17.02.2017 Views

okul dergisi

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Tunç Yıldırım<br />

dirdiği- filmlerine odaklanırken söz konusu dönemin Türk sineması için<br />

olmazsa olmaz bir faktör olan tür sineması gerçeğini arka plana itmektedir.<br />

Oysa Özön, 1958 ve 1959 yıllarında Dost <strong>dergisi</strong>nde seri biçimde çıkan<br />

ve tamamen "melodram'', "köy filmi" ve "Kurtuluş Savaşı filmlerine"<br />

adadığı çok önemli makaleleriyle 12 4 tür sinemasını yakından incelemiş<br />

bir araştırmacı-eleştirmendir. Aynı yıllarda hem eleştirmenlik hem de<br />

yönetmenlik yapan ve sinemayı sanatların en büyüğü olarak kabul ettiğini<br />

açıkça yazan Erksan, 1 25 Karamanbey'in eroin kaçakçılığı konusunu işleyen<br />

İstanbul Canavarı (1953) filmini şöyle değerlendirmektedir: "Neyse ki<br />

Çetin bu janr film yapan diğer dahi rejisörler gibi bir şeyler yaptım iddiasında<br />

değildir." 1 26 Bu Türk filmini, Amerikan sinemasının gangster türü<br />

ile ilişkilendirecek kadar dünya sinemasını iyi bilen genç eleştirmenin<br />

yaklaşımı doğrudan tür sineması kapsamında film çekebilen yönetmenlerin<br />

yaratıcı sınırlarını vurgulamaktadır. Dönemin Türk sineması bağlamında<br />

türsel konvansiyonlar, yönetmenlerin uygulamak zorunda olduğu ve ister<br />

istemez boyun eğdiği tipik koşullardır. Günümüzde öncelikle yapılması<br />

gereken bu türler içinde hakim konumda olanlara eğilmek ve Türk sinemasının<br />

1948-1959 dönemini tür çözümlemesi çerçevesinde değerlendirmektir.<br />

Durumu olduğu gibi anlatmak yani reçete sunmadan durumu tarafsızca<br />

çözümlemek şarttır. Bu -varsa eğer- yenilik yapabilen yaratıcı<br />

yönetmen unsurunu da göz ardı etmez; aksine yapılan değişikliklerin, getirilen<br />

yeniliklerin daha iyi anlaşılmasını sağlar. 12 7 Zaten, Raphaelle Moine'njn<br />

dediği gibi "auteur filmi, bir sinemacının kişiliğini ifade etse bile,<br />

sıklıkla türsel olarak belirlenmiştir." 1 28 Vincent Pinel'e göre ise "auteur<br />

filmi, tür filmine karşı tanımlanabileceği gibi bazı auteur filmleri buna<br />

rağmen bir türle ilişkilidir." 1 2 9 Sonuç olarak, ulusal bir sinema (Türkiye)<br />

bağlamında belirli bir döneme (Yeşilçam'ın oluşumu) ait standart türlerin<br />

farklı bilimsel yaklaşımlardan yola çıkılarak incelenmesi mutlaka yapılmalıdır.<br />

Bunun için de türlerin tanınmasını engelleyen her çeşit kısıtlayıcı<br />

auteurist yaklaşımın terk edilmesi gerekmektedir. Türk sinema tarihyazımında<br />

belirli bir döneminin merkezine koyduğµ türleri çözümleyen bu çalışmanın<br />

tercih ettiği yaklaşım kesindir: "Yeni Sinema Tarihinin kayda de-<br />

1 24<br />

Bu yazıların tamamı için bkz. Karagözden Sinemaya Türk Sineması ve Sornnları: Cilt 1,<br />

a.f,.e., ss. 139-146, 159-1 63 ve 163-172.<br />

1 2<br />

Bkz. Dünya, 15 Ekim 1953, s. 4.<br />

1 2 6 Dünya, 28 Ekim 1953, s. 4.<br />

1 2 7 Geleneksel Türk sinemasına yaklaşımda tür ve yönetmen taraflığı konusunda tek yanlı bir<br />

görüş için bkz. Kurtuluş Kayalı, Yönetmenler Çerçevesinde Türk Sineması Üzerine Bir Yorum<br />

Denemesi, Ayyıldız, Ankara, 1994, s. 30.<br />

1 28 A.g.e., s. 97.<br />

1 2 9 Genres et mouvements au cinema, Larousse, Paris, 2009, s. 31.<br />

57

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!