26.10.2014 Views

dogu-turkistan-raporu

dogu-turkistan-raporu

dogu-turkistan-raporu

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

2010 DOĞU TÜRKİSTAN İNSAN HAKLARI RAPORU<br />

nı aşan ailelere maddi cezalar verilmekte, kırsal kesimde<br />

ise bu parayı ödeyemeyenlerin evleri tahrip<br />

edilmekte, memur olanlar işten atılmakta veya kıdemleri<br />

düşürülmektedir. Kota fazlası hamile kalanlar<br />

iki günden iki aya kadar varan sürelerle karantinaya<br />

alınmakta, kürtaja razı olana kadar bekletilen<br />

kadınlar kürtajdan sonra da eğer çok zayıf<br />

değillerse kısırlaştırılmaktadır. Eğer çocuk her<br />

şeye rağmen dünyaya gelmişse iğne ile zehirlenerek<br />

öldürülmektedir. 1<br />

Çin’de yaşanan bu insanlık suçlarına birçok<br />

somut örnek vermek mümkündür 2 :<br />

1991 yılında Hoten vilayetine bağlı Karakaş ilçesinde<br />

zorunlu kürtaja tabi tutulan kadınların sayısı<br />

18 bin 765’tir ki, bu sayı ilçedeki anne adaylarının<br />

%49’unu teşkil etmektedir. Sincan gazetesinin<br />

12 Eylül 1992 tarihindeki sayısında verdiği bilgilere<br />

göre Doğumu Yasaklama Kanunu’nu tam olarak<br />

uygulamak için hükümet tarafından bu ilçeye<br />

432 kişilik Çinli memur kadrosu tayin edilmiştir.<br />

Yapılan kürtaj ve zorla kısırlaştırma uygulamaları<br />

yüzünden her yıl on binlerce kadın ve çocuk<br />

ölmekte; hamile kadınların eşleri devlet memuruysa<br />

işten atılmakta ve bütün sosyal haklardan<br />

mahrum edilmektedir. Örneğin, 180 bin nüfusa<br />

sahip Çapçal ilçesinde sadece 100 kadına doğum<br />

izni verilmiş, devlet dairelerinde çalışmakta olan 40<br />

kişi, eşleri hamile kaldığı için işinden atılmıştır. 200<br />

bin nüfusa sahip başka bir ilçede ise, hamile kalan<br />

35 bin kadının 686’sı zorla kürtaja tabi tutulmuştur.<br />

Direnen 993 kadın zor kullanılarak ameliyat masasına<br />

yatırılmış ve çocukları öldürülmüştür. 10 bin<br />

705 kadın zorla kısırlaştırılmıştır.<br />

Doğu Türkistan’da zorunlu kürtaj politikası<br />

o kadar dramatik bir noktaya varmıştır ki, kaldırım<br />

kenarlarında yasa dışı doğduğu için ölüme<br />

terk edilmiş yeni doğmuş bebekler görmek olağan<br />

hale gelmiştir. Yaşanan aşağıdaki olay bu sorunun<br />

1 Ahmet Türköz, Doğu Türkistan’da İnsan Hakları Doktora Tezi, s: 48- 49,<br />

İstanbul 1998<br />

2 www.ihh.org.tr, Doğu Türkistan’da Yaşana Problemler ve Çözümleri, s:<br />

2–3, İstanbul 2009<br />

boyutları ile ilgili yeterince açıklayıcı bir nitelik taşımaktadır:<br />

“Turfan şehrinde yaşayan Hayrunnisahan adında<br />

32 yaşında bir Uygur kadın, Kasım 1999 yılında<br />

Ahmet Can adında 36 yaşındaki bir kişi ile evlenmiştir.<br />

Kadının önceki evliliğinden bir çocuğu vardır, Ahmet<br />

Can’ın da daha önceki evliliğinden bir çocuğu vardır.<br />

Buna rağmen her ikisinin de çocukları yanlarında<br />

değildir. Onlar “İkimiz yeni evlendik, üstelik yanımızda<br />

bakacağımız çocuğumuz da yok, hükümet bize çocuk<br />

yapma izni verir” umuduyla bir çocuk dünyaya getirmeye<br />

karar vermişlerdir. Ama Hayrunnisahan’ın hamileliğinden<br />

bir ay sonra doğum kontrol memuru incelemeye<br />

gelerek “plan dışı hamile kalmışsın, çocuğu derhal aldır”<br />

demiştir. Eşler ilgili yerlere giderek durumu anlatmış ne<br />

kadar yalvarmışlarsa da hiçbir fayda elde edememişlerdir.<br />

Doğum kontrol memurları her gün gelerek aileyi<br />

çocuğu aldırmaya zorlamış, Ahmetcan’ın çalıştığı devlet<br />

dairesindeki yöneticiler de “eğer çocuğu aldırmazsan<br />

seni işten çıkaracağız” demişlerdir. Ahmet Can çaresizlikten<br />

çocuğu aldırmaya karar vermiş. Fakat Hayrunnisahan<br />

bu durumdan kurtulmak ve eşinin işine devam<br />

edebilmesi için resmi olarak boşanmaya, başka bir yere<br />

giderek gizlice doğum yapmaya ve olay yatıştıktan sonra<br />

yeniden resmi olarak evlenmeye karar vermiştir. Bu<br />

şekilde hem çocuğu, hem de kocasının işine devam etmesini<br />

sağlamayı planlamıştır. Hayrunnisahan, tüm zorluklara<br />

sabrederek çocuğu sağ-salim dünyaya getirmeye<br />

karar vermiştir. Eşler gerçekten boşanmış ve Hayrunnisahan<br />

gizlice doğum yapmak için Piçan ilçesindeki<br />

bir akrabasının evine gitmiştir. Bir ay sonra Turfan’daki<br />

doğum kontrol memuru, Hayrunnisahan’ı Piçan ilçesinde<br />

gizlendiği yerde bulmuş ve derhal Turfan’a giderek<br />

çocuğu aldırmaya zorlamıştır. Hayrunnisahan oradan<br />

da kaçıp, Toksun ilçesindeki bir akrabasının evine sığınmıştır.Aradan<br />

bir buçuk ay geçtikten sonra yine durum<br />

fark edilince çaresiz kadın, Turfan’dan 300 km. uzakta<br />

bulunan Karaşehir’e bağlı bir dağlık kasabada çobanlık<br />

yapan başka bir akrabasının evine giderek saklanmıştır.<br />

Hayrunnisahan’ın doğum zamanının yaklaştığı<br />

bir günde, söz konusu, Turfan’lı doğum kontrol memu-<br />

62

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!