Ä ÃÄ NDEKÄ LER - Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı
Ä ÃÄ NDEKÄ LER - Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı
Ä ÃÄ NDEKÄ LER - Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
153<br />
2.3.2. Tek Tip Ürüne ve Kitle Turizmine Yönelinmesi<br />
20. yüzyıl turizminin en önemli gerçeklerinden biri insanların kitleler halinde seyahat<br />
etmeleridir. Tüm dünyada turistik seyahatlerin ortalama % 51‟ini tatil ve eğlence amacıyla çıkılan<br />
seyahatler oluĢturmaktadır. Türkiye‟ye ise gezi ve eğlence amacıyla gelen turistlerin toplam içindeki<br />
payı % 59‟dur. Ülkemizin turistlere sunduğu en önemli ürün 3S (Deniz-Kum-GüneĢ) olarak da ifade<br />
edilen kıyı turizmidir.<br />
Türkiye‟ye gelen turistlerin yaklaĢık % 85‟i Avrupa ülkeleri vatandaĢları olup bu ülkelerden<br />
gelen turistlerin (Almanya, BDT) ağırlıklı olarak deniz-kum-güneĢ için ülkemizi tercih ettikleri<br />
görülmektedir. Bu durumun ve kitle turizminin en önemli göstergelerinden birisi Türkiye‟nin mevcut<br />
yatak kapasitesinin 2/3‟ünün sahil turizmine yönelik olarak kıyı Ģeridinde toplanmıĢ olmasıdır.<br />
Dolayısıyla Türkiye yıllardan beri turistik talebin de etkisiyle ağırlıklı olarak sahillere yönelik bir turizm<br />
geliĢtirme politikası gütmekte, turizm potansiyeli yüksek olan diğer bölgeler göz ardı edilmektedir.<br />
Bunun sonucunda ise sahillerin aĢırı yoğunlaĢması, doğal ve kültürel çevre tahribatı, taĢıma<br />
kapasitesinin aĢılması gibi genellikle turizmin istenmeyen olumsuz etkileri ortaya çıkmıĢtır. Bu durum<br />
ayrıca 3S turizminden farklı turizm potansiyeli olan bölgelerin turistik anlamda geliĢmesini de<br />
engellemiĢtir.<br />
Ülke genelinde yaĢanan bu tip kitle turizmi, yoğunlaĢma v.b. sorunlar Amasra, Safranbolu gibi<br />
ilçelerde de görülebilmektedir. Safranbolu ve Amasra‟da özellikle hafta sonlarında, resmi tatil ve<br />
bayramlarda ziyaretçi sayısının artıĢı ile birlikte taĢıma kapasitesi sınırlarının aĢıldığı gözlenmektedir.<br />
Ülkenin sahillere yönelik olarak yıllardır devam eden turizm politikası nedeniyle turizm<br />
potansiyeli yüksek diğer alanlar yıllardır görmezden gelinmiĢ ve ihmal edilmiĢtir. Ancak 1990‟lı yıllardan<br />
bu yana tek tip ürüne ve kitle turizmine yönelik olarak yapılan hatanın farkına varılmıĢtır. Turistlerin<br />
daha otantik, farklı tecrübeler edinme yönünde değiĢen motivasyonlarına paralel olarak Türk turizminin<br />
çeĢitlendirilmesi kapsamında ülkemizin sahip olduğu eĢsiz varlıklarla da uyum sağlayacak biçimde<br />
alternatif turizm türlerinin geliĢtirilmesi hız kazanmıĢtır. Bu bağlamda TR81 Bölgesi de bu turistik<br />
geliĢmeden pay alma yönünde çalıĢmalar baĢlatmıĢtır. Bu kapsamda bölgede geliĢtirilebilecek, kültür<br />
turizmi, kongre turizmi, ekoturizm, kurvaziyer turizmi, dalıĢ turizmi, yayla turizmi gibi yeni turizm<br />
ürünleri haline getirilebilecek çok çeĢitli turizm kaynakları mevcuttur. Bununla birlikte bölge dört<br />
mevsim turizm imkânına sahip olmasına, alternatif turizm için elveriĢli potansiyele sahip olmasına<br />
rağmen ürün çeĢitliliği zayıftır. Turizm ürünlerinin çeĢitlendirilmemesi ve turistik ürün arzının<br />
yetersizliği sektörün geliĢememesinin en önemli nedenleri arasındadır.<br />
2.3.3. Turizm ĠĢletmelerinin Nitelikleri ve Kalite ile Ġlgili Sorunlar<br />
Bilindiği üzere ülkemizde turizm iĢletme belgeli ve belediye belgeli olmak üzere temelde iki tip<br />
konaklama tesisi sınıflaması yapılmaktadır. Hem belediye hem de turizm iĢletme belgeli tesislerin bir<br />
kısmında nitelikler ve hizmet kalitesi ile ilgili sorunlar bulunmaktadir.<br />
Safranbolu ve Amasra ile il merkezleri dıĢında kalan yerlerde nitelikli konaklama tesisi<br />
bulunmamaktadır. Bir bölgede turizm sektörünün geliĢebilmesi için nitelikli konaklama tesislerine<br />
ihtiyaç vardır. Bölgedeki tesislerin önemli bir kısmı belediye belgeli olup nitelikleri zayıftır. Bölgedeki<br />
belediye belgeli turizm tesislerinin sınıflandırılmasında bir standart sözkonusu değildir. Çok farklı<br />
niteliklere ve kaliteye sahip iĢletmeler mevcuttur. Tesislerin sınıflandırılması tekrar gözden geçirilmeli<br />
yapısal bir sınıflandırma sistemi oluĢturulmalıdır. Sınıflandırma sadece fiziksel koĢullar dikkate alınarak<br />
yapılmamalı hizmet kalitesi de sınıflandırmada dikkate alınmalıdır.<br />
Nitelikli tesis ihtiyacının karĢılanması için gerekli çabaların gösterilmesi, bu tesislerin çok katlı<br />
olmayan, doğal çevre ile uyumlu, kültürel dokuyu bozmayan, küçük ölçekli, turistlerin kalite<br />
beklentilerini karĢılayan nitelikte tesisler Ģeklinde inĢa edilmesi sektörün sürdürülebilir geliĢmesi<br />
açısından da önemlidir. Bunun yanısıra birçok tesiste fiyatlama, kalite-fiyat iliĢkisi dikkate alınarak<br />
yapılmadığıdan müĢterilerin ödedikleri paranın hizmet olarak karĢılığını alamadıklarından Ģikâyetleri söz<br />
konusu olmaktadır.<br />
Bölgemizde ayrıca yeterli sayıda seyahat acentası faaliyet göstermemektedir. Bu da bölgede<br />
turizm faaliyetlerinin geliĢmesinde ve bölgenin pazarlanmasında önemli ilerlemeler sağlanmasının<br />
önündeki önemli sorunlardan biridir.