. Koşullar artık buna elverişli vebu eğilim destekleniyor. İlgili süreç çoktan başladı.Durdurulması için gerekenler yapılmadığı takdirde,aradaki soğukluk, mesafe ve güvensizlik kesin bir hâlalacaktır.<strong>Azınlıkça</strong> 11

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!