10.05.2013 Views

1 TC Sağlık Bakanlığı Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ...

1 TC Sağlık Bakanlığı Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ...

1 TC Sağlık Bakanlığı Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

farklılaşmaktadır. Tedaviden yeterince fayda gördüğünü düşünenler daha fazla oranda düzenli<br />

ilaç kullanırken, kısmen fayda gördüğünü düşünenler düzensiz kullanmakta, fayda<br />

görmediğini düşünenler ise ilaç kullanmamaktadır.<br />

Düzensiz ilaç kullanan veya hiç ilaç kullanmayan hastalara sebepleri sorulduğunda; 81<br />

kişi ilaçların yararına inanmama sebebi ile (38,5 %), 58’i ilaç kullanmaktan hoşlanmama<br />

sebebi ile (27,6 %), 83’ü ilaçların yan etkileri sebebi ile (39,5 %), 33’ü ilaç alacak veya katkı<br />

payı ödeyecek parası olmaması sebebi ile (15,7 %), 53’ü ise başka sebeplerden ötürü (25,2 %)<br />

olduğunu belirtmişlerdir. Diğer ilaç kullanmama veya düzensiz kullanma sebebi<br />

sorgulandığında ise; 30 hastanın hezeyanları nedeni ile (15,2 %), 21 kişinin unutma sebebi ile<br />

(10,0 %), 1 kişinin ailenin ilgisizliğinden ötürü, 1 kişinin de bilgi eksikliği nedeni ile olduğu<br />

anlaşılmıştır. Midrasi ve arkadaşları yaptıkları çalışmada, hastaların tedaviyi bırakma<br />

nedenlerinin nörolojik, endokrin, antikolinerjik ve ekstrapiramidal sistem yan etkilerinin<br />

ortaya çıkması olduğunu göstermiştir (76). Aker ve arkadaşlarının çalışmasında da yan etkiler<br />

nedeni ile görülen ilaç uyumsuzluğu, yaklaşık % 40 oranı ile ikinci sırada yer almıştır.<br />

Yapılan birçok çalışmada da hastaların % 40’nın ilk 1 yıl içinde, % 75’inin 2 yıl içinde çeşitli<br />

yan etkiler nedeni ile ilacı bıraktıkları bildirilmiştir (87,93,94). Yan etkilerden sonra, ilaçların<br />

yararına inanmama bir diğer önemli sebeptir. Burada da hasta ve yakınlarının eğitiminin ve<br />

kurulan ilişkinin önemi bir kez daha ortaya çıkmaktadır.<br />

Hastanın tedavisinde aileye ilişkin sorunlar sorgulandığında; 63 kişide yol ve tedavi<br />

giderlerini karşılayamama (25,8 %), 26 kişide ulaşım sorunu (10,6 %), 126 kişide hastayı<br />

hastaneye getirecek kimsenin olmaması (51,6 %), 22 kişide ailenin hastalığa inanmaması (9,0<br />

%), 70 kişide ailenin ilgisiz davranması (28,6 %), 9 kişide bilgi eksikliği (3,6 %), 84 kişide<br />

hasta sorun çıkarmadığı için kontrole getirmeme (34,4 %) sorun olarak saptanmıştır.<br />

Unutulmaması gereken bir başka önemli nokta da bazı aile üyeleri veya hasta yakınlarının<br />

zamanla yoruldukları ve bakım vericilikten, hastalığın sonuçlarıyla uğraşmaktan yılgınlığa<br />

düştükleri gerçeğidir. Bunun çok ciddiye alınması gerekir (59). Verilen yanıtlarda aileye<br />

ilişkin en önemli sebep hastayı hastaneye getirecek kimsenin olmaması sorunudur. BRSHH’a<br />

gelmeme sebebi olarak “hastamız yatırılmıyor” yanıtını verenlerde de tedavide aileye ilişkin<br />

saptanan sorunlar açısından bakıldığında, hastaneye getirecek kimsenin olmaması, hastanın<br />

şimdilik sorun çıkarmaması ve ailenin ilgisizliği öne çıkmaktadır. Burada da tedaviye ulaşma<br />

kolaylığı ve vaka yönetiminin önemi görülmektedir (88). Kampman ve arkadaşlarının 2003’te<br />

yayınladıkları 4 yıllık izlem çalışmasında, şizofreni tanısı konmuş ve tekrar tekrar hastaneye<br />

118

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!