Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ŞEYBAN: (Şeban, şıban, çıbın, zıbın) Sinek, haşarat<br />
ŞIMGA: Acele, aceleci<br />
ŞORAMUN: (Çoramun, çuramun) Ruhlarla ilgilenen, kötü ruhları kovan<br />
ŞORLAK: Şorul, şorul akan su, çağlayan<br />
ŞÖLEN: Yalnızca fakir ve kimsesizlere verilen toy, yemek ziyafeti, Bey yemeği<br />
ŞUMGA: Aceleci, tez kanlı<br />
ŞURLAK: Çağlayan<br />
ŞURLAYU: Çağlayan<br />
ŞÜYÜN: Müjde<br />
T harfi ile başlayan isimler<br />
TABAN:1- Tapan, tapınan 2- Temas, dokunma, vurma 3- Dizi, sıra, kafile<br />
TABAR: 1- Tapan, tapınan 2- Vuran, döven, dövüşçü<br />
TABGAÇ: 1, Dövüşçü, kavgacı 2- Ulu, saygıdeğer, muhterem 3- Tapıcı,tapınıcı<br />
TABIN: (Tapın) Đbadet<br />
TABKI: Vicdan<br />
TABU: (Tapı, tapu) Kutsanmış, kutlu yapılmış, tapılacak duruma getirilmiş<br />
TABUK: 1- Tabu 2- Đnayet, yardım, hizmet<br />
TABUN: Tapın, ibadet<br />
TAÇA: Tasarı, kurgu, plan<br />
TAÇAM: Tasarı, plan, kurgu, senaryo<br />
TADIK: Tat, lezzet, damak<br />
TAG: (Tak, tağ, dağ)<br />
TAGA: 1- Silah 2- Kural, kaide 3- Saygıdeğer, hürmet edilen<br />
TAGAY: 1- Saygı duyulan kişi 2- Dayı, ana tarafından gelen akraba<br />
TAGI: 1- Dindar, inançlı 2- Takı, aksesuar<br />
TAGUK: Tavuk<br />
TAĞ: Dağ<br />
TAĞAN: Üç ayak, saç ayağı<br />
TAĞAŞAR: birl. Dağ/Aşar mec. Azimli, kararlı<br />
TAĞLUK: Dağlık, dağlık bölge<br />
TAĞMA: 1- Dağ eteği 2- Elçi, devlet temsilcisi, devlet görevlisi<br />
TAĞUDAR: 1- Heybetli, dağ gibi 2- Dağıtıcı, yok edici, yıkıcı, şiddetli 3- Kısmet, nasip<br />
TAKAK: Ucu, ateşli ok<br />
TAKAY: 1- Dayı, ana tarafından akraba 2- Dolunay<br />
TAKIĞ: Takı, ziynet, aksesuar, mücevher<br />
TAKIR: Takı, ziynet<br />
TAKIŞ: Takı, süs, aksesuar<br />
TAKĐ: Dindar<br />
TAKSUK: Harika, olağanüstü, anormal<br />
TALA: 1- Đri cüsseli, heybetli 2- Seçkin, güzide<br />
TALAKAN: Yağmacı, yağmalayan<br />
TALAN: Yağma, yağmalama, üşüşme, saldırı<br />
TALAS: 1- At yarışlarındaki, başlangıç ve bitiş çizgisi 2- Fırtına, kum fırtınası 3- Dalga<br />
4- Tartışma, münakaşa<br />
TALAY: (Taluy, Tulay, Toluy,Tolu) 1- Okyanus, derya, büyük deniz, büyük göl<br />
mec. Ululuk, büyüklük, sonsuzluk 2- Gelecek, ikbal 3- Seçkin,güzide<br />
Şamanist gelenekte Deniz ve göllere bakan Tanrı<br />
TALAZ: Dalga<br />
TALI: Güzide, seçkin<br />
TALIKU: Seçkin, güzide, beğenilen<br />
TALIMAN: Seçkin, güzide<br />
TALKILIÇ: (Dalkılıç) Zırhsız, korumasız<br />
TALKAN: Kızartılmış tahıl<br />
TALPIN: Faal, aktif, çalışkan, himmetli<br />
TALŞIK: Đtimat, teminat, güvence<br />
TAMAN: Duman, sis<br />
TAMAR: 1- Damla, damlayan 2- Demir, demir cevheri<br />
TAMGAÇ: Memur, devlet memuru, damgacı, devlet görevlisi<br />
TAMIŞ: 1- Demiş, söylemiş, bilgili, deneyimli, sözüne değer verilen, sözüne güvenilen 2-Damla<br />
TAMĐR: Temir, demir<br />
TAMĐZ: Damla<br />
TAMTUK: Büyük ve kuvvetli ateş