Şiir Günü” olarak kutlanmaktadır.“Heyder Baba dünya yalan dünyadıSüleyman’dan, Nuh’dan kalan dünyadıOğul doğup derde salan dünyadıHer kimseye her ne <strong>ve</strong>rip alıpdıEflâtun’dan bir kuru ad kalıpdı”dizelerinin büyük şairi Şehriyâr, 1929 yılındaön sözünü dönemin ünlü şairlerinden Bahtiyar,Nafisî <strong>ve</strong> Muhammed Tagrî Bahar'ın yazdığı ilkşiir kitabını neşreder.Onu “Şehriyâr” olarak asıl şöhrete kavuşturanşiiri ise bildiğiniz gibi “Heyder Baba’yaSelâm” adını taşır. Bütün Türk dünyasınındilinden düşürmediği <strong>ve</strong> 76 dile çevrilenmeşhur bir manzumedir bu. Merak edenler içinyeri gelmişken söyleyelim ki “Heyder Baba”,Şehriyâr’ın köyünün üstünde kurulu olduğudağın ismidir.Şehriyâr, anadili Türkçeden başka mükemmelderecede Farsça <strong>ve</strong> Arapça, iyi derecede Fransızcabilirdi. Gençliğinden beri musiki ile yakından ilgilenmiştir.Çok güzel tar çalan Şehriyâr'a İran'ınmeşhur musikişinaslarından Ebulhasan Seba,Dervişan’dan kalma kıymetli bir tar hediye etmişti.Şehriyâr, İran'ın ünlü hanende <strong>ve</strong> sazendelerindenEbulhasan Han İkbal, Kamer, Kerimağa Safiile dost olmuş, Ebulhasan Seba dâhil birçoğunaölümleri <strong>ve</strong>silesiyle Farsça <strong>ve</strong> Türkçe mersiyeleryazmıştır. Şehriyâr'ın en büyük zevklerinden birisininde güzel hattıyla yazdığı Kur’an ayetlerinidostlarına hediye etmek olduğu söylenir.Tebriz’de, merhum Şehriyâr’ın bugün edebiyatmüzesi hâline getirilmiş evine de uğradık.Ömrünü geçirdiği evinin bütün odalarında ondanhatıralar var. Yazı takımlarından tutun dagündelik olarak bir evde kullanılacak ne varsa.Salonda camekânlar içinde geride kalan göz nurueserleri, basılmış kitapları. Gazetelerde <strong>ve</strong> dergilerdeyıllar boyu kendisiyle ilgili olarak yapılanhaberler, fotoğraflar, hakkında yazılan yazılar.Duvarları süsleyen kişisel eşyaları, hatıraları.Hâliyle tarihe mal olmuş bir büyük edebî şahsiyetinbir ömür haşır neşir olduğu eşyalarıyla,kitaplarıyla sıcağı sıcağına karşılaşmak, birlikteolmak beni fazlasıyla duygulandırıyor. Tebriz’egelenlerin görmeden geçemeyecekleri yerlerden74eylül-ekim-kasım2013
iri olmalı burası.E<strong>ve</strong>t, “Şehriyâr bir Tebriz evladıdır. Tebriz kadar«güngörmüş», Tebriz kadar sebatkâr, Tebrizkadar Müslümandır...” Acılar içinde bir ömürgeçiren bu aziz ruhun kabrinde rahat <strong>ve</strong> huzuriçinde olması için dualarımızı bırakıp ayrılıyoruzhatıralarından. Hoşça kal Türkçenin bu topraklardaöldükten sonra bile yükselen sesi. Hoş kalTebriz’in derviş yürekli şairi.O anda, bir başka Tebriz evlâdı, büyük şair,Hümam Tebrizî’nin Makbere-i Şu’arâ’daki kabribaşına nakşedilmiş şu mısraları geliyor diliminucuna:Hâne-i imrûz behiştest ki Rıdvân încâstVakt per<strong>ve</strong>rden-i cânest ki cânân încâstNîst mârâ ser-be-sitân u reyâhîn imrûzNergis mest ü gül ü serv-i hırâmân încâstçarşı -pazar tebriz“İnsan bir yere varmak için değil,seyahat etmek için seyahat eder.”GoetheErzurum’a yolu düşenler bilirler, şehrin enönemli yerlerinden biridir Tebriz Kapı. Şimdilerdesadece adı kalmış bu kapının karşılığınıaradım Tebriz’de. Erzurum Kapı yok ama başkakapıları var Tebriz’in. İstanbul Kapı, Gecil Kapı,Bâgmîşe Kapısı… Surhâb Kapısı en tanınmışolanı. Bizim “Nargile” dediğimiz şeye Tebrizliler“Kalyan” diyor. Surhâb Kapı’da bir kalyan kah<strong>ve</strong>sinegiriyoruz. Kalyan çekemiyoruz ama büyükbardaklarla içtiğimiz çayın sayısını unutuyoruz.Bu kah<strong>ve</strong>lerde sigara içmek yasak. Çok sıkı biryasak olmasa da sigara içeni pek görmedik.Aslında dikkati çeken bir şey var burada: Sokaklardasigara içen hemen hemen yok gibi. Birzamanların Tebriz’ini daha yakından görmek <strong>ve</strong>hatta yaşamak isterseniz Makbere-i Şu’ara ziyaretindensonra yolunuzu buraya, kadim Tebriz’inkalbine düşürmelisiniz. Eski Tebriz’in eski insanlarınıda tanıma fırsatı bulmanız mümkün buralardakiköhne dükkânlarda. Kalyan çeken gençlerediyorum ki: “Gençler bize müsaade, geceolmadan görmemiz gereken çok şey var Tebriz’de.Onun için bize Tebriz’in gündüzleri lâzım. Birisihemen atılıyor, Ağa, bize de İstanbul’un gecelerilâzım!... Kah<strong>ve</strong>de bir kahkaha tufanı kopuyor. Buzekice <strong>ve</strong> de içinde muzırca manalar barındıranhazır cevap karşısında gülmeyip ne yaparsınız!?İmam Humeyni Caddesi, Tebriz’i doğudanbatıya iki parçaya bölen bir ana cadde. Bu caddeninbir ucunda Tahran’a giden ana yol, diğerucunda ise Tebriz’in meşhur demiryolu istasyonubulunuyor. 1960’lardan itibaren Tebriz, İran’ınbüyük endüstri merkezlerinden biri hâline gelmeyebaşlamış. Özellikle “Ak Devrim”le birlikteşehirde yeni imar faaliyetlerine girişilmiş, yeni <strong>ve</strong>geniş bulvarlar açılmış, yine yalnız İran’ın değilaynı zamanda Orta Doğu’nun en büyük <strong>ve</strong> endonanımlı istasyon binası Tebriz’de inşa edilmiş,böylece bir yandan yeni yapılan demir yollarıylaTürkiye üzerinden Avrupa’ya, diğer taraftan daOrta Doğu’nun diğer ülkelerine bağlantı sağlanmış.Son yıllarda giderek büyük binalar, gökdelenler,iş merkezleri yapılmış <strong>ve</strong> yapılmaya hızladevam ediliyor Tebriz’de.Hemen her binanın çatısında bir çanak antengöze çarpıyor. Hemen hemen her Tebrizli Türktelevizyonlarını seyrediyor. Bazılarının söylediğigibi Türkiye’den yapılan televizyon yayınlarınagetirilmiş bir yasaklamayı ben görmedim. Hattagençlerin bu yayınlara olan ilgisi tahminlerin ötesindedenilebilir. Türkiye’de olduğu gibi İran’dada bilhassa gençler arasında cep telefonu salgınıhad safhada.Tebriz şehri “nahiye” adı <strong>ve</strong>rilen altı yönetimbölgesine ayrılmış. Meselâ bunlardan 1.bölgeTebriz Üni<strong>ve</strong>rsitesi’ne ayrılmış olup bütün fakülteleriylebir kampüs oluşturulmuş. Ayrıca askerigarnizon, sular idaresi, radyo <strong>ve</strong> televizyon tesisleride bu bölge içinde. Tebriz’in kuzey <strong>ve</strong> güney taraflarınıiçine alan 2, 3 <strong>ve</strong> 5. bölgeler, daha ziyadeorta <strong>ve</strong> düşük gelirli halkın oturduğu mahalleler.Uluslararası Tebriz hava alanını da içine alan4.bölge, şehrin batısında istasyon binasına doğruoldukça geniş bir alana yayılmış.. 6.bölge merkez.Valilikle beraber çok sayıda devlet dairesini, ticaretmerkezlerini <strong>ve</strong> bu arada büyük Tebriz kapalıçarşısını da içine alan bir bölge burası.Tebriz’e çok uzak olmayan meşhur Meraga<strong>ve</strong> Merend şehirleri, Tebriz’in sebze <strong>ve</strong> mey<strong>ve</strong>ihtiyacını karşılayan önemli merkezler arasında.Tebriz’in, eskiden beri el sanatlarında <strong>ve</strong> bilhassa75eylül-ekim-kasım2013
- Page 1 and 2:
ÜÇ AYLIK KÜLTÜR ve SANAT DERGİ
- Page 3 and 4:
Beş Şehir'in sırrıNAZIM PAYAMŞ
- Page 5 and 6:
Kanallar değişiyordu. Su kesilmi
- Page 7 and 8:
İHSAN FAZLIOĞLUile şehir ve kita
- Page 9 and 10:
yazı kültürünün geliştiği, o
- Page 11:
Çünkü kâğıt, dolayısıyla İ
- Page 16 and 17:
ihtirası, çok ve çabuk kazanma a
- Page 18:
Uzasan, göğe ersen,Cücesin şehi
- Page 21 and 22:
önceleri hattatlar, sonraları mat
- Page 23 and 24: Nasıl ki, ziyarete gelen önce bin
- Page 25 and 26: İsim-şehirKÖKSAL ALVERŞehirler
- Page 27 and 28: SABAH SÖZLERİGün sona erişmişs
- Page 29 and 30: Kitap ve hikmet üzerineVEFA TAŞDE
- Page 31 and 32: ye başlamıştır. Thomas Aquinas,
- Page 33 and 34: Mutlak İstenci sevmektir. Dolayıs
- Page 35 and 36: ilgili olduğu için, sosyal ve sı
- Page 37 and 38: Gökler bile dışımızda değilCE
- Page 39 and 40: tu. Burada bahsedilen göz, “ilah
- Page 41 and 42: dığında sakinliği insanı da sa
- Page 43 and 44: tüphanesi için: “Yeni Eflatuncu
- Page 45 and 46: Cami, Mekke, Medine, Tunus’taki Z
- Page 47 and 48: ham maddesi olan ketenin bulunduğu
- Page 49 and 50: Şimdi radyodan bir ses geliyor kul
- Page 51 and 52: Kimi zaman dile gelip aşkDudaktan
- Page 53 and 54: ŞAİRİN/ ŞİİRİNGAYRİRESMİ T
- Page 56 and 57: Şehir, medeniyet ve kitapD. MEHMET
- Page 58: Fethedilmeyen İstanbul: PeraBEYHAN
- Page 61 and 62: Turbo TimaPERVİN (AZERBAYCAN)çev.
- Page 63 and 64: diği için Turbo Tima çok heyecan
- Page 65 and 66: İKİ AYRINasıl mı diyorsun?Yüre
- Page 67 and 68: man olur bilemiyorum.” diyerek bi
- Page 69 and 70: si’ndeki medreseye geldiler. Bir
- Page 71 and 72: Ne zamandır onu aradık, yandık y
- Page 73: dilinin gelişip zenginleşmesinin
- Page 77 and 78: ZAMANI GELDİGönlümde yeşeren go
- Page 79 and 80: hayrülhalef üç tane aslan gibi e
- Page 81 and 82: Soldan sağa: Mustafa Yalçın, Öm
- Page 83 and 84: Şehrimizde yeni kitaplarM. NACİ O
- Page 85 and 86: Bizim şehir*MAHİR ADIBEŞ"... ins
- Page 87 and 88: eğilecek olanlara ışık tutsun d
- Page 89 and 90: ebiliyoruz. Bir de o günleri hiç
- Page 91 and 92: "Harput'a adanmış bir ömür"İsh
- Page 93 and 94: 21. Hazar Şiir Akşamlarının ard
- Page 95 and 96: YELİZ ÖZTÜRKBirleyerek OluşmakF