13.07.2015 Views

Ağustos 2005 - Sayı: 124 (2933 KB) - İzmir - TMMOB İnşaat ...

Ağustos 2005 - Sayı: 124 (2933 KB) - İzmir - TMMOB İnşaat ...

Ağustos 2005 - Sayı: 124 (2933 KB) - İzmir - TMMOB İnşaat ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

aşyazıNEREDEYDİK, NERELERE GELDİK?Bugün Türkiye’de kar eden kamusal varlıklarözelleştirme adı altında ya yabancı ortaklıholdinglere, ya da doğrudan yabancılara satılıyor.Zarar ettiği gerekçesiyle doğrudan kapatılanlarıda var. Satıldıktan sonra işletimi durdurulanişletmeler de mevcut. Bunları işletmeye ne gerekvar? Zahmetsiz olarak arsasının rantındanyararlanmak bile müthiş karlı bir iş.Bu yapılan işin adı özelleştirme. Büyükdevletler globalizmi empoze ediyorlar. Neden?Serbest piyasa ekonomisini korumacı yasalarınkaldırılmasını, devletin küçülmesini öneriyorlar.Neden? Ama kendi ülkelerinde bunlarıyapmıyorlar. Neden? Bu ülkelerde iletişim,ulaşım, enerji, madencilik, bankacılık gibihizmetler, ya devlet tarafından yapılmaktadır, yada devlet tarafından korunmaktadır. Neden?Neden? Bu devletler ar‐ge çalışmalarınabütçelerinden çok büyük pay ayırmaktadırlar.Neden? Neden? Neden? Bu soruların yanıtınıbulmak için 150 yıl kadar geriye gitmeliyiz. İdarive mali olarak zayıflamış olan Osmanlı 1838’deİngiltere ve Belçika ile Balta Limanı Antlaşması’nıimzalar. Bu antlaşma ile ülke Avrupa’nın açıkpazarı haline gelmiştir. Bu antlaşmayı 1854 ve1878 borç antlaşmaları izlemiştir. Ekonomik herödün Osmanlı Devleti üzerindeki siyasi etkiler iletamamlanmıştır. 1838 antlaşması ile dış alım, dışsatım ve iç ticaret tam olarak serbest bırakılmıştır.Hükümetler, kendi ekonomik politikalarınıüretemiyor, kendi gümrük vergilerini bile,Avrupa ile birlikte belirlemeyi kabul ediyordu. Budurum bugün yürürlükte olan Avrupa GümrükBirliği Protokolü’ne hiç mi benzemiyor?1838 yılına kadar iç ticaret Osmanlı tebasınaaitti. Devlet tüccarını koruma altına almıştı.Devletin iç ve dış ticaretten önemli gelirleri vardı.1838 antlaşması ile hiçbir koruma önlemi almadanülke Avrupa’nın açık pazarı haline getirildi.Avrupalı’nın rekabetine hazır olmayan yerliüretim tamamen durdu. Tanzimat Fermanı isebugünkü AB uyum yasalarına benzemektedir. Dışgüçler yapısal bozuklukları ortaya koyuyor, tümyurttaşların temel haklarının güvence altınaalınması gerektiğini söylüyordu. Görünüşte insaniolan bu öneriler, ilan edilen Tanzimat Fermanı ilevergi toplamada Müslüman Hıristiyan farkınıortadan kaldırarak eşitlik getiriyordu. Amaç,Hıristiyan tebasının haklarını güvence altınaalmaktı. Tanzimat uygulamalarındangayrimüslimler hoşnut kalmışlardı.Zenginliklerini artıran onlardı. Türkiye’yeyerleşmek için göç eden onlardı. Sağlananmülkiyet güvenliği sayesinde yoğun olarak mülkedinen onlardı. Batılı güçler tıpkı bugün olduğugibi, ülke çıkarlarını savunacak bilgi ve bilinçtenyoksun hükümetlere diledikleri şekli vermişler,ülke yönetiminde etkili olmuşlardır. Bu zamandilimi içinde Batıya hayran bir burjuva sınıfı ileBatıya karşı ağzı açık eli kolu sanki bağlı devletyöneticileri çoğalmıştır. Sonuç olarak Tanzimat ilebaşlayan, 1923 yılına kadar uzanan dönemdeOsmanlı ağır bir sömürü ile sanayi ve ticaretiolmayan, toprakları ekilemeyen, yeraltı ve yerüstü doğal varlıkları talan edilmiş, yıkıntı halindebir ülke olmuştu.1923‐1938 Türkiye’nin atılım yaptığı, tümdevrimlerin gerçekleştirildiği yıllardır. 1923‐1938döneminde tümüyle Türkiye’ye özgü olan birkalkınma modeli uygulanmıştır. Bu modelinbirinci şartı ulusal bağımsızlıktır. “Bu yöntem,özel girişimciliğe yer veren, ancak kapitalistolmayan, devletçiliği öne çıkaran, ancak sosyalistolmayan ya da her ikisi de olan bir kalkınmamodelidir.” Bu model ile, hem kalkınma hamlesisürdürülmüş, hem de Osmanlı’nın tüm dışborçları ödenmiştir.1938‐1950 dönemi Atatürk’’ün devrimcipolitikasının temel ilkeleri ile çelişenuygulamaların yapıldığı, Atatürkçülük’ten geriİMO İzmir Şubesi Ağustos-<strong>2005</strong> Yıl: 20 Sayı: <strong>124</strong> 3

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!