ESEDUL%20ISLAM%20%28%20%25C3%2585%25C2%259EEYH%20USAME%20HAKKINDA%20HER%25C3%2585%25C2%259EEY%20%29

İslam ülkelerinde, sırf başarısızlık korkusuzla, bizlere cihadın
yasaklanması, durumun bu hadde ulaşması da caiz midir?!.
Selefler (radiyallahu anhum) bugünden daha fazla
tecrübeler yaşadılar. Hüseyin radiyallahu anh ve ashabı,
Yezid‟in üzerine yürüdüler, Kuran okurları, Abdurrahman Bin
Eşas önderliğinde , Zalim El- Haccac‟ın üzerine yürüdü. Ve
bunların hepsi de, çoğu insanın görüşüne göre kötü sonla bitti.
Ancak bu hal, alimleri hiçbir zaman, İslam dininde yer alan
cihadı yasaklama yoluna itmedi.
Günümüzde bazı bozguncuların tertibi olan bu yasaklama
netice de Allahu Teala‟nın cihat emrinin önüne geçmek
demektir. Gerek sahabe, gerek selefler (radiyallahu anhum),
İslam ülkelerinde dinden dönenlerle, haricilerle ve zalimlerle
savaşmışlar, dinden dönen devlet liderlerini de ülkeden
çıkarmak için tüm imkanlarını sarf etmişlerdir. Bu, ancak İslam
ülkesinde mümkün olabilir.
Evet, herhangi bir direnişe girmeden önce dini ve maddi
kazançları ya da kayıpları çok iyi hesap etmek gerekir. Bunu da
yapacak olanlar, bu konudaki ilim sahipleri ve uzmanlardır. Bu
tür kararları ancak, ümmetin liderleri verebilirler.
Usame Bin Laden‟in bu husustaki konumu herkesçe
bilinmektedir. Müslümanları, en tehlikeli ve en şiddetli düşman
olan Amerika ve İsrail‟e karşı cihada teşvik etmektedir. Ki bu
düşman Amerika ve İsrail önderliğinde, hıristiyan -siyonist
birliktir.
Birçok mücahit, rejimlere karşı savaş sahasından
ayrılarak, Amerika ve İsrail‟e karşı savaş sahasına geçmeyi
daha uygun bulmuşlardır. Usame Bin Laden, özellikle Arap
yarımadasında, gençleri bu aşamada rejimlere karşı
savaşmaktan vazgeçirtmek için büyük çaba sarf etmiş ve bu
rejimleri daha kötü bulup, diğer faktörlerin hepsini arka plana
atarak onlarla savaşı ön planda tutanlardan yana dert yanmıştır.
Bu durum da tabi ki, safların bütünlüğünü açıkça etkilemiştir.
Ona düşmanlık edenler, neden acaba kendisini suçlarlarken
bunu da iyiliği olarak hesap etmiyorlar?
123