Selef ilik
Dosya - IGMG
Dosya - IGMG
- No tags were found...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
8 ve 9. yy’larda Mu’tezile’nin<br />
dinî nasları aklın ışığında ve<br />
onun hâkimiyetinde anlama ve<br />
yorumlama girişimleri ve süre<br />
gelen anlayışı sorgulayıp yargılaması<br />
bir tepki olarak selefci<br />
anlayışı doğurmuştur.<br />
lefiyye, özellikle ilahiyata dair manası kapalı (müteşabih)<br />
ayetleri, manası açık (muhkem) ayetler<br />
ışığında açıklamanın Kur’an’a uygun olduğunu<br />
söylemişlerdir. <strong>Selef</strong> ulemasının çoğunluğunun<br />
yolu, müteşabih ayetlerdeki Allah’ın muradının<br />
zahirinden başka bir şey olduğunu kesin kabul<br />
etmek, sonra da manasını Allah’a havale etmektir.<br />
Tefsirine (te’viline) dalmak caiz değildir. Oysa<br />
kelamcıların genelinin görüşü ise bu tür müteşabihatı<br />
te’vil etmek gerektiği yönündedir.<br />
<strong>Selef</strong>çiliğin Tarihsel Serüveni<br />
<strong>Selef</strong>çiliğin doğuşu ya da selef-i sâlihîn dönemindeki<br />
çocuk saflığına dönme arzusunun canlanması,<br />
yaşanan fakat istenmeyen olumsuz durumlarla<br />
yakından ilişkili ve doğru orantılı olagelmiştir.<br />
<strong>Selef</strong>ç<strong>ilik</strong> bir dönem Mu’tezile’nin aşırı akılcılığına<br />
tepki olarak canlanmış, bir dönem Gazali değil fakat<br />
Gazalic<strong>ilik</strong>’in Gazali’yi yanlış anlamasının sonucu<br />
olarak alevlenmiş, -İbn Teymiyye’nin çıkışı<br />
da bu bağlamda ele alınabilir- son dönemlerde de<br />
Batı Emperyalizmi’ne cevap olarak gelişme kaydetmiştir.<br />
Tarihi süreç içerisinde <strong>Selef</strong>çi çıkışlar<br />
genellikle menfi bir takım siyasî ve askerî olayların<br />
zuhuruyla ilişkili olmuştur. Hangi dönemde ciddi<br />
anlamda benzeri bir sıkıntı yaşansa selefin yoluna<br />
dönelim sesleri yükselmiştir.<br />
8 ve 9. yy’larda Mu’tezile’nin dinî nasları aklın<br />
ışığında ve onun hâkimiyetinde anlama ve yorumlama<br />
girişimleri ve süre gelen anlayışı sorgulayıp<br />
yargılaması bir tepki olarak selefci anlayışı<br />
doğurmuştur. Burada parantez içinde belirtelim<br />
ki, kelime anlamıyla Mu’tezile de <strong>Selef</strong>çidir. Çünkü<br />
hiçbir Müslüman âlim ya da mezhep kendisini<br />
sahabe ve tabiinden müstağni görmez. Terminolojik<br />
olarak elbette Mu’tezile <strong>Selef</strong>çi değildir.<br />
Ahmed b. Hanbel ne kadar İslami çaba üzerinde<br />
olduğunu iddia ediyorsa veya Hanbelîler bu iddiadaysa<br />
Vasıl. b. Ata da Mu’tezile de aynı iddiadadır.<br />
Görüş ve metodoloji farkını samimiyet<br />
ve dindarlık farkı gibi lanse etmek yanlıştır. Bu<br />
ümmet Ahmed b. Hanbel’den faydalandığı kadar<br />
Cehm b. Safvan’dan da, Vasıl b. Ata’dan da, Ebû<br />
Abdillah Muhammed b. Kerrâm’dan da faydalanmak<br />
durumundadır.<br />
13 ve 14. yy’larda İslam dünyası, içte bölünmeler<br />
yaşadığı gibi dıştan da ciddi saldırılara maruz kalmıştır.<br />
Başına buyruk ya da başın buyruğuna göstermelik<br />
itaat eden bir sürü küçük devletçik ortaya çıkmış, öte<br />
taraftan Doğu’dan Moğol istilası, Batı’dan Haçlı seferleriyle<br />
ümmetin birliği, daha da önemlisi varlığı çok<br />
ciddi yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Bu<br />
hengâmede herkes ve her grup mevcut bu durumun<br />
sebeplerini aramaya yönelmiştir. Kişiler ve gruplar<br />
birbirini kıyasıya eleştirmeye, itham etmeye daha kötüsü<br />
bir biriyle çatışmaya başlamışlardır.<br />
Zaten mevcut durumda, bilim ve felsefede<br />
geri olma söz konusu olmadığı için mevcut durumun<br />
nedeni olarak böyle bir sebep ileri sürülemezdi.<br />
Yani bilim ve felsefede geriyiz, bu yüzden<br />
bu vahim durumu yaşıyoruz, denemezdi. Sonuç<br />
da tam tersi olmuş, fatura felsefeye ve bilime kesilmiştir.<br />
Bunlar çok da gerekli olmayan ‘‘sükse’’<br />
şeyler olarak algılanmıştır; iman sağlamlığını ve<br />
ümmetin birliğini tehlikeye sokan bir takım lüzumsuz<br />
uğraşılar olduğu düşünülmüştür.<br />
Herhalde İbn Teymiyye’nin selefci çıkışı da,<br />
Gazali’nin Gazali’ye rağmen anlaşılmasına, tarihsel<br />
Gazali’den farklı bir Gazali ortaya koyulmasına<br />
sebep olmuştur. Gazali dindarlığın, ileri<br />
görüşlülüğün, gayretin ve çabanın timsâli, oysa<br />
Gazalic<strong>ilik</strong> tembellik, geric<strong>ilik</strong> ve hurâfeden başka<br />
bir şey değildir. İbn Teymiyye de <strong>Selef</strong>ç<strong>ilik</strong> yapan<br />
diğer birçok âlimde bilerek veya bilmeyerek<br />
Gazaliciliğin inşasında görev almışlardır.<br />
Son yüzyıllarda da, özellikle 18. ve 19. yy’da<br />
Batı’nın islam dünyasını işgal ve kolonize etmesiyle<br />
birlikte tekrar bu türden nev-zuhur selefci<br />
anlayışa sahip çıkışlar görülmüştür.<br />
MART 2013 • SAYI 219 • PERSPEKTİF<br />
23