ESEDUL%20ISLAM%20%28%20%25C3%2585%25C2%259EEYH%20USAME%20HAKKINDA%20HER%25C3%2585%25C2%259EEY%20%29

öldürülmek veya asılmak veya ayakları ve elleri ters yönlerden
kesilmek veya da sürgündür….) Ayet.
Ve Ömer‟in (Radiyallahu anh) Nasir Bin Hicac‟ı Basra‟ya
sürgün etmesiyle Usame‟nin durumunu kıyaslayacak olursak;
Ömer (radiyallahu anh), Nasir Bin Hicac‟i sürmüştür ama
vatandaşlıktan çıkarma gibi bir durum söz kunusu olmamıştır.
Zaten hangi kanun insanın sonradan edinme olmayan bir hakkını,
hangi hakla elinden alabilir ki? Hiçbir insanın vatandaşlık hakkı
asla elinden alınamaz. Bir insanın soyu nereliyse, toprağı da
vatanı da orasıdır.
Usame Bin Laden‟in durumu gerçekten büyük önem taşıyor.
Çünkü onun karşılaştığı durum daha önce hiç kimsenin başına
gelmedi. Ve biz de bu duruma şer‟i hatta medeni hukuk dalında bir
dayanak bulamıyoruz. Bunu yapanların, nereden geldiklerini, bir
kişinin vatandaşlığını kaldırmak için nasıl da sahtekarlıklar
yaptıklarını anlamak çok zor.
Bir devletin vatandaşını gözetmesi gerekirken bu durumun
ahlaki hiçbir tarafı olmadığını görüyoruz. Eğer Usame başka bir
dinden olsaydı, kesinlikle yaptıklarını süsl erler, yazarlardı. O‟nun
yaptıklarını Suud Ailesi‟nden bir kişi yapmış olsaydı, ismini,
Raşitlerin isimlerinin altına yazarlar ve onu kahraman olarak
nitelendirirlerdi. Ancak O, acayip bir asırda, garip bir zamanda
gelen bir adam oldu.
Ayrıca şöyle dedi 18 : Suudi Arabistan Yönetimi‟ne meydan
okudu. Öyle ki Suudi Arabistan Rejimi, Savunma Komisyonu‟nu
ve Resmi konuşmacısı Doktor Muhammed El -Mesari‟yi suçlu
saydığı gibi, Usame Bin Laden‟i ve İslami Düşünür Ebu
Muhammed Makdisi‟yi de suçlu saydı. Yakaladıkları kimseler,
ağır işkencelere maruz kaldıkları gibi, her türlü iğrençliklerler
yapıldı. Bunun yanısıra büyük basın hamlelerine karşın,
suçladıkları kişileri daha fazla itirafa zorlayamadılar.
Çünkü onların görüşlerinin etkisi altında kalmışlardır. Ve
garip olan şu ki; ne oluyor da onlara, Suudi Alimler‟in ve
diğerlerinin yazarak, bedavaya, içeride ve dışarıda 100 binlerce
dağıttıklarından etkilenilmediğini görmüyorlar? Yönetim, fikren
18 01.05.1996 tarihli Şer‟i Hukukların Savunma Komisyonu‟nun Bülteni.
37