getiren fizyokratlarýn kanýtýna karþýt olarak, modern ekonomi politik,tersine, onun toprak sahibi olarak hiç üretken olmayan tek hazýryiyici (rentier) olduðunu tanýtlamýþtýr. Tarým, eðer alýþýlmýþ kârý beklemedurumundaysa, sermayesine bu kullanýmý verecek olan kapitalistiniþi olacaktýr. izyokratlar tarafýndan konulan ilke –toprakmülkiyeti tek üretici mülkiyet olduðundan, devlet vergisini sadeceonun ödemesi, öyleyse devlet yönetimine de sadece onun katýlmasýgerektiði yolundaki ilke– demek ki ters tanýmlama durumunadönüþür: Toprak rantý üzerinden alýnan vergi, üretken olmayan birgelir üzerinden alýnan ve bunun sonucu ulusal üretim için zararlýolmayan tek vergidir. Bu görüþe göre, toprak sahiplerinin siyasalayrýcalýðýnýn artýk verginin baþlýca yükünü onlarýn taþýmasýndançýkmadýðý da açýktýr.–Proudhon’un, emeðin sermayeye karþý hareketi olarak anladýðýþeylerin tümü, emeðin, kendi sermaye, sýnai sermaye belirlenimiiçinde, sermaye olarak, yani sýnai bir biçimde tüketilmeyensermayeye karþý hareketinden baþka bir [sayfa 220] þey deðildir. Ve buhareket kendi utkulu (muzaffer) yolunu, yani sýnai sermayeninutku yolunu izler. Öyleyse görülüyor ki, iktisadýn hareketi de, ancakemek bir kez özel mülkiyetin özü olarak kavrandýktan sonra, kendigerçek belirlenimi içinde, iktisadýn hareketi olarak ortaya konulabilir.–Toplum –iktisatta görüldüðü biçimiyle– içinde her bireyinbir gereksinmeler topluluðu olduðu ve birbirleri için bir araç durumunageldikleri ölçüde, [XXXV] ötekinin orada ancak onun içinbulunduðu gibi, onun da orada ancak öteki için bulunduðu burjuvatoplumdur. Ýktisatçý –siyasetin kendi insan haklarýnda yaptýðý gibi–her þeyi insana, yani onu kapitalist ya da iþçi olarak alýkoymaküzere tüm belirlenimden soyduðu bireye indirger.Ýþbölümü, emeðin toplumsal özlüðünün, yabancýlaþmaçerçevesi içindeki iktisadi dýþavurumudur. Ya da, emek, insan etkinliðininyabancýlaþma çerçevesi içindeki bir dýþavurumundan, yaþambelirtisinin yaþamýn yabancýlaþmasý olarak dýþavurumundan baþkabir þey olmadýðýna göre, iþbölümünün kendisi, insanal etkinliði,gerçek bir türsel etkinlik, ya da insanýn türsel varlýk biçimindeki etkinliðiolarak, yabancý duruma gelmiþ, yabancýlaþmýþ bir biçimdekoyma olgusundan baþka bir þey deðildir.Ýþbölümünün –emek özel mülkiyetin özü olarak tanýnýr tanýn-118 Karl Marks<strong>1844</strong> Elyazmalarý
maz, zenginlik üretiminin elbette özsel bir etkeni olarak tasarlanacakiþbölümünün– özü üzerinde, yani türsel etkinlik olarak insanaletkinliðin yabancý durumuna gelmiþ ve yabancýlaþmýþ biçimiüzerinde, iktisatçýlar çok belirsizdirler ve birbirleri ile çeliþirler.Adam Smith: 27“[Kendinden bu kadar yarar doðan] bu iþbölümüne, baþlangýcýnda,bir insanal bilgelik sonucu olarak bakmalýdýr... iþbölümü [sayfa221] bir þeyi bir baþka þeyle o alýþveriþ, deðiþtokuþ, deðiþim eðiniminin...yavaþ ve kerteli bir biçimde de olsa, zorunlu sonucudur. Bu eðinim(in)[insanal doðanýn o ilk ilkelerinden biri mi... yoksa] daha olasý göründüðügibi, usavurma ve söz kullanýmýnýn zorunlu bir sonucu[mu olduðu beniminceleme konum deðildir]dur. Bu eðinim tüm insanlara özgü bir þeydirve baþka hiç bir hayvanal türde görülmez ... 28 Hemen bütün öbür hayvantürlerinde, her birey, tam büyüme çaðýna eriþtiði zaman, büsbütünbaðýmsýzdýr... [Ama] insan hemen hemen sürekli olarak benzerlerininyardýmýna gereksinme duyar ve bunu sadece onlarýn iyi dilekliliðindenbeklemesi de boþunadýr. Onlarýn özel çýkarlarýna yönelir, ve onlarý,kendilerinden istediði þeyi yapmakta kendi öz çýkarlarý bulunduðunainandýrýrsa, durumu çok daha güvenli olacaktýr... Biz onlarýn insanlýðýna 29deðil, ama bencilliðine 29 yöneliyoruz; ve onlara sözünü ettiðimiz þey,hiç bir zaman kendi gereksinmelerimiz deðil, ama hep onlarýn çýkarýdýr. 30Baþkalarýndan, birbirimize karþýlýklý olarak zorunlu bulunan bu uzlaþtýrmaaraçlarýnýn çoðunu iþte böyle anlaþma, deðiþtokuþ, satýn alma aracýylaelde ettiðimize göre, baþlangýçta iþbölümüne 31 yolaçan þey, bu aynýalýþveriþ 31 eðilimidir. Örneðin, bir avcý ya da çoban aþiretinde, bir kiþi okve yayý bir baþkasýndan daha büyük bir çabukluk ve ustalýkla yapar.Çoðu kez bu türlü yapýtlarý arkadaþlarý ile sürü ya da av hayvanlarýnakarþý deðiþtokuþ eder, ve çok geçmeden de, bu yoldan, kendi baþýnaelde edebileceðinden daha çok sürü ve av hayvaný saðlayabileceðinigörür. Demek ki, çýkar hesabý sonucu, ok ve yay yapmayý kendi baþuðraþý durumuna getirir... Gerçeklikte, bireyler arasýndaki doðal 31 yetenekayrýlýklarý 32 ... iþbölümünün nedeninden 33 çok sonucudur 33 ... Ýnsanlarýn27Uluslarýn Zenginliðinin Doðasý ve Nedenleri Üzerine Araþtýrma’dan alýnmýþ bulunanbu alýntý, Adam Smith’in metnine göre verilmiþtir. Köþeli ayraç [] içindeki parçalar, Marxtarafýndan alýnmamýþ bulunan parçalardýr.28Ibid., c. 1, s. 29.29Altlarý Marx tarafýndan çizilmiþ.30Ibid., c. I, s. 30-31. Son sözcük Marx tarafýndan çizilmiþ.31Altlarý Marx tarafýndan çizilmiþ.32Ibid., c. I, s. 32-33.33Altlarý Marx tarafýndan çizilmiþ.Karl Marks<strong>1844</strong> Elyazmalarý119
- Page 1 and 2:
KARL MARKS1844ELYAZMALARIEKONOMÝ P
- Page 5:
ÝÇÝNDEKÝLER9 Ö n s ö z14 Biri
- Page 9 and 10:
Ö N S Ö Zransýz-Alman Yýllýkla
- Page 11 and 12:
yapýtlarý dýþýnda-, Hess’ in
- Page 13 and 14:
lemede, felsefenin ve özellikle He
- Page 15 and 16:
sahibi ile kapitalist, gelirlerine
- Page 20 and 21:
mesi için zorunlu olan bölümü.
- Page 22 and 23:
Emek, kendini, ekonomi politikte, a
- Page 24 and 25:
nin karþýlanmasý için yeterli o
- Page 26 and 27:
[sayfa 110] adlý yapýtýnda, Ýng
- Page 28 and 29:
en küçük bir kaygý duymaksýzý
- Page 30 and 31:
Örneðin büyük bir servete konar
- Page 32 and 33:
gerekli olanýn, her zaman ötesind
- Page 34 and 35:
caklarý kendiliðinden anlaþýlý
- Page 36 and 37:
zenginliðinin geliþmesini öngere
- Page 38 and 39:
da, büyük ve küçük sermayeleri
- Page 40 and 41:
iþçilerinin kazancýna gelince, f
- Page 42 and 43:
tan sonra, nüfusunun on ya da onik
- Page 44 and 45:
ellerine almýþlardýr. Bkz: Birmi
- Page 46 and 47:
u iyileþtirmeler kendi öz fonlar
- Page 48 and 49:
doðal rantý, ya da topraklarýn
- Page 50 and 51:
dýrabileceði sayý oranýnda deð
- Page 52 and 53:
örnektir, çünkü ev kirasý ile
- Page 54 and 55:
Peru madenlerinin baþýna ayný þ
- Page 56 and 57:
nün, tüm siyasal renkten arýnmý
- Page 58 and 59:
Çünkü büyük toprak mülkiyeti,
- Page 60 and 61:
[YABANCILAÞMIÞ EMEK][XXII] Ekonom
- Page 62 and 63:
Bir þey açýklamak istediði zama
- Page 64 and 65:
iliþkin bir nesne, onun emeðine b
- Page 66 and 67:
de, týpký öyle, kendi öz etkinl
- Page 68 and 69: etkinlik, insanýn türsel özlüð
- Page 70 and 71: kendi emek ürününe ve kendi [say
- Page 72 and 73: la, iþçi bu emek ile ona yabancý
- Page 74 and 75: sorununu, yabancýlaþmýþ emeðin
- Page 76 and 77: ÝKÝNCÝ ELYAZMASI 1[EMEK VE SERMA
- Page 78 and 79: uzaklaþtýrýlmýþ bir varlýk ol
- Page 80 and 81: yardýmýyla geçindiren kölesine
- Page 82 and 83: araçlarý fiyatlarýný artýrýp,
- Page 84 and 85: ÜÇÜNCÜ ELYAZMASI 1[ÖZEL MÜLK
- Page 86 and 87: politik, kendini ortaya tek siyaset
- Page 88 and 89: yetinin feodal niteliðini kaldýr
- Page 90 and 91: tarafýndan konulmuþ [bir karþýt
- Page 92 and 93: insanla iliþkisidir, týpký insan
- Page 94 and 95: tanýnmýþ gerçek yaþamýnýn da
- Page 96 and 97: ütünsellik, gerçeklikte ya toplu
- Page 98 and 99: Ayný biçimde öteki insanlarýn d
- Page 100 and 101: hareketi ile bu kuruluþ için gere
- Page 102 and 103: ihin kendisi doða tarihinin, doða
- Page 104 and 105: sorun, bir soyutlama ürününün t
- Page 106 and 107: [ÖZEL MÜLKÝYET REJÝMÝNDE VE SO
- Page 108 and 109: - Bu yabancýlaþma öte yandan, bi
- Page 110 and 111: zenginliði koyar ve senin yapamad
- Page 112 and 113: {Ýktisat ilkesi olarak gereksinme
- Page 114 and 115: sahip bulunan insanal özün temell
- Page 116 and 117: terini de kendi isteðinin kurbaný
- Page 120 and 121: alýþveriþ ve deðiþim eðilimi
- Page 122 and 123: me eðilimi gösteren bütün iþle
- Page 124 and 125: kurulmasýný dile getirmesi sorunu
- Page 126 and 127: 229] (yeme, içme, nesnenin biçiml
- Page 128 and 129: Shakespeare paranýn özünü yetki
- Page 130 and 131: ireyin sadece imgeleminde varolan g
- Page 132 and 133: öylesine bir güç ile olgunlaþm
- Page 134 and 135: euerbach, hegelci diyalektik karþ
- Page 136 and 137: cine karþý çýkaran ayrýmýný
- Page 138 and 139: tüm onarýmý, soyut, yani mutlak
- Page 140 and 141: diyalektik ile iliþkisini, ve hem
- Page 142 and 143: ilincinin yabancýlaþmasýdýr; 3
- Page 144 and 145: yani eðilimlerinin nesneleri, bað
- Page 146 and 147: insanýn gerçek doðal tarihidir -
- Page 148 and 149: ürününü tanýdýktan sonra, gen
- Page 150 and 151: Týpký, aþýlmýþ niceliðin nit
- Page 152 and 153: kendi öz ereði olan ve kendi kend
- Page 154 and 155: kendinden vazgeçmeye, ve kendi yan
- Page 156 and 157: anlamý vardýr.“Sýnýrlý tanr