Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
TÖKÜ: Eli açık, cömert, müsrif<br />
TÖKÜŞ: Düğüş, savaş, vuruşma<br />
TÖLEÇ: Ücret, yevmiye<br />
TÖLEGEN: Olgun, kamil, yetişkin<br />
TÖLEK: 1-Ücret, yevmiye 2- Sükunet, sakinlik<br />
TÖLĐS: Bölük, bölünmüş<br />
TÖLÜK: Tuluk, tulum<br />
TÖR: 1- Türemek, çoğalmak, yaratılış 2- Makam, mevki, onur yeri, şerefli yer 3- Usul, kural, teamül<br />
TÖRE: 1- Düzen, gelenek, usul, teamül, geleneksel hukuk 2- Türeyiş,yaşayış, çoğalma, yaratılış<br />
TÖRELĐ: Töresi olan, töreye bağlı, geleneklerine bağlı<br />
TÖREMEN: Görgülü, töreye bağlı<br />
TÖREN: 1- Töreye uygun yapılan, töre gereği yapılan, merasim 2- Soylu, necip, seçkin<br />
TÖRKĐN: Kök, menşe, dip, soy<br />
TÖRÜ: 1- Yasa, devlet düzeni 2- Türeyiş, yaratılış<br />
TÖRÜCE: Töreye ve yasaya uygun<br />
TÖRÜĐÇĐ: Töreye uygun<br />
TÖRÜLÜG: Töreye bağlılık, Töre bilgisi, Töre uygulaması<br />
TÖRÜM: 1- Türeyiş, yaratılış 2- Töreye bağlılık<br />
TÖRÜMÇÜ: Töreye bağlı, soyuna bağlı<br />
TÖRÜN: 1- Soylu, soyluluk 2- Tören, merasim, ihtiram<br />
TÖRÜTGEN: Yaratıcı, yaratan, halik<br />
TÖŞTÜK: Düş, rüya<br />
TÖZ: Kök, dip, temel, cevher, öz<br />
TÖZLÜK: Öz, esas, asıl, kök, köklü, özlü<br />
TÖZÜN: Soylu, temeli sağlam, köklü<br />
TUNAY: Evlatlık kız çocuğu<br />
TUDUN: (Tutun) 1- Tutunma, bağlılık, sadakat 2- Destek, güvence, tutunulacak nesne<br />
Hazar kağanlığı döneminde kullanılan “ vali “ unvanlarından<br />
TUGAN: Doğan<br />
TUGANA: Özel ok (Đçi oyulmuş, içinde evrak gizlenen ok)<br />
TUGAN: 1- Küçük ırmak, çay, akarsu 2- Togay<br />
TUĞ: Sancağın tepesine takılan at kuyruğu, kıldan yapılan flama, Uğur ve Kut işareti olarak kullanılır<br />
olmasına karşın, bundan daha çok savaş isteği, başkaldırı ve isyan sembolü olarak kullanılmıştır. 2-<br />
Tıkaç,kapak, bent, set<br />
TUĞANÇI: Doğancı, doğan terbiyecisi, doğan eğitmeni, doğan yetiştiricisi<br />
TUĞCU: 1- Tuğ taşıyan kişi, alemdar 2- Đsyancı, isyankar<br />
TUĞÇE: Küçük tuğ, tuğcuk<br />
TUĞLU: Tuğ sahibi, kutlu, uğurlu<br />
TUĞLUK: Tuğlu, tuğu olan, tuğ taşıyan<br />
TUĞMA: 1- Doğmuş, ortaya çıkan, boy gösteren 2- Tuğ kaldıran, isyankar<br />
TUĞRUL: 1- Doğan kuşu, bir doğan türü 2- doğru, doğrulmuş, dik- ayakta 3- Türk mitolojisinde, adı<br />
geçen, yarı insan, yarı kuş.<br />
TUĞSAVUL: birl. Tu/Savul<br />
Eski dönemlerde, ordu içinde tuğ taşıyan ve onu koruyup, önde tutmakla görevi olan kişilere<br />
verilen ad.<br />
TULA: 1- Tolu, dolu, olgun 2- Ayna<br />
TULAN: Dolu, olgun, kamil<br />
TULAY: 1- Talay, taluy, okyanus, deniz 2- Ayna 3- Dolu, dolgun, olgun<br />
TULGA: Tolga, miğfer<br />
TULGAR: 1- Azim, kararlılık, inanç, güvenç 2- Gösteriş, heybet, heybetlilik<br />
TULGAY: Tuga, Tolga, miğfer<br />
TULĐ: 1- Dolu, olgun, kamil 2- Ayna<br />
TULKĐ: Tilki<br />
TULTAG: Sakin, kendinden emin<br />
TULU: 1- Dolu, ergin, olgun 2- Ayna<br />
TULUK: 1- Dolu, olgun, bilge 2- yayık, çömlek<br />
TULUN: 1- Tolun, dolu 2- Çene kemiği<br />
TUMA: Yeğen, kuzen<br />
TUMAÇI: Erkek kuzen, (Amca, hala, dayı, teyze çocuğu)<br />
TUMAÇIM: Kız kuzen<br />
TUMAĞAN: 1- Nilüfer çiçeği 2- Duman, sis<br />
TUMAN: Duman, sis<br />
TUMAY: Sessiz, sakin, kendi halinde<br />
TUMGAN: Tuman, sis<br />
TUMRUL: Dumrul, Demir ucu<br />
TUNA: (Tona) Varlıklı, zengin, gösterişli, ihtişamlı<br />
TUNÇ: Bronz, Bakır, kalay karışımı