17.04.2014 Views

Prof. Dr. Osman Öztürk'ün - İslami Edebiyat

Prof. Dr. Osman Öztürk'ün - İslami Edebiyat

Prof. Dr. Osman Öztürk'ün - İslami Edebiyat

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Ebubekir’in çocukları ve çobanı bu saklanışın,<br />

selamet ve devamının hizmetindeydi.<br />

***<br />

Mekkeliler müşrikte olsa, İbrahim<br />

(Hanif) dininden kalan ve Mekke’nin yazılı<br />

olmayan anayasası gibi ahlâk kuralları da<br />

kullanıyordu:<br />

-Allah Rasulü (a.s.) ve Hz. Ebubekir.<br />

Göç için aldıkları üç deveyi, bir kılavuza<br />

teslim etmişler. Ücret karşılığı yapacağı bu<br />

rolü de ifşa etmeden; üç gün sonra, mağaranın<br />

önüne getirmesini tembih etmişlerdi.<br />

Öylece gerçekleşti.<br />

Ama Mekkeliler her yeri didik didik ettiler,<br />

aradılar. Yolları koştular bulamadılar.<br />

Sevr mağarası ise öyle bir korumalı (saklayıcı)<br />

bir kovuk değil… Oraya gelince önemsemediler.<br />

“Bu iki taşın arasına insan sığmaz” diyerek<br />

geçtiler.<br />

İşte buraya kadar Peygamber (a.s.)ın beşeri<br />

tedbir taktiği işledi. Ama son noktada<br />

mucizeden başkası yürümezdi.<br />

Ebubekir; “Ey Allah’ın elçisi, başlarını<br />

eğseler, ayaklarımızı görecekler!..” derken. O,<br />

“Üzülme Allah bizimledir!” diyordu. Bu teselli<br />

Kur’an’ın âyeti cümlesine girdi!.. Bu,<br />

kalplere hâkim olan Rabbin işiydi: Başlarını<br />

eğip bakmayı bile istemediler. Ve murad-i<br />

ilâhi hükmünü yürüttü…<br />

Sonra mağaradan çıkıldı; develerine binerken<br />

Rasul (a.s.) Mekke’ye baktı:<br />

“Ey Mekke! Biz seni severiz, sen de bizi<br />

seversin. Fakat senin sakinlerin bize hayat<br />

hakkı tanımadı… Ama sana tekrar geleceğiz!...<br />

dedi.(1)<br />

İşte Mekke Fethinin başlamasıydı bu ve<br />

sonra fethedildi.<br />

Demek Fethin de baş sebebi Hicretti…<br />

***<br />

Adım adım fethe giden yol:<br />

Medine’ye varıldı, Hicret tamamdı:<br />

Mescid yapıldı. Devlet kuruldu. Asker oluştu.<br />

Bedir savaşı, Uhut savaşı, Hendek savaşı<br />

oldu. Şans (veya hamle) Müslümanlara döndü.<br />

Mekke ziyâreti planlandı. Hudeybiye de<br />

barış zaferi oldu. Bu ortamda Hayber fethedildi.<br />

Ama Mekkeli faka bastı: Barışı bozdu<br />

ve fethin kapısı gıcırdadı.<br />

En Yakın Sebep:<br />

İki kabile var biri Mekke’den yana (beni<br />

Bekr) biri Medine’den (Havazin) aralarında<br />

kavga çıkıyor; Mekkeliler karışıyor ve barış<br />

ihlâl edilince; istenen yardıma binaen Allah<br />

Rasulü (a.s.) harekete geçerek cevap veriyor:<br />

Hazırlık tamam… Reisleri Ebu Süfyan’ın<br />

elçi olarak gelmesi de kararı değiştiremiyor<br />

ve İslâm ordusu Zituva’da karargâh<br />

kuruyor!..<br />

Mekke ileri gelenler; Bedir’de tam mağlubiyet,<br />

Uhut’ta galipken, Peygamber taktiğiyle<br />

Hamrâ ül-Esed hareketi (takibiyle)<br />

mağlubiyeti hissedip yollarına devam etmekle<br />

gösterdiler… Hendek’te ise hiçbir sonuç<br />

alamadan kaçarak gitmişti ki; bir daha saldırmayacakları;<br />

sırrın sıranın Müslümanlara<br />

geçtiğini Rasulullah (a.s.) hendeğin kenarına<br />

gelerek ilân etmişti…<br />

Şimdi artık dönüşü olmayan bir hareket<br />

başlamıştı. Mekke sıkışmıştı: Ebu Süfyan<br />

artık şehrin dışına çıkıp Peygamber ordusunu<br />

gözetlerken yakalanıp huzura çıkarılmıştı:<br />

Rasul (a.s.)den af dilerken. Hz. Abasın sıkı<br />

telkiniyle Müslüman olduğunu ifâde etti.<br />

Rasul (a.s.) ise ona:<br />

İSLÂMİ EDEBİYAT / 29

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!