Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Life Magazin<br />
da dinleniyor ve kendine bir dinleyici<br />
bulabiliyor. Bu da müziğin güçlerinden<br />
biri haline dönüştü. Dolayısıyla müzik, çok<br />
önemli bir şey insanlar için. Benim için ise<br />
müziksiz ve ritimsiz bir hayat düşünmek<br />
zor. Bu bizim hayatımızın içinde geçiyor.<br />
Tabi benim müzik ile ilişkim daha özel,<br />
ben daha farklı bakıyorum müziğe. Mesela<br />
çevreden duyduğum herhangi bir ses bana<br />
bir şarkı etkisi yapıyor veya kafamda tasarladığım<br />
müzikler ile dolaşıyorum. Böyle<br />
bir yanı da var benim için. Küçük yaşlardan<br />
itibaren müziksiz olamayacağımı anladım<br />
ve müzikle uğraşmakla ancak ruhum<br />
tatmin oldu.<br />
Sosyal ve politik gündemden<br />
uzak kalmayan, hatta tam aksine<br />
gidişata dokunmaya çalışan<br />
bir yerde duruyorsunuz. Bu<br />
minvalde sanatçının politika<br />
üzerinde böyle bir işlevi var mıdır?<br />
Bu soruya şöyle cevap vermek istiyorum;<br />
biz neysek oyuz. Bu da bizim müziğimize<br />
yansıyor. İnsan kendisini eğer toplumdan<br />
soyutlamazsa, ister istemez sosyal olaylardan,<br />
hayattan etkileniyor ve ürünlerini de<br />
bu birikimlerin sonucunda ortaya çıkarıyor.<br />
Bu sebeple de politik değilim denemez.<br />
Çünkü her yaptığınız şey, sizin belli bir<br />
politikayla uyumlu olabilir. Onun için “Ben<br />
politikaya hiç bulaşmıyorum” denebilir<br />
tırnak içinde, ama ben onu şöyle söylüyorum;<br />
aslında biz ya da bize benzeyen diğer<br />
müzik grupları politika yapmak için değil<br />
ama, kendi söylemek istediği şeyi anlatmak<br />
için müzik yapıyor. Kendi söylemini ortaya<br />
koymak için. Böyle olduğu zaman da politika<br />
anlaşılabiliyor.<br />
Buna ek olarak müzik sektörünün<br />
içinde bulunduğu durumu nasıl<br />
yorumluyorsunuz?<br />
Müzik, bir şekil ve sistem değiştirdi. Eskiden<br />
müzik şirketleri, plak şirketleri vardı. Sonra<br />
kaset oldu kaset sattılar, sonra CD oldu<br />
dijital ortama girdi, internete girince de<br />
olaylar bambaşka bir hal aldı. Şimdi mesela<br />
albüm satışları düştü. Çünkü herkes müziği<br />
cep telefonlarının da internet ile bağlantı<br />
kurmasıyla internetten dinlemeye başladı.<br />
Ve maalesef böyle bir devrim yaşadık son<br />
onbeş yılda. Eskiden birisi gidiyordu, benim<br />
bestelerim var diyordu, plak şirketlerine<br />
dinletiyordu. Biri de “Gel albüm yapalım”<br />
diyordu. Stüdyoya gidiliyor, şarkılar<br />
seçiliyor, stüdyoda çalınıp albüm haline<br />
getiriliyordu. Bu plak şirketi de bunu CD ya<br />
da kaset haline getirerek satışa sunuyordu<br />
ve birçok kişi de oradan para kazanıyordu.<br />
Şimdi öyle bir şey yok; basılı plak, CD, kaset<br />
diye bir şey kalmadı.<br />
Mesela bizim yetişme dönemimizden örnek<br />
vereyim; diyelim ki yeni bir albüm çıktığı zaman<br />
o albümü alıyorduk, müzikle uğraştığımız<br />
için grubumuz da vardı. Gidiyorduk bir<br />
arkadaşımızın evine, pikapta müzik çalıyor,<br />
vay be diyerek dinliyoruz. Gitarı kim çalmış,<br />
sözler kime ait, böyle araştırarak kitap okur<br />
gibi dinliyorduk müziği yani. Bu da elbette<br />
zevkliydi. Şimdi eski albümler tekrar plak<br />
olarak basılmaya başlandı.<br />
Kadıköy hakkında ne düşünüyorsunuz?<br />
Sizce Kadıköylülerin müzik ve sanata<br />
bakışı nasıl?<br />
Kadıköy, son yıllarda kendi önemini daha<br />
çok hissettiren bir yer haline geldi. Bunda<br />
tabi ki Kadıköy’deki insan yapısının önemi<br />
var. Kadıköy’ü oluşturan sakinler daha<br />
çağdaş, düşünceli, demokrasi ve laikliğe<br />
inanan insanlar. Kendi içlerinde bazı yanlışları<br />
da olabilir, ama sonuçta Türkiye’nin<br />
çağdaş yüzünü yansıtan bir insan topluluğunun<br />
birlikte yaşadığı yer Kadıköy. O<br />
yüzden de son yıllarda Kadıköy’de yaşam,<br />
İstanbul’un diğer semtlerine göre daha<br />
cazip hale geldi.<br />
Belediye yönetiminin de o çizgide olması,<br />
halkın kendi seçtiği çizgiye uygun yerde<br />
durması çok güzel bir yaşam filizlendirdi.<br />
Beyoğlu’nun kültür ve sanattaki<br />
öncü durumu belki hâlâ sürüyor ama bu<br />
Kadıköy’e biraz da olsun transfer olmuş<br />
durumda. Burada konserler yoğunlaştı.<br />
İstanbul’un Avrupa Yakası’nda bir opera<br />
binası kalmadı ama Kadıköy’de Süreyya<br />
Operası var. Sanatçılar ara sokaklardaki<br />
atölyelerinde seramik çalışmalarını,<br />
müzik çalışmalarını yaparlardı. Bunların<br />
hepsi Beyoğlu’ndan Kadıköy’e kaymaya<br />
başladı. Böyle olunca da buradaki yaşam<br />
daha da renklendi.<br />
Zaten genellikle şöyle olur; bir yeri önce<br />
sanatçılar keşfeder. Bodrum’da da öyle<br />
oldu. Bedri Rahmi Eyüboğlu, Azra Erhad<br />
gibi yazarlar, ressamlar mavi yolculuk<br />
yaptılar Bodrum’a, Halikarnas’a. Önce oraya<br />
Cevat Şakir gitti, orada yazdığı kitaplar ile<br />
orayı keşfetti. İşte Kadıköy’de de böyle bir<br />
şey oldu. Mesela Yeldeğirmeni semtinin<br />
ara sokaklarında veya Moda’ya giderken<br />
sokaklarda bir atölye görüyorsun; bir<br />
ressam bir yandan müzik dinlerken, soğuk<br />
bir dükkânda resim ya da heykel yapıyor.<br />
Kadıköy böyle işte...<br />
Ocak & Şubat 2018 kadikoylife.com : 101