Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ların sanat formuna dönüşmesi, etrafını ıslatan<br />
su içerikli edevatların mekânları boyaması için<br />
göçebelikten feragat etmek gerekir. Büyükçe<br />
maketler yapmaya başladığımızda ve herzaman<br />
yapageldiğimiz yazı-çizi işlerinin oldukça<br />
artmasıyla anlaşıldı ki artık bir mekâna, hatta büyükçe<br />
bir mekâna yayılmaya ihtiyacımız var. Her<br />
ne kadar kendimce göçebeliği kafayı boşaltıp sanat<br />
üretebilmenin bir ön şartı olarak gördüysem<br />
de,hepimizin bildiği gibi hiçbir zaman ideal koşullar<br />
sağlanamaz. Kısacası göçebe kalamayacağımız<br />
varmış ve biz de buraya taşınmış olduk işte.<br />
Buranın aslında bir evolmak için tasarlanmış olduğu,<br />
yıllarca ev olarak kullanıldığı, belleğinde bir<br />
sürü ailenin yaşamlarının izlerini taşıdığı daha içeri<br />
ilk adımımızı attığımızda bize güçlü bir maddesellik<br />
üzerinden aktarıldı.<br />
‘İyi Bir Komşu’ temalı geçtiğimiz yılın İstanbul<br />
Bienali’ne bir proje önerirken aklımızdan geçenler<br />
tam olarak bunlar mıydı bilemiyorum, ama net<br />
inşa tarihini bilemediğimiz, aşağı yukarı asırlık<br />
olan binanın içinde bulunan bu dairenin bizi içeri<br />
davet etmesiyle yazının bundan sonrasında bahsi<br />
geçecek olan işin süreci başlamış oldu.Söz konusu<br />
dairenin davetini, bizim bu daveti alıp somutlaştırıp<br />
projelendirmek suretiyle küratörlere iletmemiz<br />
izledi. Buna müteakip kendileri birkaç ay sonrabizi<br />
ziyarete geldiler ve onlar da benzer şeyler hissetmiş<br />
olmalılar ki fikir üzerine biraz konuştuktan<br />
sonra kabul ettiler.Projeye Mayıs sonu gibi başladık.<br />
Uzun bir çalışma sürecinin sonunda, Eylül’ün<br />
başı gibi ‘EV’ ziyarete açıldı.<br />
İşin adı ‘The House’, yani Türkçe karşılığı ‘EV’. Fakat<br />
Home manasına gelen ev değil; House manasında<br />
ev. Neticede burayı ziyaret eden kişinin evi<br />
değil burası; her ne kadar deneyimleri çok yakın<br />
olsa da kendi kişisel anılarının evi değil. Burası<br />
onun için en azından başlangıçta ‘başka bir ev’,<br />
hatta belki de ‘herhangi bir ev’.<br />
Ziyaretçi içeri girdiğinde tamamen savunmasız.<br />
Tamamen karanlık bir yerde, neyle karşılaşacağını<br />
bilmiyor. Cep telefonunu ve onun fener özelliğini<br />
kullanarak deneyimini bozmaması dışında kimse<br />
ona ne yapması ya da yapmaması gerektiğini söylemiyor.<br />
Nerede duracağı, konumlanacağı, hareket<br />
edip etmeyeceği, varsa etraftaki nesnelere dokunup<br />
dokunmayacağı, bir şeylerin onun üzerine<br />
gelip gelmeyeceği tamamen belirsiz. Bu da haliyle<br />
Resim 1: Asmalı Mescit Apt 2017<br />
Fotoğraf: İsmail Eğler -<br />
kişiyi o bildiği konfor alanından uzaklaştırıp ister<br />
istemez bir tedirginliğe sokuyor. Bu tedirginlik<br />
kişiyi ‘seyirci’ olan özne halinden uzaklaştırarak<br />
maddeyle olabildiğince dolaysız ilişki kuran özne<br />
haline yakınlaştırmasına vesile oluyor.<br />
Ziyaretçinin içerideki varlığı evin anlamını yeniden<br />
tanımlıyor.Ziyaretçi burada eserin fiziksel ve<br />
ontolojik bir parçası haline geliyor. Ev bunu her<br />
fırsatta yeniden göstermeye kararlı. Ziyaretçi karanlığın<br />
içinden aydınlatılmış bir bedenin belirdiğini<br />
fark ediyor. Aslında tezahür eden şey kendi<br />
imgesinden başka birşey değil. Eğer bunu fark<br />
ederse, ziyaretçi kendi varlığını odanın içinde bir<br />
konum içerisinde görerek deneyimliyor. Buna yol<br />
açan, dolayımlayıcı bir yüzey; bir ayna. Ayna karanlık<br />
içerisinde ansızın kişiyi kendine göstererek<br />
yabancılaştırıyor ve belli bir mesafe içerisinden<br />
baktırıyor. Bir diğer ziyaretçi ise kendini aynada<br />
gören kişi ile birlikte onun yansımasını görüyor.<br />
Eğer yeterince dikkatli değilse onu bir başkası<br />
sanma ihtimali de düşük değil. Çünkü aynadaki<br />
görüntü aynanın buğulu ve yüzeyinin küflü olması<br />
sebebiyle net değil.<br />
Burası eşyalar ve bedenler arası ilişkilerin barındığı<br />
ve biteviye evrildiği bir mekân. Işığın zaman<br />
zaman açığa çıkardığı, görünür kıldığı maddenin<br />
kişiyle devingen bir mesafeden diyalog kurması.<br />
30<br />
ev