13.07.2015 Views

8 - Kitabxana

8 - Kitabxana

8 - Kitabxana

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Mackenzie'nin gözlerini yakaladım, onu çok zorlanmamasınıistiyordum. Dudaklarını sıkarak beni kenara çekti;Henry genç bir kadın polisin yaptığı bir fincan kahveyle veacısıyla baş başa kalmıştı."Bu ne demek kavrayabiliyor musun?" dedi Mackenzie."Biliyorum.""tik kez olmuyor olabilir.""Biliyorum.""İyi, çünkü şuradaki arkadaşın doktorluk lisansını kaybettikaybedecek. Sırf keşin teki olsaydı bile kötüydü, amabiz burada bir seri katilden bahsediyoruz. Ve şimdi Tanrı bilirne kadar zamandır adam burada at koşturuyor, ne lazımsaalıp gidiyor!"Tam yine, 'Biliyorum,' diyecektim ki kendime engel oldum."Neyi alacağına dair tıbbi bilgisi olmalı. Ve nasıl kullanacağına.""Ah, hadi ordan! Adam katil! Doğru dozu verme konusundaendişelendiğini mi sanıyorsun? Üstelik kloroformla neyapıldığını bilmek için beyin cerrahı olmak gerekmez.""Eğer daha önce de buraya geldiyse, niçin bütün şişeyi almadı?"diye sordum."Belki de ne aldığı bilinsin istemedi. Eğer bu gece sürprizlekarşılaşmasaydı, yine bilmeyecektik, değil mi?"Buna itiraz edecek durumda değildim. İhmalci davrananHenry değil de benmişim gibi suçluluk hissediyordum. Benonun ortağıydım, neler olduğunun farkına varmış olmalıydım.Ona neler olduğunun.Nihayet polis yapabileceği kadarını yaptı ve ben de evedöndüm. Kafamı yastığa koyduğumda kuşların şafak vaktiötüşleri başlamıştı bile.Sanki neredeyse birdenbire tekrar uyandım.245www.cizgiliforum.com

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!