04.10.2012 Views

siyahbant kitap final web

siyahbant kitap final web

siyahbant kitap final web

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

64<br />

Yasaklanan “Bêrîvan” filminin yönetmeni Aydın Orak ile söyleşi<br />

“Bêrîvan” filminin eser işletme belgesine başvuru sürecini anlatabilir<br />

misiniz? Film için ne zaman başvurdunuz? Başvurunuz ne şekilde<br />

sonuçlandı? Sonuçla ilgili herhangi bir yazılı veya sözlü gerekçe iletildi<br />

mi?<br />

“Bêrîvan” filmimizi 2011 yılının Nisan ayı gibi dijital olarak vizyona koymayı<br />

kararlaştırdık. Eser işletme belgesi için başvuru yaptık. Cevap bize çok geç<br />

geldi. Alt kurul karar verememiş. Başvuruyu üst kurula göndermişler. O sırada<br />

film 30. İstanbul Film Festivali’ne kabul olmuş ve programa alınmıştı. Filmin<br />

gösterimine yakın bir zamanda eser işletme belgesi başvurumuza cevaben<br />

bir mektup geldi. Filmi yasaklamışlar. Yani eser işletme belgesini vermediler.<br />

Mektupta şunlar yazıyordu: “Anayasamızın temel ilkelerine aykırı, kamu<br />

düzenini olumsuz yönde etkileme amaçlı, tarihî olayları çarpıtan, toplumda<br />

kin ve nefret düşmanlığını körükleyen, Türk milletinin birlik ve beraberliğini<br />

bozucu, PKK propagandası yapan unsurlar içermesi nedeniyle ticari dolaşıma<br />

ve gösterime sunulması oy birliği ile uygun bulunmamıştır.”<br />

“Bêrîvan” filminin işletme belgesi alamadığını sizler kamuoyunda<br />

paylaştıktan sonra Bakanlık ile bir iletişim oldu mu?<br />

Hayır. Bakanlıkla herhangi bir iletişimimiz olmadı. Fakat filmin yasaklanma<br />

haberi basında yayınlanınca, bakanlıkla görüşen gazetecilere açıklamasını<br />

yapmışlar. Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürü<br />

Hakan Taşçı yasaklama ile ilgili, diyaloglara iyi bakılması gerektiğini, PKK<br />

propagandası yapan unsurlar olduğunu, belgeseli destekleyenler arasında Roj<br />

TV’nin bulunduğunu söyledi. Tekrarlamakta fayda var. Tüm bu açıklamalardan<br />

yola çıkarak şunları söylüyorum. Türkiye’de bir film yapmak için anayasanın<br />

temel ilkelerini mi okumak lazım? Tarihî olayları çarpıtma denmiş. Filmde<br />

çektiğim tek kurmaca görüntü yok, yazdığım tek cümle yok. PKK propagandası<br />

denmiş. Kürtlerle ilgili doğru söylediğimiz herşey onlara göre propaganda.<br />

Onların işine gelmeyen herşeye “propaganda” damgası vuruyorlar. Milliyetçiulusalcı<br />

kafatasçı film ve dizileri değil yasaklamak, göklere çıkarıyorlar. Ayrıca<br />

müdür Taşçı, Roj TV destekli demiş. Eğer devlet de arşivinden yararlanmama<br />

izin verseydi, filmin jeneriğinde onlara da teşekkür ederdik. Filmde Roj TV<br />

arşiv konusunda destek verdiği için jenerikte teşekkür kısmında ismini geçtik.<br />

Bu, nasıl bir filmin yasaklanmasına neden olabilir anlamış değilim.<br />

Cannes Film Festivali’nde filmin standda yer almasına kim karar<br />

verdi? Bakanlık neden böyle bir açıklama yaptı? Sonra değişen birşey<br />

oldu mu?<br />

Bakanlık ve Ankara Sinema Derneği basına o kadar manipüle ve yalan demeçler<br />

verdiler ki, resmen yaptıklarını inkâr ettiler. Bu konuda tüm basını ve<br />

sinema eleştirmenlerini de kendilerine alet ettiler. O zaman da kataloğu ve<br />

raporları basınla paylaştım. Ama görmezden geldiler. Bakanlık her yıl Cannes<br />

Film Festivali gibi büyük festivallerde Türkiye’de o yıl yapılan film, belgesel<br />

ve kısa filmleri Türkiye standında sergiler ve bu filmlerin 25 DVD kopyasını

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!