20.01.2015 Views

antihomofobikitabi3

antihomofobikitabi3

antihomofobikitabi3

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ULUSLARARASI HOMOFOBİ KARŞITI BULUŞMA 65<br />

ması; diğer bağlamsal işaretlerin varlığı (burada<br />

bağlamsal işaretlerden kast edilen, suç eyleminin<br />

kişinin eşcinsel olarak kimliğini bir şekilde<br />

görünür kılmasının ardından gerçekleşmesidir,<br />

örneğin; aynı cinsten iki kişinin el ele tutuşması<br />

veya sarılması, üzerinde ve/veya evinde, aracında<br />

eşcinsel kimliğini açık edecek belli simgeler<br />

bulundurması vb); mağdurun kendi çıkarsamaları<br />

ve önsezileri (5).<br />

Nefret suçlarının ciddiyetinin boyutlarına bakıldığında,<br />

önyargı motivasyonu ile işlenmeyen<br />

suçlara oranla “fazlasıyla vahşi” olduğu bildirilmektedir<br />

(5, 10).<br />

Nefret suçları konusunda yapılan çalışmaların<br />

işaret ettiği en önemli problemlerden biri de<br />

nefret suçlarının adli makamlara bildirimi konusunda<br />

olmaktadır (3, 5). Yapılan çalışmalar<br />

göstermektedir ki, nefret suçuna maruz kalan<br />

eşcinsel bireylerin % 90’nın uğradıkları suçu<br />

emniyet birimlerine bildirmiyor. Bunun sebeplerinin<br />

en başında ise polis veya emniyet birimlerinde<br />

çalışan diğer kişiler tarafından ikinci<br />

kere ayrımcılığa ve kötü muameleye maruz<br />

kalma korkusu olarak açıklanan, “ikinci travma”<br />

yaşama korkusunun gelmektedir. Öne sürülen<br />

diğer bir önemli neden de kişilerin cinsel yönelimlerini<br />

açık etmek istememelerin olduğu<br />

görülmektedir (5).<br />

Cinsel yönelimi nedeniyle nefret suçlarına<br />

maruz kalan eşcinsel bireylerin önyargı motivasyonu<br />

ile işlenmeyen suçlara maruz kalan<br />

kişilere göre daha yüksek depresyon belirtisi<br />

gösterdikleri ve travma sonrası stres belirtileri<br />

gösterme ihtimallerinin daha yüksek olduğu<br />

yapılan çalışmalar ile ortaya konmuştur (5, 6).<br />

Nefret suçu bir mesaj suçu olarak kabul edilir ve<br />

hedefi sadece direkt etkide bulunduğu mağdur<br />

değil onunla birlikte mağdur bireyin dâhil olduğu<br />

grup/topluluktur. Amaç birey üzerinden bireyin<br />

dâhil olduğu gruba “güvende değilsiniz”<br />

mesajı vermektir. Iganski bunu “zarar dalgaları”<br />

ile açıklamaktadır. Buna göre nefret suçları, suçun<br />

doğrudan hedefi olan mağdurdan başlayıp<br />

dalga dalga büyüyerek tüm toplumu içine alan<br />

bir etkiye sahiptir (7).<br />

Nefret Suçlarında Fail<br />

Nefret suçlarında faillerin sayısı konusunda,<br />

hem kişiye yönelik hem de malvarlığına yönelik<br />

suçlarda, suçun birden fazla fail tarafından<br />

işlenme oranının, diğer suçlara oranla daha<br />

yüksek olduğu görülmüştür (4, 5, 10). Nefret<br />

suçlarında failler bireysel hareket etmekten<br />

ziyade özellikle gruplar şeklinde suç eylemini<br />

gerçekleştirmektedir (10).<br />

Buna karşılık failler çoğu zaman tek başına olan<br />

kişileri hedef seçmektedir (4, 5, 10). Failler hedef<br />

olarak yüksek oranda erkek eşcinselleri seçmektedir<br />

(4).<br />

Nefret suçu faillerinin çoğunlukla genç yaşta<br />

oldukları görülmektedir (5, 10). Nefret suçuna<br />

maruz kalan eşcinsel bireylerin ifadelerine göre<br />

büyük çoğunluğunun failleri 13-25 yaş arası<br />

gençler (5).<br />

Nefret suçu failleri açısından en önemlisi de<br />

neredeyse hemen hepsinin erkek olmasıdır (5,<br />

19, 15).<br />

Nefret suçuna maruz kalan bireylerin % 70’i tanımadığı<br />

kişiler tarafından saldırıya uğradıklarını<br />

belirtmişlerdir (4, 5, 10).<br />

Ancak yine de tanıdık kişiler tarafından nefret<br />

suçuna maruz kalan eşcinsel bireylerin sayısının<br />

da azımsanamayacak ölçüde olduğu bilinmektedir.<br />

Eşcinsel bireylerin sırasıyla aile, sınıf<br />

arkadaşları, komşu, iş arkadaşları ve akraba gibi<br />

tanıdık kişiler tarafından çeşitli taciz ve şiddet ey-

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!