ESEDUL%20ISLAM%20%28%20%25C3%2585%25C2%259EEYH%20USAME%20HAKKINDA%20HER%25C3%2585%25C2%259EEY%20%29

olarak bana da sizin izleyicilerinize de inanması zor bir durum
gibi gelse de gerçek budur.
Yusri Fuda: Evet bu doğru ve bu konuyu gelen birçok mektup
ve e-mail ile bağlamak istiyorum. Programın bu bölümünü
yayınlayacağımızı ilan ettiğimizden beri, birçokları Usame Bin
Laden‟in, Afganistan‟da Sovyetler Birliği ile savaşın yapıldığı
dönemde, Amerika İstihbaratı ile özel bir ilişki içinde
bulunduğuna, hatta bu ilişkilerin bugün de bir şekilde devam
ediyor olabileceğine, ya da gerginlikler yaşanıyor olabileceğine
inanıyorlar. İşin aslı nedir?
Michael Scheuer: Şunu söyleyebilirim ki, Sovyetler‟e karşı
girişilen savaşta Usame Bin Laden ile hiçbir şekilde
iletişimimiz söz konusu olmadı. Bin Laden, Amerika ile
müttefik olmaya yanaşmıyordu. Onun finans ve silah
kaynakları, askerleri bizimkilerden farklıydı. Amerika‟da
basında çalışan birçok kişi de CIA‟in Usame Bin Laden‟i
kendisine asker edindiğine inanıyorlar ancak benim bilgim ve
görüşüm çerçevesinde bu bilgilerin aslı yoktur.
Yusri Fuda: Sovyetler Birliği ortak düşmandı ve bu devlet
dağıldıktan sonra Amerika, Afganistan‟da şekillenen İsl ami
kaburgayı unutarak kendisine yeni bir düşman aramaya mı
koyuldu?
Michael Scheuer: Ben durumun bu şekilde olduğundan açıkçası
emin değilim. Çıkarlarımız Afganistan‟da birdi. Ve inanıyorum
ki onlar bu kadar kötü bir şekilde engellemezlerdi..1981 -1982
yılları arasında kurulan Hükümet, Sovyetler Birliği‟ni deviren
adamları temsil etmiyordu. Biz dönmeyi istedik, hatta
Neciballah‟ın Hükümet‟in bir parçası olmasını da istemiştik.
Gerçekten inanıyorum ki, Afganistan halkına, kendi sorunlarını
çözmeleri için fırsat vermemekle büyük ve alçakça bir hata
işledik. Sovyetler Birliği‟ni hezimete uğratan adamlara bu
fırsat verilmiş olsaydı belki bizim de durumumuz şu andan çok
daha iyi olacaktı.
Yusri Fuda: Amerika‟nın özellikle Khost Kışlası‟nda Usame
Bin Laden‟i vurma fırsatı, bunun dışında yine başka fırsatlar da
274