You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
38<br />
hotel restaurant<br />
& hi-tech<br />
gündem / makale<br />
AGON Danışmanlık ve Mümessillik Hizmetleri CEO’su<br />
Tezer Öner<br />
Hey taksici! “Ne tarafa gidiyorsun?”<br />
Çok meşhur bir tiyatro oyunundan kısa<br />
bir replik. Zeki Alasya ve Metin Akpınar<br />
“Deliler” isimli oyunda muhteşem bir<br />
İstanbul taksi durağı komedisi yapmıştı.<br />
Ama onca seneden sonra düşünüyorum da<br />
hala deli çıkıyoruz bu taksi konusundan…<br />
Yazan konuşan çok, eh bir de ben yazayım<br />
değil mi? Herkes şikayetçi bir kere… Taksi<br />
yok, çok pahalı, nüfusa oranla yetersiz…<br />
Eğitimsiz şoförler, mafyavari ilişkiler,<br />
keyfi bir hizmet anlayışı… Kısa mesafe<br />
gitmem, yağmurda almam, bu saatte<br />
çalışmam, karşıya geçmiyorum, çok<br />
kalabalıksınız, ayakların çamurlu, normal<br />
yoldan gitmem bilmem nereden dolaşırım,<br />
taksimetre açması problem, kapaması<br />
başka problem… Dünyanın en nazlı taksileri<br />
bizde… Seni almaz değişim saatidir ama<br />
yanında bekleyen Arap için akan sular ve<br />
saatler durur… Ne de olsa çok milliyetçi<br />
ve misafirperver adamlardır bir Arap<br />
alınmadan geçilmez yoksa milli itibarımız<br />
bir misafire karşı zedelenir.<br />
Ama Cem Yılmaz’ın oyunundaki repliği<br />
gibi “şimdi oğlanın nişanını yaptık” diye<br />
taksimetreye basılır. Şişli’den Acıbadem’e<br />
ikinci köprü hatta mümkünse üçüncü<br />
köprüden gidilerek cari açığımızın<br />
kapatılmasına katkıda bulunulur. Öyle<br />
de hassas adamlardır taksiciler… Hiç<br />
mi iyisi yok? Çok!.. Onların zaten cep<br />
telefonu numaralarını alıyoruz ki bir<br />
ihtiyaç anında bu adamları önce bulalım…<br />
Bir de uygulamalar var… Puan vereceğin<br />
için onlara katılan taksiciler daha hassas<br />
oluyor. Ama onların bile içinden bazen farklı<br />
adamlar çıkabiliyor. Keşke geneli pırlanta<br />
olsa ama genelde sıkıntı olunca yazıyı da<br />
genele göre yazmak icap ediyor.<br />
Sayılar da enteresan dünyaya kıyasla.<br />
İstanbul’da 889 kişiye 1 taksi, Paris 121<br />
kişiye 1 taksi, Singapur 376 kişiye 1 taksi,<br />
Tokyo 397 kişiye 1 taksi, Londra 418 kişiye<br />
1 taksi, Roma 538 kişiye 1 taksi ve New<br />
York 618 kişiye 1 taksi… Yani taksi sayımızın<br />
18.000 değil, en az 35.000 olması gerekiyor.<br />
Ama bir taksiciler odamız var ki maşallah…<br />
Sadece zam isterken veya belediyeyle kavga<br />
ederken görüyoruz kendilerini nedense<br />
bir eğitimdir, bir güzelliktir, bir sosyal<br />
sorumluluk projesidir falan hiç görmedik<br />
daha… Zaten bu kadar büyük metropolde<br />
neden sadece bir oda var? Sayın devletimiz<br />
mesela benzer bir konuda adım atıp<br />
baroları birden fazla hale getirmişti. Bence<br />
taksiciler odasının da en az dört adet<br />
olması gerekiyor. Şişli, Kadıköy, Esenler ve<br />
Kartal diye dört bölgeye rahatça ayırabiliriz<br />
İstanbul’u…<br />
Taksilerle yaşanan olumsuzlukların çözüm<br />
mercii de yok. Polisi arıyorsun bizi işimiz<br />
değil diyor. Belediyeyi arıyorsun polise<br />
şikâyet edin diyor. O yazan 153 şikâyet<br />
numarasının da hiçbir kifayeti yok. Bugüne<br />
dek hiçbir aksiyon aldıklarını görmedim.<br />
Ayrıca taksi plakalarının durumu nedir<br />
öyle? Bir plaka 2.500.000 TL bu rant işin<br />
meslek olmaktan çıkmış olduğunun kanıtı<br />
zaten. Hem taksi plakası sahiplerinin plaka<br />
kiralamalarında gelir vergisi ödemediğini de<br />
yeni öğrendim. Gerçekten şahane bir düzen.<br />
Halbuki ev alsa aldığı kiradan vergi verecek.<br />
Neden ev alayım, plaka alırım. Taksi zaten<br />
umurumda olmaz çünkü plaka hep artan<br />
değerde ve toplasan 1,5 kg teneke. Üç<br />
beş bin lira versen yeniden bastırıyorsun.<br />
Tertemiz gene 2,5 şahane…<br />
Bu sorunların çözülmesi için çalışma<br />
sürelerinin kayıt altına alınarak<br />
düzenlenmesi, kanuna tabi yevmiye<br />
alınması ya da maaşlı çalışılması,<br />
kiraların kanuna göre belirlenmesi, kiraya<br />
verenlerden gelir vergisi talep edilmesi, mal<br />
sahiplerinin gerçek kazançları üzerinden<br />
vergilendirilmesi, araçlara taksimetreye<br />
bağlı yazarkasa konması ve galericilerin<br />
tekelinin yıkılması gerekiyor. Özellikle bazı<br />
galericilerin kendi aralarında belirlediği<br />
kira ve plaka fiyatları mesleği zor duruma<br />
düşürüyor. Taksicilere yönelik trafik,<br />
davranış, teknik bilgi, adres, yabancı dil<br />
gibi eğitimlerin de artırılarak ve sınava<br />
tabi tutularak belge verilmesi de taksi<br />
camiasında kaliteyi artırabilir. Bunları da<br />
CNN’de öneri olarak gördüm.<br />
Benim ilave edeceğim sadece iki önemli<br />
konu var. Birincisi taksiciler odası sayısı<br />
artmalı ve aynı Fransa’da olduğu gibi<br />
sürücü ve taksi için çift ve eşlenik denetimle<br />
iş izni verilmeli. Yani taksi otomobil olarak<br />
yeterlilikten ve periyodik kontrollerden<br />
geçerken sürücü de eğitim ve sertifika<br />
süreci ve periyodik yenileme kurslarını<br />
bitirmeli. Dolayısıyla o aracı başka sürücü<br />
kullanamamalı. Bu durumda maaşlı<br />
sürücüler veya mal sahibi sürücüler<br />
olacaktır. Bu da sorumluluk ve ceza için<br />
muhatap bulmak demektir.<br />
Ya da ben artık otostop çekmeye<br />
başlayacağım. Bu da bir çözüm. Ortak ve<br />
sosyal bir bilinçle bu eski uygulamayı tekrar<br />
hayata geçirelim.<br />
Taksicilerin sorunları da var. Onu da bir<br />
sonraki yazımda taksicilerin gözünden<br />
İstanbul müşterileri olarak yazacağım.<br />
Yani merak etmeyin, iki tarafa da aynı<br />
mesafedeyim. Saygıdeğer taksici arkadaşlar<br />
yazıyı eleştirmeden önce bir de bir sonraki<br />
yazıyı beklesinler.<br />
Her zaman dediğim gibi iyi esnaf her zaman<br />
kazanır.