You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Kapak<br />
Mimar ve Kent Tarihçisi Sinan Genim<br />
DEMİRYOLU MİRASI NEDİR?<br />
Dünya tarihinin dönüm noktaları arasında yer<br />
alan bir dönemi beslediği için bugün demiryolları,<br />
bütün dünyada kültürel miras kabul<br />
ediliyor. Endüstrileşmeyi güçlendiren önemli<br />
faktörlerden biri olarak demiryolunun toplumlar<br />
üzerindeki sosyal, tarihsel, ekonomik<br />
ve siyasi etkileri, günümüzde bütün dünyada<br />
bir inceleme alanı. ‘Demiryolu Mirası’ olarak<br />
adlandırılan bu birikim, somut olarak yolcu<br />
binaları, vagon depoları, istasyonlar, su depoları,<br />
köprü ve viyadükler gibi yapılarda karşılık<br />
buluyor. Bununla birlikte bütün bu yapıların<br />
buluşmalara, kavuşmalara, ayrılıklara ev<br />
sahipliği yapması ya da ülkelere ve toplumlara<br />
yön veren insanları misafir etmesi, sayısız kere<br />
edebiyata ve sinemaya yansımış birer kültür<br />
malzemesi olarak karşımıza çıkıyor.<br />
Üzerinde yaşadığımız topraklarda ise<br />
demiryolunun hikâyesi, Batı dünyasındakinden<br />
kısa bir süre sonra başlıyor.<br />
Türkiye’deki demiryolu mirasını oluşturan<br />
ve demiryolu ulaşımını değerli kılan unsurlardan<br />
belki de en önemlisi, ülke coğrafyasının<br />
jeopolitik önemi.<br />
İPEKYOLU’NUN ÖNEMLİ BİR<br />
PARÇASI<br />
Nitekim, İstanbul’dan başlayarak Anadolu’nun<br />
ve Avrupa’nın içlerine uzanan,<br />
Anadolu ve Rumeli demiryolu hattı<br />
yapıldığı günden bu yana Osmanlı İmparatorluğu’na<br />
ekonomik, kültürel ve siyasi<br />
kazançlar getirdiği gibi bugün de, aynı<br />
değerini koruyor. Uygarlıkları sentezleyen,<br />
dünyayı değiştiren fetihlere, buluşlara,<br />
buluşmalara, keşiflere imkân sağlayan bir<br />
medeniyet yolu olarak tanımlayabildiğimiz<br />
İpek Yolu’nun bir parçasını oluşturuyor.<br />
Öte yandan romanlara ve filmlere konu<br />
olmuş Doğu Ekspresi, Haydarpaşa Gar’ının<br />
merdivenlerinden İstanbul’a ayak basan<br />
Anadolu insanı ya da Sirkeci Gar’ından ikinci<br />
vatanları Almanya’ya hareket eden göçmenlerimiz<br />
gibi toplumsal hafızamıza kazınan<br />
birçok olaya ve anıya ev sahipliği yapıyor.<br />
İSTANBUL’DA BANLİYÖ HATTININ TARİHİ<br />
Ünlü Mimar ve Şehir Tarihçisi Dr. Sinan Genim,<br />
Kadıköy Life okuyucuları için, Anadolu<br />
ve İstanbul’daki ilk demiryolu hatlarının<br />
hikâyelerini şöyle anlatıyor:<br />
“30 Haziran 1855 tarihinde vükelâya hitaben<br />
yaptığı bir konuşmada Sultan Abdülmecid,<br />
ülkenin imar ve ekonomik olarak gelişmesi<br />
açısından demiryollarının önemine değinir<br />
ve bir an önce bu işe girişilmesini ister. Kısa<br />
süre sonra 1856’da verilen izinle Köstence -<br />
Çernova ile açılışı 1 Temmuz 1866’da yapılan<br />
İzmir-Aydın demiryolu hatlarının yapımına<br />
başlanır. Ardından Ruscuk-Varna ve<br />
İzmir-Kasaba hatlarının yapımı için izin çıkar.<br />
İstanbul’da gerçekleştirilen ilk demiryolu<br />
hattı ise, yapımına 4 Haziran 1870 tarihinde<br />
başlanan Yedikule-Küçükçekmece’dir. Bu<br />
hatların yapımı için bazı yabancı kuruluş<br />
ve sermayeye imtiyaz verilmiştir. Bu arada<br />
ortaya çıkan problemleri de değerlendiren<br />
Osmanlı yönetimi, giderek önem kazanan<br />
demiryolu yapımını kendi olanaklarıyla<br />
yapmaya yönelir. Bu konudaki ilk deneme<br />
Haydarpaşa-İzmit ve Bursa-Mudanya<br />
demiryollarıdır. İstanbul’u Basra’ya bağlayan<br />
4 bin 760 kilometre uzunluğundaki bir hattın<br />
başlangıç noktası olarak düşünülen 91<br />
kilometre uzunluğundaki Haydarpaşa-İzmit<br />
hattı, iki yıl süren çalışmalar sonrası Sultan<br />
Abdülaziz döneminde, 1873 yılı Ağustos<br />
ayında işletmeye açılır.”<br />
Ocak & Şubat 2018 kadikoylife.com : 37