11.07.2015 Views

12. Sayı; TURAN-SAM SONBAHAR Sayısı, 2011

12. Sayı; TURAN-SAM SONBAHAR Sayısı, 2011

12. Sayı; TURAN-SAM SONBAHAR Sayısı, 2011

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

<strong>TURAN</strong>-<strong>SAM</strong> * YIL: <strong>2011</strong> * CİLT: 3 * SAYI: 12 * <strong>SONBAHAR</strong> <strong>2011</strong><strong>TURAN</strong> STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ DERGİSİwww.turansam.orgegemenliğindeki günümüz Pakistan’ ında Urdu dili konuşulsa da, zaten Farsça danışanbir insan için o diyarlarda gezip dolaşmak da hiç sorun yaratmamış olmalıdır.Dönemin görkemli bilginlerinden 12 yıl ders almıştır Zeynelabidin. Kerbela,ulemanın rağbet gösterdiği , birçok görkemli müderrisin ders vermek için yarıştığı birmübarek beldedir. Derviş Masum Ali Şah Hindistani’nin samimi sohbetleri reherlikeder Zeynelabidin’e. Sonra Bağdat’a göçüp, orada bilimini, bigisini kemale yetirmekiçin Nur Ali Şah İsfahani’nin derslerini bir şakird olarak dinler ve müstefid olur.Açıklamalardan anlıyoruz ki, Bağdat XVIII. Yüzyıl sonlarında aynı İstanbul,Kahire, Baku, Tebriz, Şam gibi büyük bir uygarlık ortacı, ekin ortamıdır. Bilginlerinkimler olduğuna bakıyoruz; Hind diyarından gelenler var, Acem diyarından gelipyerleşenler var…Zeynelabidin, öz öğretmenlerini, önlerinde diz çöküp ders dinlediğimüellimlerini yürekten sever ve yaşamı boyunca unutmaz, sık sık anar. Yukarıda adıverilen ulemaya ek olarak Meczub Ali Şah Hemedani de Onun eğitiminde iz bırakmışhocalardandır. Fakat, burada açıklanması gereken bir nokta da vardır . O bazımüellimleri “ dini bilikler çerçevesinden kenara çıkabilmedikleri ve tek yönlü biliğesahi oldukları için “ eleştirmekten de geri durmamıştır.Genç Zeynelabidin mütaleayı seviyordu. Azerbaycan Türkçesini, Kerbela’yabeş yaşında getirilmesine karşı, pek güzel öğrenmişti. Çünkü hısım akraba,Şamahı’dan ve İran’ın Azerbaycan’ından Kerbelaya göçmüş aileler arasında yarenlikhep Türkçeyle yapılıyordu.“ Ben oniki yıl atamın ve diger bilginlerin yanında remi bilimleri ve edebifenleri öğrenmekle meşgul olmuş, yeteneğime göre fazilet ve kemal sahiplerininhırmanlarından sünbül dermişem.”Zeynelabidin, değişik konulu kitapları ve Eski Yunancadan çevrilmişelyazması kitapları incelerken özünün derin bilgiye sahip olmadığını ve bilmediği çokşey bulunduğunu anlar. O zaman üzüntüyle düşünür ki, ilahiyatı öğrenmeğe harcadığızamanı heder etmiştir.Doğa bilimlerini derinlemesine öğrenmek isteyen Şirvani, görkemli bilginolarak tanınmış ulemadan bazı müellimlerin pek sığ bilgiye sahip olduklarınıanlayınca derin bir düş kırıklığı yaşar. Doğa bilimleri hakkında anlayışları olmayan bubağnaz insanlardan uzaklaşır.Derin ve verimli mütalealar, özellikle bilginlerle görüşmeler ve sohbetlergeçirmek, genç Zeynelabidin’de dünyayı gezmek, çeşitli halklar ile görüşmek, onlarıngelenek ve göreneklerini, kültürlerini, tarihlerini öğrenme hevesi uyandırmıştır.Bağdat’ta bir süre yaşadıktan sonra, daha fazla beklemez, gezilerine başlar.Zeynelabidin, 58 yıllık ömrünün 40-41 yılını yolcu olarak geçirmiştir.Sefernamelerini, zamanın geçerli yazın dili olan Farsça ile yazmıştır.109

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!