07.10.2014 Views

lığ - Türk Tabipleri Birliği

lığ - Türk Tabipleri Birliği

lığ - Türk Tabipleri Birliği

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

94<br />

50. YILINDA HALK SAĞLIĞINA KÖPRÜ: TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ •<br />

Oda etkinliklerinde daha ilk yıllarda, erken başlayan bir çalışmada “İnsan Hakları<br />

Komisyonu”nun kurulmasıdır. 1987 yılında cezaevlerinde ölüm oruçları, açlık<br />

grevleri olayları artmıştı. Aydın Cezaevi’nde de başka cezaevlerine nakillere itiraz<br />

olarak ölüm oruçları yapılıyordu. Komisyonun ilk etkinliği bu konuda oldu. Durumu<br />

incelemek, rapora dönüştürmek için Prof. Dr. Nusret Fişek ile birlikte ben,<br />

Prof. Dr. Veli Lök ve Prof. Dr. Türkan Süren ile Aydın’a gidildi. Cezaevinde<br />

mahkumları ziyaretimize izin verilmedi. Aydın Tabip Odası görevlilerinden, cezaevi<br />

hekiminden toplanan bilgilere dayanan, durumu değerlendirme raporu<br />

yazıldı ve ilgili mercilere iletildi.<br />

Aydın yolunda, Nusret Hoca’ya İTO İnsan Hakları Komisyonu çalışmalarından<br />

bahsederken, Hocamız tarafından, bizim o güne kadar ismini duymadığımız<br />

RCD (Danimarka İşkence Görenlerin Rehabilitasyon Merkezi) ile ilişki kurulması<br />

fikri ortaya atıldı. Konu ile ilişkili çalışmalar, Ankara’da Doç. Dr. Gürhan Fişek<br />

tarafından yürütüldü ve Dr. İ. Genefke ve Prof. Dr. B. Soronson’la ilişki sağlandı<br />

ve böylece İstanbul, Ankara ve İzmir’de RCD (daha sonra IRCD, yani uluslararası<br />

oldu) seri toplantılar yaptı. Bu yolla ülkemizde işkence karşıtı çalışmalar<br />

yoğun olarak başladı (Resim:1).<br />

İnsan Hakları Komisyonu çalışmalarında önemli bir etkinlik de Nabi Yağcı ve<br />

Kutlu Sargın’ın Strasbourg-Avrupa Birliği İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki davası<br />

konusunda yaşandı. Dava avukatı, bir dosya ile odamıza başvuruda bulunarak,<br />

dosyadaki raporların değerlendirilmesi talebinde bulundu. Dosyada, ilk tutuklamaya<br />

ait 2 hekim imzalı kısa yazımlı sağlıklı olduklarını bildirir bir rapor, işkence<br />

iddiasına karşılık, işkence olmadığını bildirir 3 hekim imzalı rapor ve telefonla<br />

verilen bilgilere dayanarak hazırlanmış, ABD’den bir profesörün imzalı raporu<br />

bulunuyordu. İTO İnsan Hakları Komisyonu’nun Sağlık Kurulu’nda dosya incelendi,<br />

verilen raporların uluslararası rapor normlarına uymadığı ve yetersizliği<br />

doğrultusunda kanaat belirten, yeniden sanıkların muayene ve tetkikleri yapılarak<br />

rapor verilmesi gerekliliğini içeren rapor verildi. Bizim bu değerlendirme<br />

raporumuz, İnsan Hakları Mahkemesi’nce kabul edildi ve kurulumuzca yeniden<br />

sanıkların muayene ve tetkikleri yapılarak düzenlenen raporumuzla dava sanıklar<br />

lehine sonuçlandı. Bu şekilde İTO’nun İnsan Hakları Komisyonu Sağlık Kurulu’nda<br />

“işkence ile ilgili muayene ve rapor” verilmesi başlamış oldu. İşkenceyi<br />

saptamada Sintigrafi Yöntemi (Prof. Dr. V. Lök), İğne Biyopsisi (Prof. Dr. F.<br />

Öztop) ve İşkencede Rapor Tekniği (Prof. Dr. O. Süren) konularında hızlı gelişmeler<br />

oldu. Ankara’da İsveçli meslektaşlarla, İstanbul’da ABD’li meslektaşlarla<br />

birlikte bizlerin de konuşmacı olarak katıldığı seminerler yapıldı. İTO İnsan Hakları<br />

Komisyonu’nun bu çalışmaları daha sonraki yıllarda kurulan İnsan Hakları<br />

Vakfı’nın işlevinde ilk temel bilgiler oldu. 1990’lı yıllarda, Dr. Veli Lök’ün yurt<br />

dışı çalışmaları ile, kronik işkence vakalarının tanısında, sintigrafik tetkik, uluslar<br />

arası yöntem olarak kabul edildi.<br />

İTO yönetimi çalışmalarında başlangıçtan itibaren bilimsel etkinliklere özen gösterildi.<br />

Hekimin sermayesi tıbbi bilgisidir, bununla hayatını kazanacaktır. Sürekli<br />

eğitimin eksikliği her zaman hissediliyordu. Odanın bu doğrultuda üyelerine<br />

hizmet vermesi uygun olacaktı. Kısa sürede odanın doğru yolda olduğu anlaşıldı.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!