11.07.2015 Views

OSHO - Cesaret - E-Kitap Ä°ndir - E-Kitap Oku

OSHO - Cesaret - E-Kitap Ä°ndir - E-Kitap Oku

OSHO - Cesaret - E-Kitap Ä°ndir - E-Kitap Oku

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

19 -> 83"Talebin oluşmasını beklemeye gerek yok; talebi yaratabilirsin." diyorlar. Reklamın özünde bulunan şeybudur: talep yaratmak.Reklamı okumadan önce, böyle bir talebin yoktu, böyle bir ihtiyacın olduğunu hissetmemiştin. Ancak,reklamı okuyunca, bir anda "Aman Tanrım, bunu nasıl kaçırmışım; ne kadar aptalım, böyle bir şeyvarolduğunu bile bilmiyordum!" hissine kapılırsın.Biri, bir şeyi imal etmeye, üretmeye başlamadan önce, hatta yıllar önce - üç, dört yıl öncesinden - reklamyapmaya başlar. Ürün henüz piyasaya sürülmemiştir, çünkü önce talebin insanların zihnine ulaşmasıgerekir. Talep bir kez oluştuktan sonra, arzın sunumu da hazır olmuş olur.Bernard Shaw'un söylediğine göre, ilk kitabını bastırdığı zaman, tabii ki ortada kitapları için bir talepyoktu. Kimse George Bernard Shaw'i duymamıştı. Nasıl talep edebilirsin, "George Bernard Shaw'inkitabını istiyorum" diye nasıl isteyebilirsin ki? O yüzden o da ne yaptı, bütün gün dolaştı... Kitabınıbastırdı, gerekli parayı tedarik edip, kendisi bastırdı. Ve sonra, bir kitapçıdan diğerine giderek, "GeorgeBernard Shaw'un kitabı var mı" diye sormaya başladı."George Bernard Shaw mu? Bu adı hiç duymadık" yanıtı alıyordu."Çok garip. Bir kitapçı işletiyorsunuz ve böyle büyük bir yazarı hiç duymadınız mı? Yoksa çağın gerisindemi kaldınız ne? İlk fırsatta mutlaka George Bernard Shaw kitabı alın." diyordu. Sadece tek bir kitapbastırmıştı, ama birkaç kitabın reklamını yapıyordu. Çünkü zaten kitapçıları dolaşıyorken, neden sadecetek bir kitabın reklamını yapasınız ki? Sonuçta tek bir kitap, bir insanı büyük yazar yapmaz.Kıyafet değiştirip; bazen şapka, bazen gözlük takıp tekrar giderdi. Ve insanlar George Bernard Shaw'inevini aramaya başladı. Bütün bu reklamı ve talep oluşturmayı kendisi yapmak zorunda kalmıştı. İlkkitabını böyle sattı. Sokaktaki insanlara soruyordu. "Duydunuz mu? Çünkü ben George Bernard Shawadında bir yazarın yazdığı bir kitap hakkında çok şey duyuyorum. İnsanlar, harika, muhteşem olduğunusöylüyor. Siz duydunuz mu?"İnsanlar, "hayır, daha önce adını bile duymadık" diyordu. "Çok garip. Ben Londra'yı kültürlü bir toplumsanırdım" derdi. Sonra kütüphanelere, kitap kulüplerine ve talep yaratacağını düşündüğü her yere giderek,o talebi yarattı. Kitabı sattı - hala yapmakta olduğu şey de budur - ve sonunda çağının en büyükyazarlarından biri oldu. Talebi kendisi yaratmıştı.Ama eğer başarılı olursan, kimsenin sende zihinsel huzur talebi yaratmaya ihtiyacı olmaz. Çünkü başarılıolurken, zaten o zihinsel huzurunu kaybediyorsun. Bu, doğal bir gidişattır. Başarı, içindeki bütün huzurualıp götürür. Hayatta önemli olan her şeyi emip alır: huzur, sessizlik, coşku, sevgi. Her şeyi senden almayabaşlar. Sonunda ellerin döküntüyle dolar ve asıl değerli olan her şey kaybolur. Ve birden, zihinsel huzuraihtiyaç duyduğunu fark edersin.Anında tedarikçiler ortaya çıkar; ne zihin, ne de huzur hakkında hiçbir şey bilmeyen tedarikçiler. BirYahudi haham olan Joshua Liebman'ın yazdığı, Zihinsel Huzur adında bir kitap okudum. Bütün kitabıbitirdim. Adam, ne huzuru biliyor, ne de zihnin ne olduğunu. Ama, adam bir işadamı. Zihinsel huzurhakkında hiçbir şey bilmeden, çok iyi bir iş başarmış.Kitabı, dünyanın en çok satan kitaplarından biri; çünkü zihinsel huzur arayan herkes, er ya da geç,Liebman'ın kitabıyla karşılaşacaktır. Çok güzel yazmış. Çok iyi bir yazar, çok kıvrak ve etkileyici. Senietkileyecektir. Ancak, zihinsel huzur sana her zamanki kadar uzak olacaktır; hatta bu kitabı okuyarak, onudaha da uzaklaştırabilirsin.Sonuçta, eğer bir adam huzurun ne olduğunu biliyorsa, zihnin ne olduğunu biliyorsa, Zihinsel Huzur adındabir kitap yazamaz. Çünkü bütün huzursuzluğun, bütün sıkıntının nedeni zihnin kendisidir. Huzur, zihinolmadığında vardır. O yüzden zihinsel huzur diye bir şey varolamaz.Eğer zihin oradaysa, huzur yoktur. Eğer huzur oradaysa, zihin yoktur. Ama, "Zihinsizliğin Huzuru" adında

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!