Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Peki, yurtdışında da bu durum aynı mı? İnsanlar bir
üründe farklı malzemelerin bir araya geldiği ürünler
mi tercih ediyorlar?
Bu bölgelere göre değişiklik gösteriyor. Çünkü farklı
kültürle karşı karşıya kalıyorsunuz. Örneğin Arap
yarımadasında yaşayan tüketicilerin eskisi gibi altın
varaklı ürünlere olan ilgisi yok. En azından bizim hitap
ettiğimiz müşteri kitlesi için bunu söyleyebilirim. Bu
değişimin sebebi ise orada yaşayan insanların artık
daha fazla seyahat etmeleri. Türki Cumhuriyetler’de
yaşayanların hala klasik merakı var. Ama Avrupa’ya
gittiğimizde özellikle ahşabın doğal renk tonu çok
tercih ediliyor. Ürünlerde ayna, metal ve yeşillik
kullanıyoruz. Dediğim gibi her bölgenin farklı istekleri
var. Ama genel olarak baktığımızda insanlar böyle bir
ihtiyaçları olduğunda artık araştırma yapıyorlar ve bu
araştırmalardan sonra sunulan tasarımlarla birlikte
kendilerine bir yön belirliyorlar. Herkes kendilerini
özel hissetmek istiyor ve bu tarz tasarımlar onlar için
daha etkili ve çekici oluyor. Hal böyle olunca da bizim
işimiz bir tık daha zorlaşıyor. Çünkü farklı malzemeleri
bir arada kullanmak diğer ürünleri tasarlamaktan
her anlamda daha zor. Bu durum bizim işimizi her ne
kadar zorlasa da, risklerini olabildiğince azaltarak
bunun önüne geçmeye çalışıyoruz.
Proje bazlı çalışmalarınızdan bahsettiniz. Müşterilerinize
bu alanda ne gibi farklı çözümler sunuyorsunuz?
Bizim projelerimizin hepsi birbirinden güzel. Sadece
alan olarak tasarımlarımızı daha çok ortaya çıkartacağımız
projeler farklı oluyor. Burada diğer önemli
bir nokta ise bu isteği bize ileten kişilerin fikirleri ve
bakış açısı. Tüketiciyi kullanım standardının daha
üstünde ve daha farklı şeylere zorluyoruz. Bu da bizim
için daha yenilikçi tasarım fikrimizi ortaya çıkarıyor.
avantaj. Ama bunu tam anlamıyla kullanamıyoruz. Bu
konuda olmamız gereken seviyenin altında olduğumuzu
düşünüyorum.
Peki, sizce bunu geliştirmek için neler yapılmalı?
Bunun firma ve yönetimsel olarak iki boyutu var. Hem
firmaların kendi başlarına bir şeyler yapmaları lazım,
hem de ülke yöneticilerinin bu konudaki potansiyeli
sadece maddi destek sağlamakla kalmayıp, işi biraz
daha kitlesele çevirmesi gerektiği düşüncesindeyim.
Avrupa’da bu iş bir strateji üzerine kurulu. Bu stratejiyi
yöneticileriyle birlikte Avrupa’daki firmalar da
çok güzel kullanıyor ve başarıyor. Türkiye’de birlikte
hareket edememe sıkıntısı var. Öncelikle bunu düzeltmeliyiz.
Ülkedeki yetkililerin bu sektörün önemini fark
ederek doğru firmaları doğru şekilde organize edecek
bir yapılanmaya gitmeleri gerekir. Sadece İstanbul’da
ya da Ankara’da bu üretimi yapmıyoruz. İnegöl’de,
Kayseri’de, Antakya’da ve diğer Türkiye’nin çeşitli
yerlerinde çok ciddi şekilde üretim yapan markalar
var ve bu markaların çok güzel pazarlayabilecekleri
ürünler var. Bunların hepsini doğru strateji ile pazarlayabildiğimizde,
dünyadan ülkemize doğru bir akımın
olabileceğini hep beraber göreceğiz.
Yurtdışında sizin tarzınızda üretim yapan markalardan
farkınız nedir diye sorsak neler söylemek
istersiniz?
Vizyonu olan her ülkede bu tarz çalışmaları yapan
firmalar var. Burada bizi farklı kılan şey tecrübe,
üretimdeki pratiklik ve hızlılık. Son olarak tabii ki
maddiyat ön plana çıkıyor. Avrupa’daki bir firmadan
bu tarz bir çalışma istediğinizde bizim istediğimizin
iki üç katı daha fazla bir ücret talep ediliyor. Bunun
yanı sıra Avrupa’da 8 ayda üretilecek bir ürünü biz 2
ayda üretip gönderebiliyoruz. Bu durum da müşteriler
tarafından tercih edilmemizin sebebi. Burada
firma yapılanması ve ülkenin şartları da söz konusu.
Avrupa’da ve Türkiye’de çalışma saatleri konusunda
çok fark var mesela. Aslında Türkiye için bu büyük bir
January - February 2020 • DECOR 89