You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
• 50. YILINDA HALK SAĞLIĞINA KÖPRÜ: TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ 19<br />
larımızı hem aktive ettik, hem yeni odalar kurduk, Temsilciler Meclisi’ni ihdas<br />
ettik. Yasal bir mecburiyet yok, biz kendimiz yaptık. Her önemli odamızın olduğu,<br />
hatta yeni kurulmuş odalarımızı da oralara çağırarak, her yere giderek büyük<br />
toplantılar yaptık ve kamuoyuna açıldık. Bunu katılan arkadaşlarım da bilirler.<br />
Ayrıca, paralel meslek kuruluşlarımız olan Eczacılar Birliği, Barolar Birliği ve<br />
Mühendis ve Mimar Odalarıyla çok önemli çalışmalar, seminerler, eylemler ve<br />
saire yaptık.<br />
Sağlık Bakanları çok gelir giderler. Sağlık Bakanı’nın buraya gelmesi de normaldir.<br />
Söylediği sözler de kendisini bağlayan sözlerdir; cevap da verilir, hiç merak<br />
etmeyin. 90 dakikalık bir maç da değil bu. Benzetti arkadaşlarım, hoş oluyor<br />
benzetince, ama öyle değil. İyi takım gol yedikten sonra berabere kalıp galip<br />
gelmeyi bilen takımdır. Türk <strong>Tabipleri</strong> Birliği iyi bir takımdır. Siz, galip gelirsiniz;<br />
galip gelmeyi bilen bir ekipsiniz. Geçmişiniz de budur. Biz bakanlarla çok itiştik<br />
kakıştık; AP’lisiyle de, MHP’lisiyle de, CHP’lisiyle de görüştük, ilişkilerimiz iyi de<br />
oldu, kötü de oldu. İlişkilerimiz onlara bağlı olmadı, bize bağlı oldu. Biz önyargıyla<br />
hareket etmedik; doğrusu da budur. Eğer prensiplerimize uygun hareket<br />
ederlerse destekleriz; bunu baştan ve açık olarak ifade ettik. Prensiplerimize<br />
aykırı hareket ederlerse köstekleriz; bunu da söyledik. Bakanlıklar iyi iş yaptıkları<br />
zaman bizden destek, kötü iş yaptıkları zaman köstekliyoruz. Destek iyi destekti,<br />
köstek daha önemli bir köstekti.<br />
Eylemler de yaptık, işi de bıraktık; Türkiye çapında 2 gün işi bıraktık. Başardık<br />
mı? Büyük ölçüde başarılı da oldu. O eylemlerin birinin sonucunda da ben tutuklandım.<br />
Hiçbir zarar gelmeyeceğini temin edemezsiniz. Hayır, öyle bir şey<br />
yoktur. Arkadaşımız öyle bir temennide bulundu. O zararı göze alacaksınız. Bağımsızlık<br />
ve mücadele bedeli göze alınmadan kazanılan şeyler değildir. Eğer<br />
bedelini ödemeyi göze almazsanız hiçbir şey kazanamazsınız; bedelini ödemeyi<br />
göze alacaksınız. Türk <strong>Tabipleri</strong> Birliği Başkanından en uçta çalışan pratisyen<br />
hekime kadar bedel ödemeye razı olunduğu zaman bir mücadeleyi kazanabilir;<br />
bunu açıkça ifade etmek gerekir.<br />
Burada bugün hekimlik mesleği ve sağlık hizmetleri sayısız tehdit altında. Dün<br />
buraya gelip de hekimlerin bıçak parası aldığını, hekimlerin hastaların cebinden<br />
ellerini çekmeleri gerektiğini söyleyen Bakan, özelleştirmeyi savunan bir hükümetin<br />
üyesidir ve özelleştirme dediğiniz şey, insan sağlığını para karşılığında<br />
satan ve onu meta kılan bir anlayıştır, asıl bıçak odur. O bıçak, bir ameliyat bıçağı<br />
değildir, hastanın boğazına dayanmış bir bıçaktır. Bugün kimin için sağlık;<br />
sağlık kimin içindir? Sağlık parası olan içindir diyenlere karşı sizin girişteki pankartınız<br />
cevaptır. “Sağlık herkes içindir, ücretsizdir ve devlet eliyle karşılanır”<br />
diyorsunuz ki doğrudur. Buna sahip çıkıldığı ölçüde halk elbette ki bizim yanımızda<br />
olacaktır; bunu anlatabildiğimiz ölçüde, bunun ne demek olduğunu anlatabildiğimiz<br />
ölçüde.<br />
Bakın, Amerikalı ünlü Psikiyatr Prof. Nancy Andreasen “Biz neden psikiyatr<br />
olduk?” diye bir yazı yazdı ve bunu Orhan Öztürk, Türk Psikiyatri Derneği’nde<br />
yayınladı, ben de köşe yazısı yaptım. Prof. Andreasen “Biz insana hizmet için