Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
tazelik, gençlik, genç, cıvan<br />
ULANBATUR: birl. Ulan/Batur Ünlü ve ulu kahraman<br />
ULANDI: Ululandı, kutsandı, kutlu<br />
ULANMIŞ: Ulu, kutsal, mübarek, saygıdeğer<br />
ULAR: 1- Bağlayan, birleştiren, birleştirici 2- Erkek keklik<br />
ULAŞ: 1- Ululuk, ululaşma, yücelik 2- Oluş, temel, kök, soy, soyluluk 3- yetişme, kavuşma<br />
Ulaşılacak olan, bağlanılacak olan, ülkü, ideal 4- uluyuş, kurt gibi uluma 5- Savaş uranı,<br />
savaş narası 6- Kent, kent arazisi 7- Đsabet<br />
ULAŞLU: 1- Amaçlı, idealist, ne istediğini bilen 2- Ulaşıcı, bağlayıcı, birleştirici<br />
3- Kentli, zengin, varlıklı<br />
ULAT: Bağlayıcı, birleştirici<br />
ULCA: 1- Ezeli, eskiden beri var olan 2- Pay, ganimet, savaş ganimeti<br />
ULCAŞ: 1- Tazim, ululama, büyükleme 2- Bölüşüm, paylaşım, ganimet<br />
ULDIZ: Yıldız<br />
ULIÇ: Yavru, yaren, sevilen ve korunan<br />
ULIÇIM: Yavru, yavrucak<br />
ULIG: Uluma, yakınma, sızlanma<br />
ULIŞ: Uluyuş, kurt gibi ulayış<br />
ULU: (Ulug, Uluğ) Yüce, yüksek, mübarek<br />
ULUCA: 1- Ululuğa yakın, saygıdeğer, hürmetli 2- Üst düzey yönetici, erk sahibi<br />
ULUÇ: 1- Temel, esas, oluş, ulaş 2- Bağ, bağlantı, ilişki 3- Uluyuş, uluma<br />
ULUĞAYGUÇĐ: birl. Ulu/Ayguçi<br />
Göktürkler ve özellikle Uygurlar döneminde başbakan ( sadrazam, baş vezir) unvanı olarak<br />
kullanılmıştır.<br />
ULUĞNOYAN: birl. Ulu/Noyan<br />
Çengiz Kagan döneminde “Başkomutanlık” sıfatı olarak kullanılan bir unvan<br />
ULUKOYUN: birl. Ulu/Koyun<br />
Yakut destanlarında adı geçen “Ateş Tanrısı”<br />
ULULA: Yücelt, yükselt, mübarek kıl<br />
ULUM: Debdebe, şaşa, gösteriş<br />
ULUN: (Ulan, Đlun) Ulu, ululanmış<br />
ULUNYEGE: birl. Ulun/Yeke Sözü dinlenen, saygı duyulan, bilgi ve deneyimine başvurulan hanım<br />
ULURAK: Ulu, kebir, en büyük<br />
ULUS: 1- Ul (Temel, kök, esas) dan...Ul/Uz 2- Ülüş, bölüm, kesim, topluluk...dan boy, halk, millet,budun<br />
(Uygurlarda)<br />
ULUŞ: Pay, bölüm<br />
ULUTOYUN: birl. Ulu/Toyun<br />
Yakut destanlarında, kişiler arasındaki ilişkileri düzenleyen Tanrı<br />
UMAK: Irk, soy, kemik<br />
UMAN: Umutlu, bekleyen<br />
UMANÇ: 1- Umutluluk 2- Đntizar<br />
UMAR: Umutlu<br />
UMAY: Koruyucu, şefkatli, iyiliksever<br />
Eski dönem, Tanrıçalarından ( Halen, Altay ve tüm Kuzey Türkleri arasında çocukları sevip,<br />
koruduğuna inanılır)<br />
UMDI: Arzu, beklenti<br />
UMDU: Ümit, ümitli<br />
UMUCA: Umutlu bekleyiş<br />
UMUÇ: Rica, yakarış, beklenti<br />
UMUG: 1- Ümit, destek, dayanak 2- Sığınma, iltica<br />
UMUNÇ: Rica, beklenti<br />
UMUR: Umar, ümitli<br />
UMUŞ: Beklenti<br />
UMUT: Umuş, ümit, beklenti<br />
UNAT: Doğru, yerinde, uygun, olgun, yeterli<br />
UNGAN: (Ungan) 1- Bağlı, bağımlı 2- Bahtiyar, doğru yolda olan<br />
UR: 1- Uğur, baht, mutluluk 2- Vur, vurmak, darbe<br />
URAGUT: Dişi, üretken, tohum, tohumluk<br />
URAK: Orak, doğrayıcı, biçici<br />
URAN: 1- Savaş narası, nara 2- Vuran, vurma eyleminde bulunan, döven 3- parola<br />
URAS: 1-Kut, baht, mutluluk 2- Ateş bakışlı<br />
URAZ: Uras, kut, baht<br />
URAZLI: Mutlu, bahtiyar<br />
URKU: Uğur, baht, talih<br />
URPAK: (Urpağ) 1- Evlat, uşak 2- Kibar, nazik<br />
URUK: 1- Boy, ok, ulus 2- Vuruk, vurgun<br />
URUL: 1- Tür, cins 2- Örs