10.04.2013 Views

ÖZTÜRKÇE ADLAR - Tufar

ÖZTÜRKÇE ADLAR - Tufar

ÖZTÜRKÇE ADLAR - Tufar

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

TAMU: (Tamuğ) Yerin dibi, yer altı, cehennem<br />

Şamanist gelenekte, kötü kişi ve ruhların, öldükten sonra gittikleri yer<br />

TAN: (Tang) 1- Gün açımı, gün doğumu, şafak 2- Đlginç, acayip, şaşkınlık yaratan 3- Tatlı, tat<br />

veren,huzur veren<br />

TANA: (Dana) dana, iki yaşındaki inek yavrusu<br />

TANDU: 1- Tan vakti, tan vaktinde doğmuş 2- Alev, alevli büyük ateş<br />

TANG: 1- Mucize, olağanüstülük 2- Tan vakti 3- Giriş, antre<br />

TANGAK: Kaygı, endişe<br />

TANGSUK: Mucize, şaşırtıcı olay, olağanüstülük<br />

TANGUT: (Tankut) Savaşlarda, mızrak ve tuğların yanına ya da ucuna takılan ipek kumaş, flama<br />

TANIK: 1- Tanuk, şahit, gözlemci 2- Tanıdık, dost, yaren<br />

TANIL: Ünlü, meşhur, tanınan<br />

TANIP: Tanınmış, ünlü<br />

TANIR: Ünlü, tanınmış<br />

TANIŞ: 1- Tanınan, bilinen, aşina, tanıdık 2- Danışılan, bilgi ve deneyimine başvurulan, danışman<br />

TANIŞIK: Yakından tanınan, tanıdık, bildik, dost, yaren<br />

TANIŞMAN: (Danışman) Tanış, danışılan, bilgili kişi<br />

TANIT: Tanınacak nitelikte, belirgin, tanınabilen<br />

TANJU: (Tanyu) Sonsuz genişlik, ululuk,olağanüstülük, mucize gibi<br />

Hun imparatorlarının unvanlarından<br />

TANLA: 1- Şaşılası, ürkütücü, olağanüstü, mucize 2- Suçlayan, yargılayıcı 3- Doğuş, tan vakti<br />

TANLAĞI: Mucize<br />

TANMAN: Tan vakti doğan<br />

TANRIDAĞ: birl. Tanrı/Dağ “ Tanrı Dağı”<br />

Çok eski dönemlerden beri, kutsanarak, Tanrı tarafından yalnızca Türklere tahsis edildiğine<br />

inanılan ve halen kutlu kabul edilen sıradağların genel adı<br />

TANRIKUT: birl. Tanrı/Kut<br />

Tanrısal, Tanrıdan gelen, Tanrının Kutunu üzerinde bulunduran, haşmetli, Hun<br />

imparatoru Mete Han’ın unvanı<br />

TANSIĞ: (Tansık,Tansu) hayret verici, şaşırtıcı, olağanüstü<br />

TANSU: 1- Tansık, mucize 2- Yadigar, armağan 3- Birleşik<br />

TANTIK: 1- Çok konuşan, konuşkan 2- Tanıdık, hısım, ahbap<br />

TANUĞ: Tanı, teşhis, kanıt, tanınan, tanınmaya yol açan<br />

TANYU: (Tanju) Ulu, ulaşılmaz, hükümran<br />

TAP: Dilek, istek, umut, yardım ve bunları içine alan beklentilerle dolu inanç<br />

TAPAĞ: 1- Tapma, tapınma, saygı 2- Görev, iş<br />

TAPAR: Tapan, seven, uman<br />

TAPARLU: 1- Mutlu, umutlu 2- Sofu, dindar<br />

TAPDUK: 1- Çocuğu uzun süre olmayanların, çocuğu olduğunda verdiği adlardan 2- Saygı ve sevgiye<br />

layık, saygıdeğer 3- Đbadet, tapınma<br />

TAPI: Tapınma, ibadet<br />

TAPIK: Önde, önde olan, önde gelen<br />

TAPIN: Tapınma, umma, beklenti<br />

TAPINGU: Tapınılacak nitelikte sevilen<br />

TAPIR: Buluş, yenilik, icat<br />

TAPKI: Vicdan<br />

TAPKIR: Ayak altında kalıp, katılaşan toprak<br />

TAPKUR: Tabur, dizi, topluluk, kafile<br />

TAPLAK: Rıza, kabul, teyit<br />

TAPUK: Tapu, Tabu 1- Tapınma, dilek, istek 2- Tabu, kör inanç 3- Hizmet, hizmetli<br />

TAPUKÇI: (Tapıcı) Saray muhafızı, muhafız askeri<br />

TAPUKSAK: Saygılı, hürmetli<br />

TAPUN: Kutsama, kutsal bir varlığa yönelme, beklenti, ibadet<br />

TAPUNMUŞ: Sofu<br />

TAR: Dar, darlık, zahmet, sıkıntı<br />

TARA: Ağaç dallarını budamak için kullanılan bıçak<br />

TARAGAY: Turgay, tarla kuşu, çayır kuşu<br />

TARAKA: 1- Tarak, eşme, ayırma aleti 2- Saygı gösteren<br />

TARAMAN: Tarayıcı,rençber, çiftçi<br />

TARAN: 1- Geniş arazi, ekinlik, ekin yeri 2- Sınır, hudut<br />

TARANÇI: 1- Sınır muhafızı 2- Ekinci, rençber<br />

TARANG: Mevki sahibi, imtiyazlı, saygıdeğer<br />

TARBAN: Gururlu, mağrur<br />

TARDU: 1- Öncelikli, imtiyazlı 2- Durdu, duran yaşam<br />

Göktürkler dönemi, üst düzey yöneticilere verilen bir unvan<br />

TARDUŞ: Đmtiyazlı<br />

TARGAN: Savaşlarda, düşmanın geçeceği yollara, onların gidişini ağırlaştırmak ve güçleştirmek için

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!