ESEDUL%20ISLAM%20%28%20%25C3%2585%25C2%259EEYH%20USAME%20HAKKINDA%20HER%25C3%2585%25C2%259EEY%20%29

çalışmalarımıza katıldı..Birinin ismi Ebu Zeheb‟ti. Sudan asıllı,
Mısırlı..Gitmeden önce bana geldi ve şöyle dedi: Biz, sizinle
kalmak istiyoruz…Bu sözleri işitince gerçekten çok sevindim.
Bölgede çalıştığımız alanın yolu açıktı ve düşman tarafından
biliniyordu. Bize sürekli bomba fırlatıyorlardı…Bizler,
arabadan iniyor, bölgede yayılıyor, sonra işe yeniden
başlıyorduk. Daha sonra bölgeye Ensar Aslanları geldiler.
O günler gerçekten çok güzeldi. Düşmana yakın bir yerde
bulunuyorduk. Yol açıyor, hendekler kazıyorduk. Hepimiz tek
bir çadırda yaşıyorduk…Aramıza Taif ehlinden kardeşimiz
Zubeyh de katıldı. -Gerçek ismi Muhammed Bin El-Mubarek-
…Kararlarımız da namazlarımız da beraberdi. Aynı yerde
yemek yiyorduk. Sırayla nöbet tutuyorduk. Burada çok şiddetli
yabancılık hissediyorduk. Çünkü bu mekan gerçekten de hem
bizim hem de düşman için korkunç bir yerdi. Aramızdan bir kişi
çadır merkezinden çok uzaklara gidemezdi. Çünkü bölge vahşi
ormanlarla kaplıydı…Düşmana yakın olması yorgunluk
veriyordu. Bu hal, uzun zaman böyle sürdü. Bir arkadaş daha
istememiz üzerine kardeşimiz Salih Gamidi aramıza katıldı ve
böylece sayımız 7‟ye yükseldi. Duruma iyimser bakıyorduk ve
2 ay içinde sayımız 40 kardeşe yükseldi. Daha sonra aramıza
Ebu Hanife ve Hüseyin Acib, Muhammed Sahri gibi içlerinde
hiç tereddüt bulunmayan arkadaşlar da katıldılar. Ebu Hanife‟yi
Mescid Ennebevi‟de sabah namazından sonra gördüm. Sefere
hazırlanıyordum. Ve bana, bir kardeşin Afganistan‟a gitmek
istediğini haber verdi. Bu kardeş, kışın eğitimine devam edip,
yazın bizim yanımıza gelmek istiyordu..
Sahri ile buluştum..Onunla birkaç dakika konuşt uk ve göğsü
genişledi, ertesi günü bizimle beraber gitmeye karar
verdi…Üzerine düşeni anladı ve okulu, diplomayı, dünyayı bir
yana bırakarak bize katıldı. Aramızda 4 sene -Allahu Celle
Celaluhu kendisine Celal Abad‟da şehitliği nasip edene - kadar
kaldı.
Bulunduğumuz bölgeye ne isim vereceğimiz hususunda istişare
ettik ve göğüsler açıldı. Resulallah Sallallahu Aleyhi Sellem‟in
139