2007 yılı il çevre durum raporu - çevresel etki değerlendirme ...
2007 yılı il çevre durum raporu - çevresel etki değerlendirme ...
2007 yılı il çevre durum raporu - çevresel etki değerlendirme ...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Ölümle sonuçlanan hasarlar fay boyunca 20-200 m. genişliğindeki fiziksel deformasyon zonu<br />
(yüzey kırığı) <strong>il</strong>e bataklık ve dayanımsız zeminler olan pekişmemiş çakıl-kum-m<strong>il</strong>den<br />
oluşan,yeni alüvyon zeminler üzerinde gerçekleşmiştir. Fayın yüzey kırığına çok yakın<br />
mesafede,hatta doğrudan fay kırığı üzerinde bulunmasına rağmen,deprem sarsıntılarından<br />
daha az etk<strong>il</strong>enen sağlam zeminlerdeki yapıların çoğunda ölümcül hasar olmamıştır. Buna<br />
karşın,depremin merkez üssü ve faydan uzakta olan,zayıf zeminlerin çoğunda toplu ölümle<br />
sonuçlanan yıkıntılar oluşmuştur.<br />
Yalova yerleşim alanı ve yakın <strong>çevre</strong>sinde genç alüvyon çökelleri bulunmaktadır. Bu<br />
çökeller özellikle Yalova merkezi,Safrandere ve Mandıra derenin taşıdığı kırıntıların<br />
Marmara Denizi’ne ulaştığı delta üzerinde yer almaktadır. Bu birimde yeraltı suyu seviyesi<br />
yüzeye yakındır. Depremin Yalova’da büyük bir can ve mal kaybına neden olmasının en<br />
önemli nedeni zeminin bu özellikleri dikkate alınmadan yapılaşmaya gid<strong>il</strong>mesidir.<br />
Deprem sırasında yerel zemin tabakalrının statik ve dinamik davranış özelliklerinin<br />
yapısal hasar üzerindeki <strong>etki</strong>si önemlidir.Yapıların deprem kuvvetlerine karşı tasarımında<br />
üzerinde bulundukları zemin tabakalarının hakim periyot,büyütme düzeyi,sıvılaşma riski gibi<br />
dinamik özelliklerinin dikkate alınması gerekmektedir.<br />
C-YAPI ÖZELLİKLERİ<br />
17 Ağustos ve 12 Kasım Depremleri,Marmara Bölgesinin çok geniş bölümünde<br />
yapılarda yıkımlara ve hasarlara yol açmıştır. Doğuda Bolu’dan başlayarak Adapazarı ve<br />
İzmit’e kadar ,Marmara Denizi’nin güneyinde Gölcük,Yalova,Çınarcık’a,kuzeyinde ise<br />
İstanbul (Avcılar, Zeytinburnu, Bakırköy, Bahçelievler, Yeş<strong>il</strong>köy, Florya,<br />
Küçükçekmece,S<strong>il</strong>ivri......) ve Tekirdağ ‘a kadar uzanan bölgede gözlenen yıkımlar ve<br />
hasarlar can kayıplarının büyük olmasına neden olmuştur.<br />
Binalardaki ağır yapısal hasarın ve yıkımların neredeyse tümü,çok katlı betonarme<br />
binalarda meydana gelmiştir. Yaşamlarını yitirenlerin büyük çoğunluğu,kat döşemelerinin<br />
birbirinin üstüne göçmesi sonucu ez<strong>il</strong>erek can vermişlerdir.<br />
Hasarların Nedenleri;<br />
• Yapılar,deprem hareketinin yatay ivmesine karşı yeterli dayanıklılığı göstermemiştir.<br />
• Projeye göre imalat yapmamak veya yanlış yapmak şeklindeki uygulamalar ve uygun<br />
malzemelerin doğru biçimde kullanılmaması,yapım aşamasında zorunlu ve gerekli<br />
deneylerin yapılmamasıdır.<br />
• Kolon kiriş birleşimlerinde ankraj eksikliği,özellikle kolon demirlerinin ankraj<br />
eksikliğinden doğan hasarlar görülmüştür. Etriyelerin yeterli sıklıkta yapılmaması,kirişkolon<br />
düğüm bölgelerinde hemen hemen hiç etriyenin bulunmaması ve donatıların<br />
kenetlenme boylarının yeterli olmamasıdır.<br />
• Binalardaki hasarların bir diğer nedeni,ara kat yapılmasından kaynaklanan “kısa kolon “<br />
problemidir.<br />
• Çok katlı bitişik nizam binalar deprem sırasında birbirlerini etk<strong>il</strong>eyerek hasara neden<br />
olmuştur.<br />
P.1.1.3.DEPREM ANI YATAY VE DÜŞEY YER DEĞİŞTİRMELER<br />
Deprem sırasında oluşan deprem anı yer değiştirmeleri topoğrafyada yatay ve düşey<br />
yer değiştirmeler biçiminde görülmektedir.17 Ağustos 1999 depreminde oluşan yatay ve<br />
düşey yer değiştirmeler;130 km uzunluğundaki yüzey kırığı üzerinde en büyük değerine<br />
ulaşmakta,yüzey kırığından uzaklaştıkça azalmakta ve Sapanca Gölü merkez olmak üzere<br />
245
Change language