17.04.2014 Views

Prof. Dr. Osman Öztürk'ün - İslami Edebiyat

Prof. Dr. Osman Öztürk'ün - İslami Edebiyat

Prof. Dr. Osman Öztürk'ün - İslami Edebiyat

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ğiyle bilebilir. Varlığı vâcip olan Hakk’ınsa ne<br />

zıddı vardır ne eşidi, örneği. Bu bakımdan istidâl<br />

yolu, akılla gidilen felsefi yol, insanı gerçeğe götürmez.<br />

Ve onun yolunda gidenler, Kur’ân-ı Kerim’i,<br />

zamanlarının geçer bilgisi olan Yunan felsefesiyle,<br />

onların yaratılışa, astronomiye âit bilgileriyle<br />

tefsire daha doğrusu Kurân’ı, zamanlarındaki<br />

bilgiye tatbika uğraşmışlardır. Oysa ogün, akılları<br />

tatmin eden tefsir ve te’vil yolları, bugünün ilmi<br />

inkişaflariyle iflas etmiştir. Bugün de aynı yolda<br />

yürümek isteyenler var. Fakat bu yol, tehlikeli<br />

bir yoldur; hizmet adına ihânettir.<br />

Hıristiyanlık teşbih, Mûsevilik tenzih esâsına<br />

dayanır. Müslümanlık, teşbihile tenzih arasında<br />

“Tevhid” dinidir. Allah, zâtıyle her şeyden<br />

münezzehtir, fakat her şeyde kudreti, yaratışı,<br />

tedbir ve tasarrufu görünmektedir, her şey,<br />

O’nun varlığına, birliğine delildir.<br />

“Varlık Birliği”ni, kâinât Allah’tır tarzında<br />

anlayanların inancı, gerçek sûfilerce bâtıldır.<br />

Çünkü ne Allah kâinât olur, ne de kâinât Allah’tır.<br />

Kâniât, Allah’tır inancı “Vahdet-i<br />

Vücûd” değil, “Vahdet-i Mevcûd” dur. Vahdet-i<br />

Vücûdda kâinât, Allah’la kaimdir; hattâ Allah’a<br />

nispeten kâinât yoktur. Güneşin ziyâsı güneşle<br />

kaimdir; güneş olmasa ziyâsı olmaz; fakat güneşin<br />

ziyâsı güneş değildir. kâinât da Allah’ın eserlerinin,<br />

hükümlerinin, sıfatlarının mazharıdır<br />

ama zâtı, her şeyden müzzehtir; hiçbir şey O<br />

değildir.<br />

Bazı Benzer Kavramları:<br />

Tenasüh: “Ölümle ruhun ceset değiştirip<br />

tekâmül etmesi” ne inanmaktır.<br />

Temasüh: “Geriye doğru düşerek gitme;<br />

hayvana.”<br />

Terasuh: “Nebata dönüşme.”<br />

Tefasüh: “Cansızlara düşme.”<br />

Hepsi de batıldır.<br />

2.Soruya cevabı:<br />

“Yolumuzda şart olan hangi düşüncedir?<br />

Neden düşünce bazen ibadettir, bazen günah”?<br />

Tanrı sıfatlarını, Tanrı nimetlerini düşünmek<br />

yol şartıdır. Fakat Tanrı’nın zatını düşünmek,<br />

günahın da kendisidir.<br />

Tanırı’nın zatını düşünmek boştur, saçmadır.<br />

Eldekini elde etmeye çalışmak bil ki, olmayacak<br />

bir şeydir!<br />

Âlemdeki şeyler, Tanrı’nın zatından nurlanan,<br />

zatına delâlet eden şeylerdir. Fakat zatı,<br />

onlarla nurlanmaz ki!<br />

Bütün âlem, onun varlığından meydana<br />

gelmişken, varlığı, nasıl olur da âlemden görünür?(2)<br />

Tanrı zatının nuru, görünen şeylere sığmaz;<br />

onun ululuk nurları her şeyi kahreder.<br />

Aklı bırak da Hak’la bulunmaya bak… yarasanın<br />

gözünde güneşi görmeye kudret yok.<br />

Tanrı nurunun kılavuz olduğu yerde Cebrail’in<br />

sözü mü olur?<br />

Melek de Tanrı tapısına yakındır, o yakınlığa<br />

erişmiştir ama “Öyle bir zamanım olur ki Tanrı’yla<br />

beraber olurum” makamına giremez ki.<br />

Tanrı nuru, meleğin bile kanadını yakarsa<br />

artık aklı, haydi baştan ayağa kadar yaktı gitti!<br />

Tanrı’nın pek parlak, pek nurlu olan zatına<br />

karşı aklın nuru, güneşe bakmaya çalışan göze<br />

benzer.<br />

Göz, güneşe bakmaya kalkıştı mı kamaşır,<br />

kararır, bir şey görmez olur.<br />

Fakat bir bilsen… karanlık, Tanrı zatının<br />

nurudur. Âbıhayat, o karanlık içindedir.<br />

O kara nur, ancak göz nurunu alır. Sen bakışı<br />

bırak… zaten burası bakış yeri değil!<br />

Tertemiz âlemin toprakla ne münasebeti<br />

var? Anlayış, anlamındaki aczi anlamaktan ibarettir.<br />

Tanrı, doğrusunu daha iyi bilir ya… yüz karalığı,<br />

mümkin olan şeylerden iki âlemde de ayrılmaz.<br />

Derviş, iki âlemde de yüz karası olan yokluk<br />

yok mu… eksiksiz, artıksız aradığını bulacağın<br />

ulu şehir, o yokluktur işte!<br />

Ne diyeyim? Bu nükte pek ince: Apaydın<br />

gece kapkara gündüz içinde<br />

***<br />

Bir tasavvuf kitabı olarak; şeriata uygun, E.<br />

Sünnete paralel bilgilere dayalı mütalaalarda<br />

doludur, okunması elzemdir.<br />

Dipnot:<br />

(1)Allah o kadar zahirdir ki; zuhurunun şiddetinden gâibdir. (Y.T.)<br />

(2) Vahdet-i Vücut bâtıl . Vahdet-i Şühut da zayıf.<br />

Aslolan: Her şeyin Allah’ın birliğine göre dengelenmesidir. O<br />

vardır; her şey vardır. O tektir, her şey O tek’in huzurunda konuşlanmıştır.<br />

Tıpkı, Tek nokta etrafındaki sayısız dairelerin (sayısız<br />

noktalarından oluşması) o merkeze bağlı olmasıdır. (Y.T.)<br />

* Nüzhet Dede’nin gazeline dikkat 11.sh. sonuna bak.<br />

56 / OCAK-ŞUBAT-MART 2011

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!