11.07.2015 Views

12. Sayı; TURAN-SAM SONBAHAR Sayısı, 2011

12. Sayı; TURAN-SAM SONBAHAR Sayısı, 2011

12. Sayı; TURAN-SAM SONBAHAR Sayısı, 2011

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

<strong>TURAN</strong>-<strong>SAM</strong> * YIL: <strong>2011</strong> * CİLT: 3 * SAYI: 12 * <strong>SONBAHAR</strong> <strong>2011</strong><strong>TURAN</strong> STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ DERGİSİwww.turansam.orgI ve II Dünya Savaşları sırasında silaha kurşun gerektiği gibi gerekli olması idi. Böylecepetrole olan ihtiyaç artık günümüzde uluslararası arenada “Petro-politika” kavramınıoluşturmuştur (Emeklier ve Ergül, 2010).Petrol elde edilmesi hiç de işin sonudur anlamına gelmez. Çünki petrol zatençıkarıldığında ham şekilde elde edilir. Bunun imalı bazen çıkarılan ülkelerde teknolojikaçıdan kolaylık olmadığından bir takım sorunlar yaratdığı için ve eğer çıkaran yabancıülkeyse, petrolu kendi ülkesinde imal etmeyi amaçlar ve bunun için de petrolun kendikaynağından uzak mesafelere taşınması gereği ortaya çıkmış olur. Dolayısıyla da,ülkenin adeta kan damarları sistemini oluşturan boru hatlarına ihtiyaç duyulmaktadır.Sonuç itibarile, petrol zengini ülkeler kendi ham petrollerini sadece yurtiçindetüketmekle kalmaz, aynı zamanda bir kısmını da yurtdışına ihrac etmek istediklerindenkonşu veya uzak qıta ülkeleri ile enerjinin taşınmasına ilişkin işbirliği yapmaktadırlar.Bu işbirliği diğer bir tarafdan da bölgede enerji rekabetinin oluşmasına sebepolmaktadır. Dünya güçleri gibi tanınan ABD ve Rusya ve bölgesel güç olmakla dünyagücü olmaya aday AB, enerji kaynaklarının zengin olduğu bölgelerde adeta bir rekabetiçindedirler. Her biri enerji kaynaklarının kendi çıkarları için sömürülmesiniamaçlamaktadır. Bu da günümüzde “Boru Hatları Diplomasisi” terimini ortayaçıkarmıştır. (Kahraman, 2008).Artık bilindiği gibi yakın gelecekte enerji tüketimi nüfus sayısının artmasıyladaha da artacaktır. Bu nedenle, AB üyesi batılı ülkeler enerji kısıtlığı sebebindenRusyanın Gaspromuna, Basra Körfezi ve kısmen de Kuzey Afrika enerji kaynaklarınabağımlı olmaktadırlar. Çünki, Avrupada zaten enerji üreticileri oldukca düşük sayda. Buenerji bağımlılığını kırmak için enerji bağımlı ülkeler yeni ve güvenli kaynaklararayışındadır. Günümüzde de enerji kaynaklarının göz okşadığı en parlak yer Orta Doğuve Hazar Havzasıdır. Farklı ülkelerin kaynaklarına göre Hazar Havzası ikinci BasraKörfezi olmağa aday bölgedir.Dış Faktörlerin Hazar Politikası ve Stratejik Oyunu - Hazar Havzasındabulunmayan, ama direkt Hazar politikasına etki gösteren dış faktörler de bulunmaktadır.Hazara ilgisini gizletmeyen en etkin dış faktör ABD`dir. ABD uzak kıtada olmasınarağmen Orta Doğuda olduğu gibi Hazarda da bir petrol kokusu almıştır. Şimdi kendisinsi tohumlarını Hazar bölgesine sepmektedir. Dolayısıyla, ABD 1991`de bağımsızlıkkazanan üç egemen kıyıdaş ülkeye (Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistana) yardımtekniği ile yaklaşmış, ekonomik işbirliğinden askeri işbirliklerine kadar bir ilerlemekayd etmiştir. Böylece çeşitli vasıtalarla ABD bölgede askeri üs edinme gayretleriiçindedir. Şöyle ki, Amerika dünyanın çeşitli bölgelerinde 70-den fazla askeri üssesahiptir. Sonuçda ABD`nin bu tekniği Rusyanın bölge ülkeleri üzerinde etkisini kırmayıamaçlamaktadır. Çünki Hazarın enerji kaynakları yakın gelecekte ABD`nin Orta Doğukaynaklarına bağımlılığını azalta bilme niteliğindedir. Ama, Hazar Havzası Rusyanınarka bahçesi olduğundan stratejik açıdan büyük önem taşımaktadır ve şöyle ki, Rusyakendi otoritesini kimseye kapdırmaya niyetli de değil zaten.ADB`nin bölgeye sızmasının en iyi yolları Amerikan ve Avrupa destekli “BoruHatları Diplomasi”sidir (BTC). Dolayısıyla ABD Hazar Havzasında enerji kaynaklarıüzerinde kısmen söz sahibi olmaktadır. Bölgeye sızma yolu ise doğal olarak Türkiyedengeçmektedir. ABD Türkiyeni bir çok alanda destekleyerek Güney Kafkasyaya doğruitmiştir. Türkiye ABD çıkarları doğrultusunda hareket etmekle aynı zamanda da tranzitülkeye dönüşmüş ve bölgesel güç olma imkanına sahip olmuştur.Gerçi Türkiye her ne kadar ABD yönümlü bir politika yürütse de, onun bir hayliRusyaya doğal gaz bağımlılığı da söz konusudur. Rusya da bunu erken sezdiği için6

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!