yönde çıkmıştır. Yapılan hesaplamalar, verimlilikte %1 oranındaki bir artışın ihracat değerleri oranında%1,6’lık bir artışa yol açtığını göstermiştir.Bu konuda ve Stern tarafından yine İngiltere ve ABD’yi ele alarak 1950 ve 1959 verileri ile yapılançalışma da klasik modeli destekleyici sonuçlar vermiştir. Bunun gibi Golub da 1980–1989 verileri ile başlıcasanayileşmiş ülkeleri kapsayan daha genel bir çalışma yapmıştır. Bu çalışmanın da, özelikle ABD ve Japonyaticaretinin Ricardo modelini destekler nitelikte olduğunu ortaya koymuştur.Ricardo modeli ve genel olarak klasik model ülkeler arasında verimlilik farklarının nedenlerikonusunda herhangi bir açıklama yapmamıştır. Bu eksikliği giderme çabasında olan ilk teori ise Heckscher –Ohlin teorisidir.Yeni Teoremler:Leontief çelişkisinin faktör donatımı üzerinde yarattığı tartışmalar sonucunda, 1960’lardan sonrauluslararası ticareti açıklamak üzere yeni yeni teoremler veya hipotezler ortaya atılmıştır.1. Nitelikli İşgücü Teoremi:Keesing ve Kenen gibi yazarlar, sanayi ülkeleri arasındaki dış ticaretin büyük bir bölümünün nitelikliişgücü farklılıkları ile açıklanabileceğine işaret etmişlerdir. Bu görüşe göre belirli türlerdeki mesleki veyanitelikli işgücü bakımından zengin ülkeler, üretimi büyük ölçüde bu faktörlere bağlı mallarda uzmanlaşırlar.Öte yandan, niteliksiz emeğe bol olarak sahip bulunan ülkeler ise yoğun biçimde niteliksiz emeği içerenmalların üretiminde üstünlüğe sahip bulunmaktadır.Gerek işgücünün eğitilmesi, gerekse fiziki sermayenin yaratılması tasarrufu gerektirir. Gerçek hayatta,nitelikli emek-yoğun mallarla sermaye-yoğun mallar genellikle birbirinin aynısıdır. O yüzden bazı iktisatçılarbu ikisinin “türetilmiş” kaynaklar adı altında birleştirilmesini önerirler. Heckscher – Ohlin teorisinin buyönde değiştirilmiş şekline, “neo-faktör donatımı” teorisi denmektedir.2. Teknoloji Açığı Teoremi:Teknoloji açığı hipotezi 1961’de Posner tarafından ortaya atıldı. Buna göre, sanayileşmiş ülkelerarasındaki ticaretin büyük bir bölümü yeni mal ve üretim süreçlerine dayalıdır. Bunlar çoğunluğu ilerisanayileşmiş ülkelerde kurulu bulunan yenilikçi firmalar tarafından geliştirilirler. Yenilikler, patent ve fikrimülkiyet hakları yasaları ile korunur. Başka bir değişle, bir yeniliği ilk kez bulan firma onun monopolcusuolur.Yeni bir mal veya üretim süreci bulan sanayileşmiş ülkeler, bu malların ilk ihracatçıları olurlar. Ancakzamanla teknoloji taklit yoluyla, ya da serbest bir mal durumuna gelerek öteki ülkelerin eline geçtikten sonra,o ülkeler emeğin ucuzluğu veya doğal kaynak üstünlükleri nedeniyle söz konusu malı ilk icat edenden dahaucuza üretirler. Böylece adı geçen mal daha az gelişmiş durumdaki bu ülkeler tarafından ihraç olunmayabaşlanır. Malı ilk icat edenler bu ülkelerle rekabet edemedikleri için onu şimdi dışarıdan ithal ederler. Bununen tipik örneği dokumacılık ürünleridir.3. Ürün Dönemleri Teoremi:Ürün dönemleri hipotezi, teknoloji açığı hipotezinin genelleştirilmiş ve geliştirilmiş bir şeklidir.1966’da Raymond Vernon tarafından ortaya atılmıştır.Hipotezde öne sürülen görüşe göre, bazı ülkeler halen var olan mallarda, bazıları da yeni mallarüretiminde uzmanlaşırlar. Ancak kritik önem taşıyan varsayım şu ki bir mal, yeni mal durumundan eski malbiçimindeki yaşam dönemlerine geçerken üretimin coğrafi yeri de değişir. Vernon’a göre, teknolojikyenilikler ve yeni malların geliştirtmesi ileri sanayileşmiş ülkelerde, özellikle de ABD’de oluşur. Bu durum,yüksek derecede eğitilmiş işgücünün ve AR-GE’ye yapılan göreceli yüksek harcamaların bir sonucudur.Ürün dönemleri hipotezine göre yeni malın üretimi önce ufak çapta yapılır. Üretim sürdürüldükçeüretime ilişkin sorunlar çözümlenir ve ürün geliştirilir. İlk aşamadaki ufak ölçekli üretim ihracata değil, içpiyasa talebini karşılamaya yöneliktir. Ayrıca, başlangıçta üretimin tüketiciye yakın yerde gerçekleştirilmesigerekir. Çünkü malın geliştirilmesinde destek sağlayan onlardır. Burada yalnızca yurtiçi firmalar yeniteknolojiye sahip olduklarından, üretim yeniliği bulunan firmanın ülkesinde yapılır. Üretimin ilkaşamasındaki özellikler bunlardır.22
MiktarAşama I Aşama II Aşama III Aşama IV Aşama VTüketimİthalatYenilikçiÜlkeİthalatİhracatÜretimÜretimİhracatTaklitçiÜlkeTüketim0 A B C D Zaman— Ürün Dönemi Aşamaları –İkinci aşamada ürün hemen hemen tam olarak olgulaştırılmıştır. Bu aşamada üretim hızlandırılır,satışlar önce iç piyasaya yöneliktir, sonra ihracata başlanır. Böylece malın iç tüketimi ve iç üretimi artar,fakat dışarıda gelişen bir talep de bulunduğu için üretimdeki artış hızı çok daha yüksektir. Üretici firma halenyeni teknolojiyi tek başına elinde tutmaktadır.Üçüncü aşamaya geçilir. Artık yenilikçi firma içte ve dışta teknoloji lisansı vermeyi kârlı bulmayabaşlar. Standart üretimin maliyetini düşürmek için üretim, örneğin işçi ücretlerinin düşük olduğu ötekiülkelere kaydırılır.Yenilikçi ülkenin iç piyasası, yerli üretim yerine ithalatla karşılanmaya başlanınca beşinci aşamayageçilmiş olunur. Artık teknoloji dünya ülkelerine tümüyle yayılmış ve üretimi sınırlandıran lisanslar da sonaermiş, yani teknoloji bir tür serbest mal durumuna gelmiştir.Nihayet yenilikçi ülke kendi piyasasında da tamamen devre dışı bırakılınca ürün dönemleritamamlanmış olur. Ülkede iç tüketim var, fakat tümüyle ithalat yoluyla karşılanıyor. Artık sıra yeniteknolojik buluşların aranmasına gelmiştir.4. Tercihlerde Benzerlik Teoremi:İsveçli iktisatçı Brunstam Linder’in 1961’de geliştirdiği “tercihlerde benzerlik” hipotezi homojenolmayan sanayi ürünleri ticaretini konu alır. Bu görüşe göre, sözü edilen malların ticareti üretimmaliyetlerinden çok, ülkeler arasındaki zevk ve tercihlerin benzerliğine yani talep koşullarına bağlıdır. Zevkve tercihleri belirleyen temel etken de göreceli gelir düzeyleridir.Linder’e göre bir ülkede firmalar, halkın çoğunluğu tarafından talep edilen ve piyasası geniş olanmalları üretirler. İç piyasanın talebini karşılamak için üretim yapıldıkça bu malların üretiminde deneğim veetkinlik kazanılır; daha sonra da söz olan ülkelere ihraç edilir. Diğer yandan, zevk ve tercihleri farklı olandüşük veya yüksek gelirli azınlıkların talebi ise tercihleri kendilerine benzeyen yabancı ülkelerden yapılanithalatla karşılanır. Taleplerin çakışması hipotezi de denilen bu görüşe göre, sanayi ürünlerinin ticari özelliklebenzer tercihlere ve gelir düzeylerine sahip ülkeler arasında yoğunlaşacaktır.5. Ölçek Ekonomileri Teoremi:Bazı mallarda ortalama üretim maliyetleri üretim ölçeğine ya da üretim hacmine bağlıdır. Eğer üretimölçeği büyürken ortalama maliyetler düşüyorsa üretimde ölçeğe göre azalan maliyetler veya artan getirikoşulları geçerlidir.Faktör donatımı teorisinde, daha önce görüldüğü gibi, ilgili ülkelerde malların sabit verim koşullarıaltında üretildiği varsayılır.23