Clausewitz-savas-uzerine
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
umlarýdýr. Bu sosyal durumdan ve bu iliþkilerden çýkar savaþlar;<br />
onlara biçim veren, onlarý sýnýrlayan ve þiddetlerini kesen bu<br />
koþullardýr. Ancak bunlar tek baþlarýna savaþýn birer parçasý deðillerdir;<br />
sadece, savaþtan önce de var olan koþullardýr. Yoksa savaþ<br />
felsefesinin özünde hafifletici bir unsur aramak abes olur.<br />
Ýnsanlar arasýndaki çatýþma aslýnda iki deðiþik unsura baðlýdýr:<br />
düþmanlýk duygusu ve düþmanlýk niyeti. Savaþý tanýmlarken<br />
ayýrýcý özellik olarak bunlardan ikincisini seçtik, çünkü daha genel<br />
olaný odur. En hýrslý, en vahþi, en içgüdüsel nefret duygusu bile,<br />
düþmanca niyetler olmadan düþünülemez. Oysa, öyle düþmanca<br />
niyetler olabilir ki, bunlara hiç bir kin, hiç deðilse açýk ve aþýrý bir<br />
düþmanlýk duygusu katýlmayabilir. Örneðin, vahþi kabilelerde duyarlýlýðýn<br />
esindirdiði niyetler, uygar milletlerde ise aklýn emrettiði niyetler<br />
ön plandadýr. Bununla birlikte, bu fark vahþilikle uygarlýðýn<br />
öz niteliklerinden ileri gelmeyip bir takým koþullara, kurumlara, vb.<br />
baðlýdýr. Bu nedenle de ayrýksýz her özel durumda var olmayýp<br />
sadece çoðu hallerde bulunur. Bir kelime ile ifade etmek gerekirse,<br />
en uygar milletler bile vahþi bir kinin etkisinde kalabilirler.<br />
Görülüyor ki, uygar milletler arasýndaki savaþý hükümetlerin<br />
akli tasarruflarýna indirgemek yanlýþ olur: öyle olmuþ olsaydý, iþin<br />
içine hiç bir hýrs ve tutku karýþmaz, [sayfa 45] silahlý kuvvetlerin maddi<br />
gücü bile gereksiz hale gelirdi: aralarýndaki teorik iliþkilerle –bir<br />
çeþit harekât cebri ile– ihtilâf halledilirdi.<br />
Teori bu yola sapmak üzere iken, son savaþýn olaylarýndan<br />
ders alarak yönünü deðiþtirdi. Savaþ bir þiddet hareketi ise de, duyarlýlýðýn<br />
da payýný yadsýmamak gerekir. Savaþ doðrudan doðruya<br />
duygularýn eseri olmamakla birlikte, onlarý az veya çok etkiler ve<br />
bunun derecesi uygarlýk düzeyine deðil, karþýlýklý çýkarlarýn önemine<br />
ve süresine baðlýdýr.<br />
Uygar milletler savaþ tutsaklarýný öldürmüyor, kentleri ve köyleri<br />
yakýp yýkmýyorlarsa, bu, savaþýn yönetilmesinde zekânýn daha<br />
önemli bir yer tutmasýndan ve uygar milletlerin, kendilerini içgüdülerinin<br />
vahþetine kaptýrmadan, kuvveti daha etkin bir þekilde<br />
kullanmasýný öðrenmiþ olmalarýndan ötürüdür.<br />
Barutun keþfi ve ateþli silahlarýn geliþmesindeki sürekli ilerlemeler,<br />
savaþ kavramýnýn özünde var olan düþmaný yok etme eðiliminin<br />
uygarlýðýn ilerlemesi ile hiç bir þekilde engellenmemiþ ve<br />
ortadan kaldýrýlmamýþ olduðunu göstermeye yeterlidir.<br />
<strong>Clausewitz</strong><br />
Savaþ Üzerine<br />
15