K. BOSTANCI ve arkMinimal invaziv pektus ekskavatum onarımıkas dokularına 1 numara polidioksan (PDS) sütür iletespit edildi.Torakoskop için yapılan insizyondanyerleştirilen bir aspirasyon sondası yardımıyla pozitifbasınçlı ventilasyon eşliğinde sualtı drenajıuygulanarak hava tahliyesi yapıldı ve sonda çekildi.Olguların tümüne ameliyat sonrasındakontrol göğüs grafisi çekilerek pnömotoraksyönünden değerlendirildi (Şekil 3). Takip gerektirenolgularda grafiler günlük olarak tekrarlandı.Şekil 2. Ameliyat esnasında iki kılavuz ile retrosternaltünellerin oluşturulmuş haliŞekil 3. İki bar ile minimal invaziv onarım yapılanolgunun postoperatif göğüs grafisiAğrı kontrolü için postoperatif ilk iki günboyunca hasta kontrollü epidural analjezi, hastakontrollü intravenöz analjezi veya rutin intravenözanaljezi yöntemlerinden biri uygulandı, üçüncügünden itibaren taburculuğa kadar oral analjeziklerleağrı kontrolüne devam edildi (Şekil 4).Ameliyat öncesi ve ameliyattan 6 ay sonraolgulara yaşam kalitesi anketi uygulandı vememnuniyet dereceleri belirlendi. Derecelendirme;“çok memnun”, “memnun”, “memnun değil” ve “hiçmemnun değil” şeklinde yapıldı.Yerleştirilen barlar en az 2 yıl süreyleizlendikten sonar; hastanın yaşı, göğüs kafesi yapısıve deformitenin şekli göz önünde bulundurularak 5yıla kadar uzayabilen süre sonunda genel anestezialtında çekildi.İstatistiksel analizlerde tanımlayıcıistatistikler uygulandı ve analiz için SPSS 15.0(SPSS Inc., Chicago, IL) yazılımından yararlanıldı.BULGULARAğustos 2005’ten Kasım 2010’a kadargeçen sure zarfında kliniğimizde MIRPE tekniği ilecerrahi düzeltme yapılan 168 PE olgusunun 141’ierkek, 27’si kadın idi. Yaş aralığı 6 ile 35 arasındadeğişmekteydi ve ortanca yaş 16 olarak hesaplandı.Ameliyat endikasyonu olguların 167’sindepsikososyal sorun yaratan kozmetik görüntübozukluğu iken bir olguda ek olarak derin ksifoidalbasıya eşlik eden perikardiyal efüzyon idi.Olguların 110’unda deformite simetrik,58’inde asimetrik idi. Seride en sık rastlanan ekanomali skolyozdu ve 27 olguda saptandı. Dörtolguda hipoplazik meme, 2 olguda polidaktili, 2olguda mental retardasyon, 1 olguda pes ekinus, 1olguda raşitizm, 1 olguda mikrognati, 1 olgudapatent duktus arteriyozus (PDA), 1 olguda patentforamen ovale (PFO), 1 olguda atriyal septal defekt(ASD) ve 1 olguda trakeal bronkus tespit edildi.Olguların 26’sında ailede konjenital göğüsduvarı deformitesi (PE veya pektus karinatum – PC)öyküsü mevcuttu. Deformite 15 olguda 1.derecedeki yakınlarda, 11 olguda 2. dereceyakınlarda, 3 olguda ise hem 1. hem 2. dereceyakınlarda tespit edildi.Olguların 14’ü deformitesi nedeniyle dahaönce başka merkezlerde açık cerrahi uygulanmış venüks gelişmiş olgularken, 2 olguda açık cerrahisonrası gelişen nüksü takiben MIRPE deuygulanmış, 1 olguda ise sadece MIRPEuygulanmış ama düzelme sağlanamamıştı. Birolguda ise hipoplazik memenin eşlik ettiği deformitesilikon protez yerleştirilerek düzeltilmeye çalışılmışancak hasta memnuniyeti sağlanamamıştı.Pektus ekskavatum deformitesi nedeniyleMIRPE uygulanan bu 168 olgudan 105’inde tek barile düzelme sağlanırken 58 olguda 2 bar, 5 olgudaise 3 bar ile düzelme sağlanabildi. Deformitesindeyetersiz düzelme görülen 7 olguda barlar ikinci birseansta yenileriyle değiştirildi, 3 olguda ise bireradet ek bar yerleştirildi. Operasyon süresi 20 dakikaile 180 dakika arasında değişti ve ortanca süre 60dakika olarak hesaplandı. Bir olguda MIRPE ilebirlikte nüks pnömotoraks nedeniyle sağ akciğerekonkomitan apikal kama rezeksiyon uygulandı.Postoperatif erken dönemde ağrı kontrolü,168 olguya uygulanan bu 178 girişimin 80’indeepidural analjezi, 56’sında hasta kontrollü intravenözanaljezi, 42’sinde ise intravenöz analjezi ilesağlandı. Analjezik ajan olarak fentanil vebupivakain kombinasyonu, meperidin ve tramodoltercih edildi. Analjezi idamesi için hastalar oraltramodol ve etodolak ile taburcu edildi.40<strong>Marmara</strong> <strong>Medical</strong> <strong>Journal</strong> 2011; 24 (1):38-43
K. BOSTANCI ve arkMinimal invaziv pektus ekskavatum onarımıHastanede yatış süresi 2 ile 15 günarasında değişmekte idi ve ortanca yatış süresi 5gün olarak hesaplandı.Seride en sık karşılaşılan perioperatifkomplikasyon 12 olguda gelişen pnömotorakstı,ancak sadece ikisine erken postoperatif dönemdetüp torakostomi uygulanması gerekti. Dört olgudaise üçü drenaj gerektiren plevral effüzyon gelişti.Dört olguda yapışıklığa bağlı pulmoner laserasyongelişti ve bu olgulara peroperatuar toraks tüpüyerleştirildi. İki olguda perikardiyal laserasyon, 1olguda ise torakotomi gerektiren miyokardiyallaserasyon gelişti. Miyokardiyal laserasyon primerolarak tamir edildi ve takiben hastaya pektus barıyerleştirildi. Ayrıca 2 olguda kot fraktürü, 1 olgudainterkostal arter kanaması gelişti. Serideki hiçbirolguda kan transfüzyonu gerektirecek boyuttakanama görülmedi.Geç dönemde 8 olguda yara enfeksiyonu,6 olguda selülit, 5 olguda bar dislokasyonu, 1olguda stabilizör dislokasyonu, 3 olguda hematom, 3olguda seroma, 3 olguda nikel alerjisi, (miyokardlaserasyonu gelişen) 1 olguda ise Dresslersendromu gelişti. Dislokasyon olgularına cerrahirevizyon uygulandı. Dressler sendromu gelişen olguda dahil diğer olgularda semptomlar medikaltedaviyle giderildi.Nikel allerjisi gelişen olgulardan birindekireaksiyon geç dönem tip 4 allerjik reaksiyon idi vesemptomların sebat etmesi üzerine yerleştirilmişolan 3 bar postoperatif 10. ayda çekildi. Üç olgununbarları persistan ağrı nedeniyle planlanan süredenönce; 1., 3. ve 5. aylarda çekildi. Bir olguda skolyozderecesinde artış, 1 olguda ise iyatrojenik PCdeformitesi gelişmesi üzerine barlar 20. ve 11.aylarda çekildi.Serideki 7 olguda 2-4 yıl arasındaki takipsonrası planlanan sürenin sonuna ulaşılarak barlarçekildi. Barı çekilen 7 olgudan birinde hastanın ekmüdahale talep etmediği minimal nüks gelişti.Hastalara uyguladığımız yaşam kalitesianketlerinden elde edilen veriler ışığında; olguların%82’si sonuçtan “çok memnun” ve %12’si“memnun” iken %6’sı uygulanan tedaviden“memnun değil” olarak değerlendirildi.Şekil 4. İki bar ile minimal invaziv onarım yapılanolgunun erken postoperatif dönemde göğsünün görünümüTARTIŞMAPektus ekskavatum tedavisinde uygulananaçık cerrahi tekniklere alternatif olarak on yılı aşkınbir süre önce Nuss4 tarafından geliştirilen ve dahasonra Pilegaard 7 tarafından modifiye edilen MIRPEtekniği hem adelosan dönemde hem de erişkinlerdebaşarıyla uygulanabilmektedir 8-10 . Biz dekliniğimizde MIRPE’yi 2005 yılından beri, daha çokPilegaard’ın modifiye ettiği şekliyle daha kısa bar vetek stabilizör kullanarak ve ilave küçük değişikliklerleuygulamaktayız.Literatürde MIRPE’nin 1 ile 50 yaşaralığında olgulara başarıyla uygulanabildiğibildirilmiştir 5,8,9,11,12 . Ancak en ideal yaş aralığıpuberte dönemi yani 10 – 16 yaş arasıdır. Teknikdaha erken yaşlarda da uygulanabilir, ancak takipeden puberte döneminde vücut hızlı gelişirken nüksolasılığı artar. Puberte sonrası dönemde deMİRPE’den iyi sonuç alınabilmektedir, ancak 3. ve4. dekatta uygulandığında iki veya daha fazla barkullanarak düzeltme olasılığı artmaktadır 7 .Minimal invaziv pektus ekskavatumonarımı ile en başarılı sonuçlar deformitesi simetrikolgularda alınır 4 . Deformitesi çok derin ve açılıolgularda, ve asimetrik olgularda cerrahi uygulamazordur ve genellikle düzelme birden fazla barlasağlanabilir. Bu tip olgularda ikinci bir açı verilerekasimetrik olarak bükülen barlarda daha iyi sonuçelde edilir 5 . Biz de asimetrik olgularımızda buyöntemi uyguladık ve simetrik olgulardaki kadaretkin düzelme sağladık.Minimal invaziv pektus ekskavatumonarımında ağrı kontrolü için epidural analjezi tercihedilecekse ameliyat öncesi hastaya torasik epiduralkateter yerleştirilir. Birçok merkezde standartuygulama budur, ancak intravenöz analjezi ile ağrıkontrolü sağlanan merkezler de mevcuttur 6,7,12-14 .Biz serimizde değişik protokoller çerçevesinde heriki yöntemi de etkin bir şekilde uyguladık.Entübasyon için çift lümenli entübasyontüpü kullanılarak tek akciğer söndürülmek suretiyleçalışılan hemitoraks içindeki görüş alanırahatlatılabilir 8,9 . Alternatif olarak tek lümenli tüpleentübasyon yapılır, çalışılan hemitoraksa CO 2ensufle edilerek rahat çalışma alanı yaratılabilir 7,10 .Biz tek lümenli tüple entübasyon ve 5 – 15 mm Hgbasınçla CO 2 ensuflasyonunu tercih ettik, çünkü buşekilde mediyastende yapılan diseksiyonun çokdaha rahat olduğunu düşünüyoruz.Günümüzde MIRPE rutin olaraktorakoskopi yardımlı yapılmaktadır. Sıklıkla sağtorakoskopi tercih edilirken, sol torakoskopiyi veyabilateral torakoskopiyi tercih eden cerrahlar davardır 15-17 . Biz perikard ile sternum arasında tüneloluşturmanın sağdan daha kolay olduğunudüşündüğümüzden sağ torakoskopi ile MIRPEuygulamayı tercih ettik.Kısa bar ve mümkün olduğu kadar göğüsön duvarına yerleştirilmiş stabilizörle bardislokasyonu olasılığının, uzun bar ve yanlarayerleştirilmiş stabilizörden daha düşük olduğubilinmektedir 8,9 . Biz de serimizde Pilegaard’ınmodifikasyonuna uygun şekilde Nuss’un41<strong>Marmara</strong> <strong>Medical</strong> <strong>Journal</strong> 2011; 24 (1):38-43