You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Özellikle kalkınmakta olan ülkelerin proje<br />
finansmanı için bu yöntemi seçtiği ve<br />
Hindistan, Çin de dâhil olmak üzere gelişmekte<br />
olan ülkelerdeki kamu iktisadi<br />
teşebbüslerinin de yeşil tahvil ihraç ettiği<br />
gözlenmektedir.<br />
Yeşil tahvillerin çevreci yapısı, ihraççı<br />
firmalar için itibar sağlarken, başta uzun<br />
vadeli emeklilik fonları olmak üzere kurumsal<br />
yatırımcıların sosyal sorumlu yatırım<br />
(“Sosyal sorumlu yatırım” çevresel<br />
temalara ek olarak, sosyal faktörler ve<br />
kurumsal yönetim uygulamalarını da ön<br />
planda tutan yatırımlar olarak ifade edilmektedir)<br />
ürün talebini de karşılamaktadır.<br />
ABD, Çin ve Hindistan’da olduğu gibi<br />
bazı ülke uygulamalarında yeşil sertifikalar<br />
ya da yeşil iş yaklaşımları, yatırımcılara<br />
vergi avantajı sağlamaktadır.<br />
Geleneksel tahvillerle yeşil tahviller arasındaki<br />
temel fark, yeşil tahvillerin fonladıkları<br />
projelerdir. Yeşil ibaresine sahip<br />
tahviller, ihraç esnasında belirtmiş oldukları<br />
sürdürülebilir projelere odaklanmaktadır.<br />
Tahvil ihraççısı kurum çevreci bir<br />
projenin ya da üretim sürecinin finansmanı<br />
için borçlanabileceği gibi, düşük<br />
karbon salınımına destek olmak üzere<br />
altyapı süreçlerini de fonlayabilmektedir.<br />
Öte yandan, hâlihazırdaki birçok altyapı<br />
ya da yerel yönetim tahvili zaten yeşil<br />
yatırımları fonlamaktadır. Örneğin, Amerika<br />
Birleşik Devletleri’nde yerel yönetimlerin<br />
atık yönetimi, LED ışıklandırmaya<br />
geçiş gibi kamu yatırımları da çevreye<br />
olan olumlu katkılarından ötürü yeşil<br />
tahvil olarak değerlendirilebilmektedir.<br />
Bununla beraber, ileride de değinileceği<br />
üzere belirli prensiplere ya da standartlara<br />
uyan tahvillere “yeşil” etiketi verilebilmektedir.<br />
YEŞİL TAHVİLLERDE STANDARTLAŞMA<br />
Başlangıç aşamasında yeşil tanımının net<br />
olmayışı yeşil tahvil piyasasının gelişmesi<br />
önündeki engellerden biri olarak değerlendirilmiştir.<br />
Çevreci projeleri tahvil ihraç<br />
ederek finanse ettiği iddiasındaki bazı<br />
kurumların topladıkları kaynağı uygulaması<br />
ile çevreci olmayan projelerini finanse<br />
etmek (greenwashing) için kullandıklarının<br />
gözlenmesi bu alanda bir denetim<br />
ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Yıllar<br />
içerisinde büyüyen yeşil tahvil ihraçları,<br />
bu piyasada bir standartlaşma olabilmesinin<br />
önünü açmıştır.<br />
Piyasada şeffaflığın arttırılması, hem yapılan<br />
ihraçların, hem de ihraçlar gerçekleştikten<br />
sonra elde edilen kaynakların<br />
gerçekten çevre dostu projelerde kullanılıp<br />
kullanılmadığının teyidi için çeşitli girişimler<br />
ortaya çıkmıştır. Bu girişimler günümüzde<br />
doğrulama ve sertifikalama<br />
olarak ikiye ayrılmaktadır. Uluslararası<br />
Sermaye Piyasası Birliği (International<br />
Capital Market Association - ICMA) tarafından<br />
hazırlanan Yeşil Tahvil Prensipleri<br />
(Green Bonds Principles) gönüllülük<br />
esaslı bir doğrulama süreci iken, İklim<br />
Tahvili Girişimi (Climate Bond Initiative)<br />
ise sertifika programı olarak öne çıkmaktadır.<br />
2014 yılında Yeşil Tahvil Prensiplerinin<br />
belirlenmesinin ardından özel sektörün<br />
yeşil tahvil ihraçlarının artması bu tarz<br />
girişimlerin piyasanın önemli bir ihtiyacını<br />
karşıladığını düşündürtmektedir. Standartlar<br />
ve sertifikalar piyasada şeffaflığı<br />
ve güveni arttırmaktadır.