ESEDUL%20ISLAM%20%28%20%25C3%2585%25C2%259EEYH%20USAME%20HAKKINDA%20HER%25C3%2585%25C2%259EEY%20%29

gelen tüm çabayı sarfetmiş, tüm imkanlarını kullanmıştır. Savaş
sahasında, asırların geçmesiyle iki farklı grup ortaya çıktı.
Bunlardan ilki, Allah‟a gerçekten kulluk eden, O‟nun
tekliğine inanıp, hiçbir ortağı olmadığını kabul eden, gönderdiği
peygamberine tabi olup, gösterdiği yolda gidenler ki bunlar,
Rahman‟ın gerçek evliyalarıdırlar. Diğer grup ise, kafirlerdir ki;
peygamberi üzerine iftira atıp, O‟nun yolundan saptırmaya
çalışırlar, O‟na karşı savaş açarlar. Bunu bazıları, babalarının ve
dedelerinin dinlerine kızgın oldukları için bazıları ise, mal, mevki
veya başka çıkarlar için yaparlar. İşte bunl ar, şeytanın
ordusudurlar. Ancak Allah‟ın(Celle Celaluhu) hikmetidir ki, hakkı
ortaya koymuş ve bazılarını bu hak üzere sabit kılmış ve onlara
inandıkları hak yolda sabretme gücü vermiştir. Bu kısmı
insanların bildiği kısımdır. Ancak vallahi Allah (Azze ve Celle),
gökten isterse melekler indirmeye de kadirdir.
Allah‟ın (Celle Celaluhu) insanları imtihan etmesi, tekrar
tekrar denemesi, hep müminlerle münafıkları, sabırlılarla zayıfları
bilip, ayırt etmek istemesindendir. Hiç şüphe yok ki Allah Azze
Celle, ne olduğunu da ne olacağını da çok iyi bilmektedir. Küçük -
büyük, mümin-kafir, iyi-kötü her şey indindeki kitapta yazılıdır.
(Levh Elmahfuz). Ancak Allahu Teala, insanlara zerre kadar
zulmetmez. Herkesin yaptığı işleri hesap eder. Ve onların hallerini
de kendisinden daha iyi bilen yoktur.
Allahu Teala yüce kitabı Kur‟an-ı Kerim‟de şöyle buyuruyor:
„Biz peygamber göndermediklerimize asla azap ediciler değildik.‟
Başka bir ayette de şöyle buyuruyor: „her kim zerre kadar hayır
yaparsa karşılığını görür. Ve kim zerre kadar kötülük yaparsa
karşılığını görür.‟
Allah Azze ve Celle, insanları Allah‟a ibadet etmeye,
birliğini kabul etmeye, emirlerini yerine getirmeye, yasakladığı
şeylerden uzaklaştırmaya davet etmek için peygamberlerini
göndermiştir. Sonra Allah Azze ve Celle, insanları çeşitli
imtihanlara tabi tutar. Ve bu imtihanlara sabredip
sabretmediklerini, yoldan dönüp dönmediklerini, vaatlerinden
76