You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
TARİHÇE<br />
Alhambra idi. Cafe Consert’ler ise, içki ve sigara içilebilen ayrıca kalkıp dolaşılabilen<br />
bir tiyatro türüydü. Bu tür eğlence yerlerinin programlarında daha çok şarkılar,<br />
akrobasi numaraları, pantominler, bale ve revüler bulunurdu. Kafeşantanlardan sonra<br />
kabarelerde açıldı. “Parisina” (Caberat de Nuit) bunlardan biridir. Kafeşantanlar,<br />
kabare barlar yeni eğlence ve içki alışkanlıkları doğurdu.<br />
İstanbul’da ilk kez Tanzimat dönemi sonrasında açılmış olan gazinolar<br />
“meyhanelerin alafrangası” olarak anılırdı. Gazino sözcüğü Türkçe’ye İtalyanca “Kır<br />
evi” anlamına gelen “Casino” sözcüğünden bozularak girmiştir. II. Abdülhamid’in<br />
saltanat dönemi sonralarında Galata’nın Arkadi Sokağı’nda açılmış olan Arkadi<br />
Gazinosu İstanbul’un ilk gazinolarından biridir. Küçük çiftlik, Tepebaşı, Cumhuriyet,<br />
Kristal, Taksim Belediye gazinoları dönemlerine adını yazdıran gazinolardı. Salaş<br />
gazinoların kaçak olarak işletilen koltuk meyhaneleri gibi hizmet vermesi ve müzikli<br />
eğlence programlarının çalgılı meyhaneleri andırmasından dolayı buralara<br />
meyhanelerin alafrangası denilmiştir. Balolardan esinlenerek oluşturulan balozların<br />
boy göstermesi gibi, meyhanelerin alafrangaları da aynı evrelerden geçmiştir (Zat,<br />
2002).<br />
İstanbul’a Rus akını eğlence mekanlarını da etkiledi. Bu döneminde gözde<br />
eğlence yerlerinden biri olan “Rouge et Noire” da, Rus kızları, “Haroşo”lar, bugünün<br />
tabiriyle “nataşa”lar hosteslik yapmaktaydı. “Haraşo” iyi, hoş güzel anlamına gelen<br />
Rusça bir sözcüktür. Bu sözcük Rus lokantalarında, barlarında pavyonlarında,<br />
kabarelerinde, pastanelerinde çok sık duyulurdu. 1930’ larda yerleşik bir beyaz Rus<br />
olgusu görülür. İstanbul da göç bitmiş, gidenler gitmiş, Beyoğlu’nun eğlence yerleri ve<br />
çoğu lokantası artık T.C. vatandaşı olan Beyaz Ruslara kalmıştır. Bu döneme ait<br />
önemli içkili lokantalardan birisi eşi Rus olan bir Amerikalı, Frederick Thomas<br />
tarafından açılan Maksim gazinosuydu. Moscovite isimli rus lokantası daha sonra<br />
George Carpitch tarafından alındı ve meşhur karpıç halini aldı. George Carpitch<br />
Atatürk’ün isteğiyle karpiç lokantasını Ankara’ya taşıdı. Kievli bir yahudi olan<br />
Weinbaum tarafından açılan rose noir yani kara gül, Roube Jansky tarafından yazılan<br />
aynı adlı romana isim oldu. 1920 yılının başında Jean Novotni tarafından açılan<br />
novotni birahanesi çek biraları satarak çok ünlendi ve daha sonra otel ve lokantası da<br />
açıldı. İki rus garson tarafından açılan kit kat barı da uzun süre istanbula hizmet etti.<br />
Fransız Berthet Tophaneli Rıza’nın restoranını alarak 1923 yılında rejansı açtı. Ancak<br />
daha sonra Mihail Mihailoviç’e burayı devretti. Mihail Mihailoviç ise burayı önce<br />
Turkuaz ismiyle çalıştırdı. Daha sonra Turkuaz’ı başka bir yere taşıdı. 1936 yılında<br />
ise rejansı tekrar aynı yerinde açtı. Bu yıllarda artık Ruslar İstanbul’dan çekilmiş ve<br />
rejans neredeyse tek kalmıştı. Maksim, rejans, turkuaz gibi lokantalar Beyoğlundaki<br />
meyhane geleneğini gazinoya çevirmiş, içki kültürüyle eğlence kültürünü birleştirmişti<br />
(Deleon, 1999).<br />
İstanbul barlarının ilki 1911 de açılır. “Gardenbar” (Garden Petits-Champs)...<br />
Garden Petits-Champs daha sonraki yıllarda sadece Gardenbar olarak anılmıştır.<br />
Gardenbar, önce bir bar olarak açıldı daha sonra Beyaz Ruslar sayesinde bir<br />
varyete şekline girdi.<br />
Otel bünyelerinde yer alan İstanbul barlarının ilkinin Pera Palas’ın bünyesinde<br />
bulunan “Orient Bar” olduğu söylenebilir. O dönemde gece eğlence hayatında yer<br />
alan barlar daha ziyade dönemin lüks otellerinin bünyelerinde bulunan barlardır. Pera<br />
21