10.04.2013 Views

ÖZTÜRKÇE ADLAR - Tufar

ÖZTÜRKÇE ADLAR - Tufar

ÖZTÜRKÇE ADLAR - Tufar

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

YELESER: birl. Yel/Eser Esintili, havadar, yel esen..<br />

YELESEY: birl. Yel/Esey Yel esintisi<br />

YELĐM: Hareket, eylem, devinim<br />

YELĐN: 1- Yel uğrağı, yel alan yer 2- Yel değişi, yel teması<br />

YELĐS: Havalı, havadar, rüzgarlı<br />

YELĐZ: birl. Yel/Đz Havadar, rüzgarlı, havalı<br />

YELKĐM: Havadar, havası güzel yer<br />

YELKĐN: 1- Konuk 2- Hızlı, yol gibi<br />

YELME: Öncü, yol gösteren, mihmandar<br />

YEN: 1- Yenmek, alt etmek 2- Deri 3- Yeni, yenilik, orijinal<br />

YENCĐLEK: Hafif, yeğin, narin, ince<br />

YENDÜN: Tercih, seçim, referans<br />

YENGĐ: 1- Yeni, orijinal 2- Zafer, utku<br />

YENĐN: Galip, muzaffer, utkan<br />

YENĐŞ: Galebe, galibiyet, utku<br />

YENTÜR: Kalender<br />

YENÜL: Mütevazı, alçak gönüllü<br />

YEPREM: Aktif, faal, becerikli, çalışkan<br />

YERÇĐ: Başkan, yol gösteren, mürşit.<br />

YERÇĐLĐG: Đzci, takipçi<br />

YERGĐN: Mahzun, hüzünlü, bitkin, yere bakan, boynu bükük<br />

YERĐNÜR: Durağan, üşengeç, müşkülpesent<br />

YERÜNMES: Hamarat, çalışkan, vurdumduymaz<br />

YESUGA: (Yesuge, yasagay) Yasa, yasak, yasaya bağlı, yasadan yana<br />

YESUKEN: (Yasuga, yasag, yasa) Yasa, yasak, yasalı, yasaya bağlı<br />

YEŞĐL: (Yaşil) 1- Tazelik, taze, körpe 2- Çimen, çimenlik<br />

YEŞĐM: Eski dönemlerde, Türklerce kutsanmış, değerli taş<br />

YET: (yeti, yete) Kudret, kuvvet, güç, yeterlilik, yetenek, beceri, maharet<br />

YETEK: Gaye, emel<br />

YETEN: Yeterli, yetkin, usta<br />

YETER: Yeterli, yetkin, uzman, usta<br />

YETGĐN: (Yetkin) Çok çocuklu ailelerin, doğan çocuklarının sonuncu olması<br />

dileği ile verilen adlardan<br />

YETĐ: 1- yetenek, kabiliyet 2- Yetkin, kamil, olgun, becerikli, mükemmel<br />

2- Etki, etkileyici 3- Yitik, kayıp, harcanmış, zayi olmuş<br />

YETĐŞGĐN: (yetişkin) Yetişmiş, olgun, kamil, mükemmel, yetenekli<br />

YETĐZ: Hazır, amade, yeterli, olgunluğa ermiş<br />

YETKĐ: Sorumluluk, maharet, iş bitirme gücü<br />

YETKĐN: 1- yetişkin, ehil, uzman, yeterli 2- Etkileyici, çekici, mükemmel<br />

YETMEN: Olgun, gelişkin, uzman, yeterli, yetenekli<br />

YEYGÜ: Armağan, bahşiş, ihsan<br />

YEYĐN: Galip, kavi, üstte olan<br />

YEYNĐ: Ehven, iyi<br />

YEYREK: Makbul, kabul gören, beğeni toplayan<br />

YEYTEM: Eski, kadim<br />

YIBAR: 1- Koku, parfüm 2- Kokulu mum<br />

YIĞ: Yığılı, toplu, birikim<br />

YIĞAÇ: 1- Ağaç 2- Erkeklik organı 3-Yığıcı, toplayıcı<br />

YIĞAN: (Yıkan) 1- Yığıcı 2- Yıkıcı<br />

YIĞIN: Birikim, kitle, yığılı olma hali, yığılmış, istifli<br />

YIĞINAK: Toplum, kitle<br />

YIĞINCA: Genel, teamül, sosyal kural, toplumun benimseyip uyguladığı kurallar<br />

YIĞLINÇ: (Yığlınçı) Đffetli, edepli, namuslu<br />

YIĞNAK: Yığın, yığınak, toplum, cemaat<br />

YIĞRIK: Mahçup, utangaç<br />

YIKIN: (yığın) Afet, yıkım , zarar<br />

YIKINÇ: Yıkmış, yıkıcı<br />

YIKMIŞ: Yıkıcı, devirici, güçlü<br />

YILDIKU: Yıldız, yıldız kümesi<br />

YILDIR: Yıldırıcı, ürkütücü, heybetli, dehşetli, şiddetli, gözü kara, korkusuz<br />

YILDIRAN: Ürkütücü, korkutucu, heybetli, gösterişli<br />

YILDIRGAN: Yıldıran, ürküten, korkutan, şaşalı, gösterişli<br />

YILDIRIM: (Yaldırım) 1- Berk, yüksek voltajlı elektrik 2- Göz kamaştırıcı, ışık, aşırı parlaklık<br />

YILDIZ: Yaldız, parlak ışık, parlayan, ışıyan<br />

YILDURU: Berrak, net, temiz, billur<br />

YILGI: Yılma, dehşet, ürküntü<br />

YILGIN: Yılmış, ürkek, bezgin

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!