24.08.2015 Views

NİSAN - ΑΠΡΙΛΙΟΣ 2009 Sayı 46 Fiyatı 3 € 40 Azınlıkça

46 Fiyatı: 3 - Azınlıkça | Yunanistan Batı Trakya Haber Sitesi - Aylık ...

46 Fiyatı: 3 - Azınlıkça | Yunanistan Batı Trakya Haber Sitesi - Aylık ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

da bütün derslerYunanca’ydı; Arhea(Eski Yunanca ),Homeros destanı,Yunan Tarihi vs…Türkçe, matematik,fizik, kimya,biyoloji gibi derslermüfredatta yoktu.Çünkü bu dersleriTürkiye’den gelecekkontenjan öğretmenlerininokutacaklarınıduyduk.Dört gözle öğretmenlerimizibeklerolduk; ha bugüngelecekler, ha yarınderken Paskalyatatili geldi. Yani ikinci dönem de bitmişti. İki aysonra okullar kapanacaktı. Biz o güne kadar, hergün iki üç saat ders yapıp evimize geliyorduk. Birbaktık ki, tatil dönüşü Türkiye’den öğretmenlerimizŞimdi düşünüyorum, nasıl katlanmışım o zorgünlere. Hatırlıyorum da, gidip geliyordum korkuylaokula; aman öğretmen beni tahtaya kaldırırsa,cevap veremezsem, sınıfa rezil olursam… Buda beni çalışmaya mecbur kılıyordu, ister istemez.Kir Kosta’nın aklımın bir ucunda hâlâ yer almasının bir başka sebebi de,her sabah ilk derste sobanın üzerinde susamlı simidini ısıtmasıdır.Öyle ki, hem simidini ısıtıp yerdi karşımızda utanmadan; ne de olsaerkek çocuğuyduk, bir yerimiz şişebilirdi, hem de çantasından gazetesiniçıkarıp okurdu. O sırada sobanın üstünden etrafa mis gibi yanık susamkokusu yayılırdı ve iştahımız kabarırdı, zilin çalmasını dört gözle beklerdik.de gelmiş. Sınıfımız ne kadar sevinmişti o zaman.Arkadaşlarımın sevinç çığlıklarını yine duyar gibioluyorum. Ancak Celal Bayar okulunun ayakta kalmasınabu sevinç çığlıkları yetmedi o yıllarda. Çünküikinci yıl okulda öğrenci sayısı azalmıştı. Öyleki, yok denecek kadar azdık. Birer ikişer okuldanayrılan ayrılana… Ben de ayrıldım ve devlet ortaokulunadevam ettim. Zor günlerdi alışıncaya dek;Yunanca’m zayıf olmasa da yeterli değildi. Bununyanında dersler de çok ağır geliyordu; günde sekizsaat ders, hem de hepsi Yunanca anlatımlı. Olacakşey değil bu. Oysa Celal Bayar’dayken ne güzeldi;bir yıl boyunca her gün iki-üç saat ders görüyordukve gerisi oyundu hayatımızın. Çocukluk işte!..Zoru başarmaya itiyordu anlayacağınız. Ancak bugünbakıyorum, bugünkü çocukların “rezil olmak”korkuları kalmamış, daha doğrusu “rezil olmak”onlara bir şey ifade etmiyor. Peki, neden böylevurdum duymaz oldu bizim çocuklarımız, kim sorumlubundan?.. Tabiî ki, bizler… Sun’î dünyanınkorkusuz çocuklarını yaratmışız farkına varmadan.Hepsi birer çizgi film kahramanı gibi...Yüzümü geri çevirdiğimde tamı tamına otuz yediyıl; anlamlı ya da anlamsız, ne fark eder ki!.. Geçip,gitmişler işte. Öylesine size çocukluğumdan bir ikianımı anlatayım dedim. Bir başka sayıda tekrar sizdeğerli okuyucularımızla buluşmak dileğiyle...<strong>Azınlıkça</strong> 25

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!