10.07.2015 Views

Türk ve Japon Modernleşmesi: 'Uygarlık Süreci' - Birikim

Türk ve Japon Modernleşmesi: 'Uygarlık Süreci' - Birikim

Türk ve Japon Modernleşmesi: 'Uygarlık Süreci' - Birikim

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

TİRELİ KİMLİKLER: TEORİ VE YÖNTEME İLİŞKİN BAZI ARAYIŞLAR 139sallaştırmaların altında, kültürler <strong>ve</strong> toplumlar arasında asli bir kopukluğun olduğufikri yatmaktadır. İlginç olan tireli kimliklerin çoğunlukla ikinci <strong>ve</strong> üçüncükuşak ‘etnik azınlık’lar için kullanılmasıdır.Görünen odur ki melez <strong>ve</strong>/<strong>ve</strong>ya tireli kimlikler soyutlamalarını, kültürlerimekânın belirlenimi altında durağanlaştırmadan kullanmak oldukça zordur.Clifford’a göre Gilroy’un çalışmalarındaki ikilem tam da budur; yani:... ‘değişen aynılık’ın serbest kalmasını reddeder, oluşum halinde <strong>ve</strong> durmadan melezleşenşeyler sürekli olarak oradadır- kolektif bilincin pratikleri <strong>ve</strong> belleği uzun bir zamanboyunca muhafaza edilir. Gilroy bir ‘halk’ın sürekliliğini toprak, ırk <strong>ve</strong>ya akrabalıkgibi [o] sürekliliğin temel ‘yapıtaşları’na başvurmadan açıklama çabası içindedir(1994: 320, vurgu bana ait).Durum böyle olunca Clifford, “o zaman bu tarihin devamlı olan nesnesi nedir?‘Değişen aynılık’ın etrafına nasıl bir sınır çizeceğiz?” sorularını sorar (age.).İkilem özellikle belirgindir çünkü Gilroy insanların beraber yaşamasını toprak,ırk <strong>ve</strong>ya etnik köken üzerine kurma çabalarından beslenen durağanlaştırmanıntehlikelerinin de farkındadır.Sınırları belli, homojen <strong>ve</strong> organik kültür eleştirisini, yekpare <strong>ve</strong> mekân temelindekurgulanan <strong>ve</strong> etnik cemaatler eleştirisiyle birleştirmediğimiz sürece etnografikaraştırma <strong>ve</strong> temsil için uygun stratejiler geliştiremez, teorilerimizinyok saydığı kurguları yeniden üreten durumlara karşı kendimizi koruyamayız.Yapılması gereken, bir taraftan sorgulanmamış <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>rili kabul edilen “mekânınbelirleyiciliğindeki kültürel farklar” fikrine diğer taraftan daha karmaşık ‘melezleşmiş’<strong>ve</strong> tireli kültürel şekillenmelere karşı duran araştırma çerçe<strong>ve</strong>leri geliştirmekyoluyla, göçmenlerin pratiklerinin <strong>ve</strong> kimliklerinin durağanlaşmasınısorgulamaktır. Kültürün mekânla özdeşleştirilmesini, kollektif kimlik <strong>ve</strong> pratiklerinolmazsa olmaz kaynağı olarak gördüğümüz sürece, gerçek heterojenliklerininboyutlarını sınrlandırmış oluruz.Günümüzde ikinci <strong>ve</strong> üçüncü nesil olarak adlandırılan Alman Türkleri arasındapopüler olan birçok müzik grubu vardır örneğin, Kartel, Ünlü, CultureClash, Slamic Force, (Kan Ak <strong>ve</strong>ya Islamic Force). Bu müzik gruplarının <strong>ve</strong> müziklerininetrafında özgül bir müzik türü, eğlence tarzı <strong>ve</strong> kolektif kimlikler şekillenmeyebaşlamıştır. Bu gruplar müzik <strong>ve</strong> performanslarında, Türkiye’dekimüzik ortamından unsur, enstrüman, tarz <strong>ve</strong> gelenekleri kullanmakta <strong>ve</strong> birbiriyleharmanlamaktadırlar. Fakat, bu grupları <strong>ve</strong> müziklerini “Türk” <strong>ve</strong> “Alman”kaynakları arasında basit bir köprü olarak nitelendirmek onların heterojenliğinisınırlamak anlamına gelebilir. Siyahların müziğinden, oryantalden <strong>ve</strong> pop müziktendevşirilmiş parça, imaj <strong>ve</strong> tarzlar bu grupların müzik <strong>ve</strong> eğlence stilindeki“Türk” <strong>ve</strong> “Alman” kaynaklar kadar belirgindir. Ayrıca, Türkçe <strong>ve</strong> Almanca kadarİngilizce de bu müzik dilinin bir parçasıdır.Mekânın sosyallik için güçlü bir metafor olarak kullanıldığı bu bağlamda

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!