Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
KATIĞDI: Çok katı, şiddetli, kuvvetli<br />
KATIK: 1- Katı, sert, güçlük, şiddet 2- Katılan, katılım 3- Ekmek, yemek<br />
KATILGAN: Dayanıklı, metin, sert<br />
KATILIK: Güçlük, sertlik, dayanıklılık, haşinlik<br />
KATIRAK: Katıca, haşince<br />
KATIYEL: birl. Katı/Yel (Kuru rüzgar)<br />
KATIZ: 1- Ağaç kabuğu 2- Tarçın<br />
KATLAV: Zırh, siper<br />
KATLIG: Katılık, sertlik<br />
KATMIŞ: 1- Saplamış 2- Katılaşmış 3- Eklemiş<br />
KATUN: (Hatun) Đmparatoriçe, Kağan eşlerine verilen bir unvan. (Kadın sözcüğü buradan gelir)<br />
KAVAN: Kovucu, defedici<br />
KAVÇIN: Konuk, kısa süreli misafir<br />
KAVŞIT: 1- Kavuşma, vuslat, kavuşulan yer<br />
KAVURT: 1- Kurt 2- Haşmet, ihtişam 3- Dayanıklılık, kalıcılık<br />
KAVUŞ: 1- Menzil, kavuşulacak yer 2- Buluşma, buluşma yeri<br />
KAY: 1- Tipi, kar fırtınası 2- Masal, hikaye<br />
KAYA: Taş bloğu mec. 1- Sertlik, sağlamlık, yıkılmazlık, dayanıklılık 2- Đhsan, inayet<br />
KAYAK: Kayık, sandal<br />
KAYALAK: 1- Kayık, sandal 2- kaya, kayalık<br />
KAYAN: 1- Çığ, çığ kümesi 2- Sel, sel suyu<br />
KAYAR: 1- Sel, sel suyu 2- Gurur, onur<br />
KAYAŞ: Hısım, akraba, kavim kardeş<br />
KAYÇI: Masalcı, destancı<br />
KAYDU: 1- Katı, sert, şiddetli 2- Kaygı, hüzün 3- Sel, sel suyu<br />
KAYGAÇ: Kayık, sandal<br />
KAYGAŞ: Mucize, olağanüstülük<br />
KAYGIN: 1- Üzgün, kaygılı 2- Đsyankar, isyan halinde<br />
KAYGU: Kaygı, endişe, titizlik<br />
KAYGULU: Kaygılı, mahzun<br />
KAYGUN: Mahzun, üzgün, müteessir<br />
KAYGUSUZ: Vurdumduymaz, gailesiz, umursamaz<br />
KAYI: 1- Sel 2- Kar fırtınası 3- Muhkem, iyi korunan<br />
KAYIR: 1- Kayırma, hamilik, destek 2- Heybet, gösteriş 3- Azim, kararlılık<br />
KAYIRGAŞ: 1- Deste, demet 2- Kayırıcı, koruyucu<br />
KAYIRMIŞ: Kayıran, kayırıcı, destekçi<br />
KAYIRŞI: 1- Đçli, merhametli 2- Karşı, muhalif, hizip<br />
KAYITGAN: Dik başlı, boyun eğmeyen<br />
KAYITMAS: Adil, adaletli<br />
KAYMAS: Adaletli, düzenli<br />
KAYNAK: Pınar, göze<br />
KAYNAR: 1- Pınar, göze 2- Ateşli, kızgın<br />
KAYNARCA: 1- Kaynak, pınar, menbaa 2- Ilıca, banyo<br />
KAYRA: Yardım, inayet<br />
KAYRAL: Yardım, destek<br />
KAYRALDIĞ: 1- Destekli, torpilli 2- Eli açık, cömert<br />
KAYRIM: Arka, destek, inayet<br />
KAYRU: Geri, arka, destek<br />
KAYTAG: Aldatıcı, adaletsiz, hilebaz<br />
KAYTBAY: Adil, adaletli, hakkaniyetli<br />
KAYTMAZ: Adil<br />
KAYTUN: Yardımsever<br />
KAYURTAR: Kurtarıcı, yardımsever<br />
KAZAK: 1- merkezden uzak kalan 2- Otoriteye bağlı olmayan,başına buyruk 3- Gezgin<br />
KAZAN: 1- Kazanç, kazanım, birikim, artı değer, bolluk 2- Kızan, kızgın<br />
KAZANCUK: 1- Kazanç, kar, getiri 2- Yemek kazanı, tencere<br />
KAZANÇ: Gelir, kar, artı değer, getiri<br />
KAZGAN: Kazan, kazanç<br />
KAZILIK: 1- Kazık 2- Kazma aleti 3- Kızgın, celalli<br />
KAZIRGAN: Şamanist gelenekte, kötü ruhların, doğruluğa gelmesi için,geçici bir süre için kaldığı ateş<br />
çukuru. Bir nevi cehennem<br />
KAZU: Nimet, kazanç<br />
KAZUK: (Kozu, Kazık) 1- Kazma 2- Kazık, sırık<br />
KEBEK: Kabuk, ağaç kabuğu<br />
KEBENÇ: Đtimat, güven, hoşnutluk<br />
KEBENÇÜ: Hoşnut, bahtiyar<br />
KEÇĐG: 1- Geçit, köprü 2- Mutlu, sevinçli