09.02.2017 Views

GÖSTERGE

2l3tcFs

2l3tcFs

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Grafik 2: Bireysel ve Ticari Kredilerin Dağılımı<br />

İhtiyaç<br />

ve Diğer<br />

Krediler<br />

51%<br />

Taşıt<br />

Kredileri<br />

2%<br />

Konut<br />

Kredileri<br />

47%<br />

Diğer<br />

Emlak ve 5%<br />

Kiralama<br />

Taşıma 7%<br />

ve<br />

Haberleş<br />

me 7%<br />

Tarım ve<br />

Orman<br />

6%<br />

Elektrik,<br />

Gaz ve<br />

Su 9%<br />

İnşaat<br />

11%<br />

Toptan<br />

Ticaret<br />

12%<br />

İmalat<br />

22%<br />

Ticaret,<br />

Motorlu<br />

Araçlar,<br />

Kişisel<br />

Ürünler<br />

21%<br />

Kaynak: BDDK<br />

Bireysel<br />

Ticari<br />

Grafik 3’te görüleceği üzere, Aralık<br />

2009’da toplam krediler 355 milyar TL,<br />

toplam mevduat 488 milyar TL iken bu<br />

rakamların takip eden yıllarda ciddi bir<br />

hızla yükseldiği, Ekim 2016’ye gelindiğinde<br />

krediler ile mevduatın sırasıyla 1,4 ve 1,3<br />

trilyon TL’ye ulaştığı anlaşılmaktadır.<br />

Dikkat çeken önemli bir nokta, 2010’dan<br />

beri kredi artış ivmesinin mevduatınkinden<br />

daha yüksek olması ve 2013 başından<br />

itibaren kredi büyüklüğünün mevduat büyüklüğünü<br />

aşmış olmasıdır. 2010 başında<br />

%73 olan kredi/mevduat oranının Ekim<br />

2016 itibariyle 41 puan birden artışla<br />

%114’e yükseldiği görülmektedir. Bu oranın<br />

sürekli yükselişi, bankalar üzerinde<br />

sermaye yeterliliği açısından baskı oluştururken,<br />

artan risk algısı sebebiyle de fonlama<br />

maliyetlerinin ilerleyen dönemde<br />

yükselebileceği göz önünde bulundurulmalıdır.<br />

Buna karşılık finansman sağlamada mevduata<br />

olan bağımlılığı azaltmak için<br />

2011’den bu yana reel faizlerdeki düşüşün<br />

de etkisiyle bankaların borçlanma aracı<br />

(bono veya tahvil) ihraç etmeye başladığı<br />

görülmektedir.<br />

1990’li yıllardaki krizlerin etkisiyle reel<br />

sektörle beraber bankaların da ihraç ettiği<br />

özel sektör borçlanma aracı piyasası yüksek<br />

enflasyon ve vergi dezavantajları nedeniyle<br />

derinleşme fırsatı bulamamıştır. Bu<br />

dönemde kamunun borçlanma ihtiyacının<br />

giderek artmasıyla da bu yatırım aracı<br />

devlet tahvillerinin sunduğu yüksek getiri<br />

karşısında rekabet gücü bulamamış ve<br />

yatırımcılar tarafından genellikle tercih<br />

edilmemiştir.<br />

2000’li yıllara gelindiğinde, düşen enflasyon<br />

ve reel faiz oranlarıyla beraber düzenlemelerde<br />

yapılan iyileştirmeler, 1999 yılından<br />

beri ihraç edilmeyen özel sektör<br />

borçlanma araçlarının 2006’da tekrar ihraç<br />

edilmesini gündeme getirmiştir. Faizlerin<br />

düşüşü neticesinde özel sektör borçlanma<br />

araçlarında hareketlenme başlamış, bankalar<br />

2011’den itibaren borçlanma aracı<br />

ihraçlarına hız vererek bu kanalla finansman<br />

sağlama yoluna gitmiştir. Böylece,<br />

menkul kıymetlerin pasifteki ağırlığı artmaya<br />

başlamıştır. Yine de toplam pasifler<br />

içinde bu ihraçların sınırlı kaldığı, Ekim<br />

2016 itibariyle toplam pasiflerin sadece<br />

%4’ünü teşkil ettiği anlaşılmaktadır. Menkul<br />

Kıymetler Portföyü/Mevduat oranının<br />

2010 yılında %1’in altında olduğu görül-

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!