Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
Bilkent Üniversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler ... - Bilkent University
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
B. Handan: Ataerkil Söylemin Yeniden Üretimi<br />
Susan Gubar, Elaine Showalter’ın yayımladığı The New Feminist<br />
Criticism (Yeni Feminist Eleştiri) içindeki “ ‘The Blank Page’ and the Issues of<br />
Female Creativity” (‘Boş Sayfa’ <strong>ve</strong> Kadın Yaratıcılığının Sorunları) adlı<br />
makalesinde kadının yazarlık edimiyle ilişkisini irdeler <strong>ve</strong> yüzyıllar boyunca<br />
kadını dışarıda bırakan erkek yazınının onu sadece sanatın malzemesi<br />
olarak gördüğünü <strong>ve</strong> kendi kurduğu imgelerle temsil ettiğini belirtir (292-93).<br />
Erkeklerin oluşturduğu yazındaki kadın imgelerinin⎯melek <strong>ve</strong> onun karşıtı<br />
olan canavar⎯kadın yazar <strong>ve</strong> yazdıkları üzerindeki etkileri, Susan Gubar ile<br />
Sandra Gilbert’in 1979 yılında yayımladıkları The Madwoman in the Attic<br />
(Tavanarasındaki Çılgın Kadın) adlı ünlü eserin de konusunu oluşturur.<br />
Onlara göre erkek yazar, melek <strong>ve</strong> canavar imgelerinin yanı sıra edilgen,<br />
mazoşist <strong>ve</strong> öz<strong>ve</strong>rili kadın imgelerini, metinlerinde yarattığı kadınları <strong>ve</strong> genel<br />
olarak bütün kadınları (kadın yazar da bu grubun dışında değil) kontrol etmek<br />
için kullanır. Gerçekten de bir gelenekten yoksun olarak ortaya çıktıkları<br />
dönemde kadın yazarların çoğu, erkek dünyasında varlıklarını kabul ettirme<br />
kaygısıyla yapıtlarında erkeklerin kurdukları kadın imgelerini yeniden<br />
yaratmışlardır. Aynı şeyi Halide Edib’in de uyguladığını görüyoruz. Bu<br />
bağlamda yazarın Mor Salkımlı Ev adı altında yayımladığı anılarında<br />
dönemin aydın erkeklerinden birçoğunu andığı, onlarla ilişkilerini dile<br />
getirdiği, hatta Yeni Turan adlı eseri başta olmak üzere bazı romanlarını Ziya<br />
Gökalp’in etkisiyle yazdığını belirttiği halde, aynı gazetede yazdığı Fatma<br />
Aliye Hanım <strong>ve</strong> Emine Semiye Hanım gibi kadın yazarları hiç anmaması ilgi<br />
çekicidir; Halide Edib öncesindeki <strong>ve</strong> dönemindeki kadın yazarları daha önce<br />
de belirtildiği gibi zaten yok saymaktadır.<br />
18